OH MY WEBS (texting)

Mini Oksijen İsrafı

"Hey, Pete!" diye seslendi alt kattan Harry. Dün May Hala gelmediği için Harry bizde kalmıştı. Odama gelip kapıyı tıklattı ve açtı. "Okulu ekmeye ne dersin? Sen örümcekçilik yaparsın bende sana kulaklıktan yardım ederim."

"Bence harika bir fikir. Bu saatte okula gitmek istemiyorum." dedim ve yataktan kalktım. Harry kırkırdayarak fotoğrafımı çekti. "Ne yapıyorsun?"

"Sadece saçın başın dağınık ve komik görünüyorsun. O yüzden ifşanı çekiyorum."

"Peki, Bay Mükemmel. Uyandığımda sizin gibi 'mükemmel' olamadığım için özür dilerim." diye alay ettim ve kostümü aramaya başladım. Sonra aklıma gelen şeyle donup kaldım.

"Noldu Peter?" diye sordu Harry.

"Dün Bay Stark benimle konuşmak istediğini söylemişti. Sence şimdi gitmeli miyim? Çünkü tüm gün evde olmayacağım ve Bay Stark beni evimin önünden aldıracağını söyledi."

"Git Peter. Beklemeye gerek yok hadi!" dedi Harry ve omzuma iki kere vurup odadan çıktı. Bende kostümü giydim ve pencereden çıktım.

"Pete, orada mısın?" diye sordu Harry kulaklıktan.

"Evet, buradayım."

Sallanarak kuleye kadar gittim ve kulenin balkonuna atladım. Örümcek hislerim çınladığında etrafa yeşil bir sis yayıldı. Hızla balkondan aşağı attım kendimi. Aslında sadece tepetaklak bir şekilde balkonun altında duruyorum ama bana saldırmaya çalışan kişi bunu anlamayacak.

"Kendini balkondan mı attı?" dedi Bay Stark'ın sesi hayretler içinde.

"Ona ne dedin Loki?" dedi Bayan Romanoff.

"Hiçbir şey demedim! Bir anda kendini attı!" dedi Loki olduğunu düşündüğüm kişi.

"Loki sana acele etme dedim!" diye bağırdı Bay Stark.

"Ağ attığını görmedin mi?" diye sordu Bay Rogers.

"Dedim ya bir anda kendini attı ve yok oldu! Düştüğünü bile göremedim!"

"Hey!" diye seslendim balkonun korkuluklarından. Orada yaklaşık iki dakikadır duruyordum ama beni fark etmemişlerdi.

"Sen nereden çıktın?" diye sordu Loki.

"Balkonun altındaydım."

"Ne! Orada duramazsın!"

"Eh, korkulukta düşmeden durmamda fizik kanunlarına aykırı aslında..." dedim. Aşağı atlamaya meyilli bir şekilde durduğuma dikkat çekerek.

"Evet, evlat. Neden geldin?" dedi Bay Stark.

"Eh, tüm gün evde olmayacağım o yüzden beni evden almasını söylediğiniz kişi boşuna gelmesin."

"Neden evde değilsin?" diye sordu Bay Stark.

"Ve şuan okulda olman gerekmiyor mu?" diye ekledi Bay Rogers.

"Ah, lütfen Bay Rogers! Okulda yeterince sizin nutuklarınızı dinledim şimdi dinlemek istemiyorum. Neyse söyleyeceğim bu kadardı. Hoşça kalın!" dedim ve kendimi binadan aşağı bıraktım.

"Hey, çocuk! Hemen buraya gel!" diye bağırdı Bay Stark ama onu dinlemedim ve New York sokaklarında dolaşmaya başladım.

-οη μυ ςεβσ-

Gece geç saatlere doğru eve geldim. Harry çoktan evine geçmişti. Bay Stark tüm gün boyunca benimle bir daha iletişime geçmediği için kuleye gitmedim. Evin anahtarını çıkarıp kapıyı açtım. İçeri girdiğim anda suratıma bir tokat yedim. Şaşkınlıkla karşımdaki kişiye bakarken bana bağırmaya başladı.

"Bıktım artık senden! Defol git! Annenin seni neden istemediğini anladım. Hemen eşyalarını topla seni geri annene vereceğim. Tamamen zaman israfısın! Oksijen israfı!" diye bağırıyordu karşımda May. Şok içinde ona bakarken beni itti ve yere düştüm. "Boş ver eşyalarını ben sonra getiririm. Hemen bu evden defolup gidiyorsun. Seni daha fazla görmek istemiyorum! Baban seni terk etmekle iyi yapmış!"

May'in son sözü kalbime hançer saplamıştı. Çocukluğumdan beri görmediğim babam benim için en hassas noktaydı. May bunu biliyordu. Gözlerim yanmaya başladı ama ayağa kalktım ve May'in peşinden arabaya bindim ve beni Queens'e annemin yanına götürmek için yola çıktık.

_______________________________________________________

Bölüm sonu.
Umarım beğenmişsinizdir.
Artık taslaklarım tükendi.😭