Meslek

30 12 5
                                    

Yine geldimm evet çok sık bölüm atamıyorum ama çok vaktim olmuyor yinede elimden geldiğince atmaya çalışıyorummm fazla uzatmadan gelin bölüme geçelimmm🫀

  Mezuniyetin üzerinden tamı tamına bir hafta geçmişti. Mezuniyette Ceren beni çağırdıktan sonra diplomalarımızı vermişlerdi ve bizi tebrik etmişlerdi. Ben diğerlerinden farklı olarak okul birincisi olduğum için madalya da almıştım. Tabiki bunu gören Işıl ve Ceren'le orada ufak bir kavga etmiştik. Her zamanki gibi kıskançlık yapmışlardı. Bunun yanı sıra güzel bir gündü tabiki Ecrin olayını saymazsak...

  Isıl ve Gece evden dışarı çıktıklarında bende rahat rahat ders çalışmaya başlamıştım. Onların dışarı çıkmasını istemiyordum çünkü gittiklerinde sürekli bir erkek peşinde kosuyorlardı fakat kalmalarınıda istemiyordum kaldıklarında sürekli beni bölüyorlardı.

  Mezuniyet bitti ama önümde doktor olmak için bir sınav daha vardı. Aslında psikolok olacaktım lakin psikolok olmak için adam akıllı bir ortamda olmam gerekiyordu. Buda imkânsızdı. Ceren psikolok olmayı kafasına koymuştu. Ben bir şey diyerek onun üzmek istemediğim için onun her zaman yanında oldum. Işıl ve Gece ise ne olacaklarına dair hiç bir fikrim yok çünkü banada söylemiyorlar ama benim tahminim bu işin içinde bir iş var. Yoksa bu kadar rahat davranamazlar. Son olarak Açelya kuaför olmak istediğini söyledi o bunu üniversitenin başından beri diyordu. Ona madem kuaför olacaksın üniversite okumana gerek yok demiştim ama o beni dinlememişti ve kararında da vazgeçmemişti.

1 ay sonra

  Alarmın sesiyle zorla uyandım ama alarmı hızla geri kapattım. Bu alarmı neden kurmuştum ki. Yorganı kafama kadar getirmiştim ama aklıma gelenlerle yatağımda hızla doğruldum.Tabi ya bugün sınavım vardı. Daha doğrusu hepimizin sınavı vardı. Aceleyle yataktan kalkıp üstüme bir şeyler baktım. Bunları yaparken de Ceren'e sesleniyordum. Ne kadar alarm çalsada asla uyanmıyordu.

  Cerenle üstümüzü giydikten sonra hemen evden çıktık. Diğerleri her zaman olduğu gibi bizi bırakıp çıkmışlardı. Açelya aslında onlarla çıkmazdı ama Gece ve Işıl onu tehtid etmişlerdir. Bu hiç şaşmaz.

  Hızlı bir şekilde durağa gelip otobüse bindik. Okul buraya uzak olduğu için otobüsle gidip geliyorduk.

  Sanki zaman durmuştu yada bana öyle geliyordu. Bir sürü yol geçtik fakat hiç ilerlememiş gibi geliyordu. Bu kadar heyecanlı olmam doğru değildi ama bu benim elimde de değildi. Evden çıkarken en az on kere çantamı kontrol ettim ki unuttuğum bir şey olmasın. Bu kadar kontrolün ardından umarım bir şey unutmamışımdır yoksa dört beş yıllık emeklerim hepsi sırf heyecanım yüzünden yok olacak.

  Bana sanki durmuş gibi gelen yol sonunda bitmişti. Arabadan dışarı indiğimizde hava oldukça sıcaktı. Sınava girdiğim okul benim üniversitemdi. Bu fazlasıyla tesadüftü.Okula doğru yürümeye başlamıştık. Bu kadar acele ettim ama gerek yoktu. En az yarım saat daha vardı fakat ben işimi riske atmak istemiyordum.

  Okulun bahçesinde kaldırıma oturduk ve okulun bizi içerisi almasını beklemeye başladık.

  "Bizi bu kadar erken getirmek zorundamıydın Yıldız?" Ceren bunu söylerken fazlasıyla öfkeli görüyordu. Bu öfkesinin asıl nedeni gireceği sınav olmalıydı çünkü simirli olması için çok önemli bir neden olmalıydı.

  "Cerencim sakin ol hem bende heyecanlıyım ama bunu yapmak zorundayız yıllardır bunun için çalışıyoruz kazanmak zorundayız." Ona güven ve sempatik veren bir sesle bunları söyledim.Elimi tuttuğunda ona çok içten bir şekilde tebessüm ettim ve diğer elimi onun elinin üstüne koydum.

  "Yıldız yapabilir miyiz?"

