"Teklif"

11 2 0
                                    

"Biliyor musun olric? Artık yalnızlığı bile çok seviyorum, sırf onun eseri diye..."

Oğuz Atay

Hayaller...
Planlar...
Hayatlar...

Bazen işler hayal ettiğimiz gibi yada planladığımız gibi olmaz. Çünkü hayatın bizim için kurduğu planlar başkadır. Gece yatmadan önce yarın ne yapacağımız ile ilgili kafamızda tonlarca planlar yaparız ama sabah olduğunda planlarımızı uygulama haline getiremeyiz çünkü hayat biz plan yaparken başımıza gelenlerdir...

Şimdi abime ne diyeceğimi bilmiyordum, teklif ettiği iş benim aklımda olmayan bir şeydi. Şimdi 3 adam oturmuş benim vereceğim yanıtı bekliyordu.

Derin bir nefes alarak kafamı toplamaya çalıştım evet bir karar vermek zorundaydım ve bunu sakin bir kafayla yapacaktım.

Önce abime kısa bir bakış attım, sonra ise tane tane  konuşmaya başladım.

"Bak abi, biliyorsun geçen yıl sınava girdim ama  hem beklediğim puan,  hemde istediğim bölüm gelmediği için  okula bir yıl ara verip  bir çizim kursuna başladım." Abim evet der gibi kafasını salladı.

"Hayalim polis olmaktı, ama kursa başladıktan bir zaman sonra polisliği unutup çizime alıştım, çizimi hayatımın merkezine koydum ve bu konuda yeteneğim olduğuna inanıyorum. Lütfen o hayalimi benim elimden alma" diyerek ayağa kalktım.

"Ama bu harika bir  teklif hem eminim ki mankenlikte en az çizim kadar güzel bir meslektir" dedi Adnan Bey.

Onları duymazdan gelerek "Abi, inanıyorum ki en kısa sürede yeni bir manken bulacaksınız" 1 saat çekimde oynadım diye beni ömrüm boyunca manken olarak çalıştırmak istiyorlardı.

Hayır benim hayallerimin arasında bir manken olmak asla yoktu hem ben daha insanlarla bile  doğru düzgün konuşamuyordum çekingendim, utangaçtım ve korkaktım.

"Yağmur bak teklifimiz hala geçerli, bence sen yoruldun bugün ondan bu agresifliğin eve git dinlen yarın sabah konuşuruz tekrar olur mu?"
Diye ısrar eden mert abiye olumsuzca baktım ne olursa olsun vazgeçmeyeceklerdi sanırım.

"Tamam daha fazla bu konu hakkında konuşmayalım, yağmur sen otoparka in bende hemen geliyorum abicim ondan sonra eve gideriz". Ev kelimesini duyduğum an gözlerim dolmuştu evimi, annemi ve babamı çok özlemiştim evden  ayrılalı en fazla 7-8 saat olmuştu ama bana sanki aylar gibi gelmişti.

İşte bu yüzden bu işi istemiyordum gecesi gündüzü belli değil, istediğim an eve gidemiyorum, oysa kursa bazı günler  gitmeyip evde annemle zaman geçiriyordum.

Çantamı alarak kapıdan dışarıya çıktım koridorun sonundaki asansöre binerek otoparka indim. Bu kadar arabanın arasında gelde bul şimdi abimin arabasını neyseki plakası aklımdaydı, 34 MK 34  BMW  model arabayı buldum.

Ahh tabiki araba kitliydi abim gelene kadar bekleyecektim. Bir kaç dakika sonra adım sesleri duydum sanırım abim geliyordu, ses artık çok yakınımdaydı "abi ben teklifi kabul etmiyorum" diye söze girdim ama gelen kişinin abim olmadığını arkamı döndüğümde anlamıştım.

Alper karşımda durmuş, bana anlamaya çalışır gözlerle bakıyordu. Asıl şimdi utanmıştım beni kendi kendine konuşan bir deli sanacaktı.

"Yağmur Hanım kiminle konuşuyorsunuz?" Çok güzel soru sordu aferim Yağmur! Kiminle konuşuyordum ben demekki bir daha kimin geldiğine bakmadan konuşmayacaktım.

Yüzümü onunla aynı hizaya getirerek "Şey... ben abimin geldiğini sandım bir an" dedim çekingen bir ses tonuyla.

"Anladım, hangi teklifi kabul etmiyorsunuz demin yanlış duymadım değil mi?". Nasıl olsa bir dahaki çekimde beni görmediğinde öğrenecekti,  çalışmak istemediğimi benden duysun diye söyleyecektim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 14 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kasım YağmuruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin