𝐓𝐀𝐄𝐊𝐎𝐎𝐊'𝐮𝐧 𝟓𝟎 𝐓𝐨𝐧𝐮

𝐈 𝐋𝐨𝐯𝐞 𝐘𝐨𝐮

Taehyung

Jungkook hala göğsüme başını koymuş bir şekilde uyuyordu. Tek kolumu başımın altına koyarak nefes alışlarını izlemeye başladım tekrardan. Kiraz pembesi dudakları uykunun etkisiyle hafif şişmişken daha da tatlı duruyordu. Uykuda bazen piercingini emdiğini fark etmiştim. Bebek gibiydi. Benim bebeğimdi

Yavaşça telefonuma uzanıp aldım ve saate baktım uyandırmamaya çalışarak. 19.11 yani 2 saattir uyuyordum. Jungkook ise 15.30 gibi uyudu desek sanırım o da 4 saat. Yeterli değildi. İnsanın en az 8 saat uyuması lazımdı. Ben bunları ne ara dert eder oldum ya? Sanırım Jungkook'tan kaynaklıydı. Uykusuz kalmasını istemiyordum

Telefonumu bırakarak kolumu Jungkook'un beline sararak bana daha çok yaslanmasını sağladım. Alnını öperek saçlarını koklarken gereksiz ve çok fazla gürültülü bir sesle telefonum çalmaya başladı. Ani bir küfür savurdum ağzımdan

- Hassiktir kim arıyor yahu

Telefonumu hızlıca elime alıp susturmak için abimden gelen aramayı açtım

- Napıyon? Jungkook başkasından hoşlanmaya devam mı ediyor? Babam ne deyecek merak ediyorum

- Sus kapat şuan meşgulüm. Daha sonra ararım

Telefonu kapatıp abim Namjoon'a hakaretler ve küfürler ederek sessizce telefonumu bıraktım. Derin nefes alıp Jungkook'a döndüğümde. Uyanmış ve ayılmaya çalışır gibi gözlerini kırpıyordu. Tanrım çok tatlıydı! Uykulu sesi ölmemi sağlıyordu

- Günaydın

- Günaydın mı? Akşam oldu güzelim. Saat 19.24

Dedim hafifçe gülerek. Ama uyuması lazımdı. 4 saat uykuyla durulur mu?

- Bebeğim sadece 4 saat uyudun. Bir insan en az ortalama 8 saat uyumalıdır. Yani uyu

- Ama uykum yok kii

- Ama uyuman gereek. 4 saat uyku mu olur?

- Ama-

- Ama falan yok bebeğim uyuman gerek. Hem birlikte uyuyalım bu gece? İster misin?

Sorduğum soruyla gözlerinin parlaması bir olurken ani bir hareketle üstüme çıkıp sıkıca sarıldı boynuma. Ani hareketiyle belini kavrayarak sıkıca tuttum kendime bastırdım bedenini. Sanırım bu evet isterim tabiki demek oluyordu. Sahi biz yemek yemedik?

- Aç mısın? Neden soruyorum ki açsın tabiki

Dedim gülümseyerek

- Ne yemek ister benim birtanecik güzeller güzelim?

- Bana fark etmez

- Eder

- Etmez

- Eder bebeğim

Düşünerek piercingini emmeye başladığında alnından öpüp saçlarını kokladım. Mis gibi kokusu ve bebek gibi dudaklarını şişirmesi beni benden alıyordu. Hele de o piercingini emmesi

- Hmm

- Hmhm

Gülerek iki elini parmaklarıyla dudağıma bastırdı hafifçe. Ellerini tutup parmaklarını öptüğümde utanarak gözlerini kaçırdı kızararak

- Utangaç bebeğim

- Ya Taee. Yapma şunuu

Gülerek söylendi ama ne yapayım çok tatlıydı

- Utangaç sevgilim yerim seni

Başını hızlıca boynuna gömdüğünde kahkaha attım. Hala ne yemek istediğini söylememişti