  "Yapacağız Ceren hemde en iyi puanlarla. Yapmazsak bile yapamadığımız her an için birbirimizin yanında olacağız sana söz veriyorum." Bu sözlerim onu çok etkilemiş olmalı ki gözleri bana olan güveni ve cesaretiyle bakıyordu.

  Vakit gelmişti. Herkes içeri girmeye başladı ve ben bu zamana kadar Ceren'e model veriyordum ama bilmiyordu ki asıl benim morele ihtiyacım vardı. O kadar kalabalığın ardından içeri girmeyi başarmıştık. Cerenle sınava gireceğimiz sınıflar aynı olmadığı için veda vakti gelmişti.

  "Asla korkma tatlım sana güveniyorum" Cerenin elini güven verici bir şekilde tuttum ama o beklenmedik bir hareket yapmıştı. Bana sıkıca sarılmıştı. İlk başta biraz şaşırsam da hemen ona sıkıca karşılık verdim.

  "Teşekkürler iyi ki varsın" bu sözler bana en büyük motive olmuştu bana seni destekliyorum her zaman yanında olacağım demesine gerek yoktu elimi tutması bile yeterdi.

  Ceren den ayrıldıktan sonra sınıfımı aramaya başladım. Bu katta olmalıydı fakat bu kattaki tüm sınıfları dolaştım ama hiç bir türlü bulamıyordum. Sağımdan kıkırdama sesi geldiğinde hızla kafamı o tarafa çevirdim lakin kimse yoktu. Sadece boş bir merdiven. Heyecandan bana öyle gelmiştir diyerek aramaya devam ettim.

  "Yeter ya nerede bu sınıf!" Kendi kendime söylenirken birinin omzuma dokunmasıyla irkildim. Hızla arkama döndüğümde Ecrin'i gördüm ve derin bir nefes aldım.

  "Korkuttun beni"

  "Sen burada ne yapıyorsun?"

  "Sınıfımı arıyorum ama hiç bir yerde yok." Onun gülmesiyle kaşlarımı çattım.

  " Ya niye gülüyorsun gülme"

  "Yanda görevli varya tatlım ona sorabilirdin" bunu söylemesiyle gözlerim görevliyi buldu. Haklıydı ve benim aklıma gelmemişti

  "Bu aradaki Yıldız senin sınıf numaran ne?"

  "4 seninki "

"Aynı sınıftayız ve ben sınıfın nerede olduğunu biliyorum. Gel benimle." Alaycı bir sesle bunları söylemişti ve ben sadece ona gözlerimi devirmiştim.

2 saat sonra

   Büyük bir stresin ardından zorlu bir maraton bitmişti. Ben bu maratonu zorla, bu maratonun sonundaki sınavı kolaylıkla atlatmıştım. Sınav düşündüğümden kolaydı . Boş soru bile bırakmamıştım. Benim için her şey güzeldi ama aynı şeyleri Ecrin için söyleyemeyecegim.

  Bahçeye Ecrinle beraber çıkmıştık. Cerenle burada buluşacaktık ama hâlâ gelmemişti. Sınavdan çıktığımızdan beri Ecrin'i teselli etmeye çalışıyordum ama onun için asıl sorun sınavın kötü geçmesi değil bundan sonra olacaklardı. Ne olacağına dair hiç bir fikrim yoktu. Sürekli ben istesemde mesleğimi kendim seçemem diyordu ona sebebini sorduğumda boşver diyip geçiştiriyordu. Hiç bir zaman cevabını alamıyorum bu masum kızın ne gibi bir hayatı olabilirdi ki.

   Ecrinle konuşurken hâlâ Ceren gelmemişti "biraz daha beklerim olmadı ararım." Diye düşündüm. Biraz nümüzde o sürekli gördüğüm ama bir türlü kime ait olduğunu çözemediğim o siyah araba durmuştu. Ecrine o gün o adamın kim olduğunu soracaktım ama fırsatım olmamıştı.

  "Gitmem gerek" ben daha tepki veremeden Ecrin hızla arabaya doğru yürümeye başladı.

  "Ecrin bekle" bunu dediğimde ilk başta durmadı ama sonra hemen durdu. Onun kolundan tutup bana bakmasını sağladım belkide o fırsat şimdidir.

  "Sana sormam gereken bir şey var Ecrin"

  "Nedir?"

  "Bu siyah arabadaki adam kim?" Bunu söylediğimde sertçe yutkundu. tam cevap verecekken siyah arabanın kapısı açıldı. Arabadan inen adamı görünce gözlerim açıldı. Bu olamaz hastanedeki gördüğüm o adam.

Evett bir bölümün daha sonuna gelmiş bulunmaktayızz. Öncelikle benden bölüm bekleyenler için üzgünüm geciktim ama elimden geldiğince atmaya çalışıyorum siz nasıl buldunuz bu bölümü canlarimm. Yorumlarınızı yazmanızı bekliyorum bende size karşılık vereceğimm. 5. Bölümde görüşmek üzere 💫🌼

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 13 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Son Aşk~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin