2.Bölüm : Sözcükler.

2 0 0
                                    

2.Bölüm : Sözcükler.

" İnsan anlatamadığı zaman küser tüm harflere."

***

Sessizlik... İnsanı bitirip tüketen en kuvvetli güç. Susar insan, anlatamadığı zaman susar. Bazen kıyamaz karşısındakine yada anlamayacağını bilir. Bir iç çekmek yanına kâr kalır. Susar susar susar... Ve sessizlik.

" Allah cezanı vermesin senin. " Sude kafama vurdu.

" Ne oldu ya?"

" Salak, ödevi niye yapmadın?"

" Aman be..."

" Dün, Onur abi kesin sana film gecesi yapmıştır." Sude gözlerime baktı.

" Sevgilisiyle yemek gecesi yaptı."

Kaşlarını kaldırdı:
"

Tek mi kaldın? "

" Evet. "

" Arasaydın ya beni..."

" Ateş abinin direksiyon setiyle oynadım. "

" O senin artık."

Direksiyon setini aldık sıra abinde.

" Olsun ben hevesimi alıp ona veririm. " diye mırıldandım gülümseyerek.

" O kendisine sipariş etti bile. " saçlarını düzelterek iç çekti.

Kalbim çarparken başımı eğdim. Yıllardır içimde büyüyen bir sevgiydi. Ve büyüyecekti...

Sude'nin Mehmet abiye karşı hisleri vardı, benim bunu bilmeme rağmen o benim abisini sevdiğimi bilmiyordu. Bilmesinin de doğru olduğunu düşünmüyordum.
Ne diyebilirdim ki? Bu yüzsüzlüğü nasıl yapardım? Evine girip çıktığım arkadaşımın, abim diye hitap ettiğim kişiye hislerim var diyemezdim.

" Nereye daldın?"

" Hiç."

İç çekerek elimi tuttu.

" Bir derdin var senin."

" Yok be ne derdi?"

" Allah aşkına Yıldız... Kimi kandırıyorsun ki? Aşık mı oldun kız yoksa?"

" Saçmalama."

" Abimle her geçen gün aramız iyiye gidiyor." dedi gülümseyerek.

3 tane abisi bir tane de erkek kardeşi vardı. Baran abi, Ateş ve Sude öz kardeşlerdi; Eren abi ve Yiğit de üveydi fakat öz kardeş gibiydiler.

" Hangisi? "

" Eren. "

" Sevindim. " dedim gülümseyerek.

" Yıldız valla sen son birkaç aydır hiç iyi değilsin. " Sude yüzünü düşürdü tekrar.

" Eskiden inciğini cıncığını sorardın. "

" Ne diyeyim ki Sude?"

" Neyse."

Ayağa kalktık.

Koridora çıktığımızda kaşlarımı kaldırdım. Dün bana tokadı yapıştıran kız biriyle konuşuyordu.
"N'aber?" dedim gülümseyerek, tıpkı onun bana yaptığı gibi.

" Dünkü dayak az geldi galiba. " gülerek baktı.

" Bize biraz müsaade eder misin?" uzun boylu çocuğa bakarak kurduğum cümleyle kafa salladı ve gitti.

" Ayakkabın açılmış." ayağına baktı. Ayağına basarak tuttum saçlarını.

" BIRAKSANA MANYAK!"

BİR BİLETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin