Gözlerimi zor bela araladığımda bir yatakta yattığımı anladım. Şimdi Allah var yatak çok rahattı.Doğrulup etrafı süzdüm. Genellikle koyu renklerle dizayn edilmişti. Kapının çıkardığı sesi duyunca gözlerim o tarafa çevrildi.
Kumral benden baya bir uzun olan bir adam karşımda duruyordu. Olum anan seni hangi sütle besledi bu boy ne?
Bildiğiniz adamı tepeden tırnağa süzmüştüm. Adamın dudakları yana kıvrılmıştı.
Bir dakika benim şu an hesap sormam lazım. O Yeliz cadısı bana takık ve beni derste görmezse sikerdi belamı.
Boğazımı temizleyerek konuşmaya başladım. " Kimsin ve ne istiyorsun "
Bunu sakın bir ses tonu ile söylemiştim ve adam şaşırmışa benziyordu. "Seni istiyorum Eva"
Hoşt kim kimi istiyor. Tabiki böyle dememiştim.
"Bak dayı beni bırak, Eğer beni bırakmazsan valla kafanda saksı kırarım " dedim ve çaprazımda ki saksıyı işaret ettim.
Adam gülmüştü. Ama bilim bakalım neyi vardı. GAMZESİ, ben direk nikahı basardım yalnız nsndnsn.
"Eva boşuna blöf yapma, ayrıca sen benimsin ve bunu değiştiremezsin "
"Tamam" dedim. Tabiki böyle birşey olmuycaktı o evden gider gitmez buradan kaçacaktım.
"Madem beni kaçırıyorsun, ismin ne ve kaç yaşındasın" bunu büyük bir sakinlik ile sormuştum.
"Giray Demir KURTLAR, 25 yaşındayım senin kendini tanıtmana gerek yok çünkü her şeyini biliyorum" dedi ve bildiğiniz piç slime attı.
"Hmm ne bilebilirsin ki en fazla" dedim ve bildiğiniz meydan okudum Giray'a
"Regl olma günlerine kadar" ne oha çüş bu adam eve kamera mı takmıştı. Yalnız sikerim ben bu adamı kuluçkasız köpek seni.
"Hoşt ulan, eve kamera mı taktırdın" başını aşağı yukarı sallayınca bayılacak gibi oldum.
"Dolapta gerekli eşyaların var, ayriyetten ben aşağıdayım, Yani kaçmayı falan düşünme ve yarım saat sonra aşağıda ol " diyerek odadan çıktı.
Yalnız bu adam kendini ne halt zannediyordu. Ona aşık olacağımı falan mı HAH güldürdü.
Giyinme odası diye diye düşündüğüm odaya girdim. Evet giyinme odasıydı. Dolaptan lacivert bir sweat altıma da sıcak olduğu için siyah kısa şort giymiştim.
Evet böyle dengesiz biriydim. Mavi Kolej çorapları giydim ve odadan çıktım.
Saçımı açıp güzelce taradım ve sıradan bir ev topuzu yaptım. Makyaj malzemeleri vardı. Rimel ve dudak balmı sürüp odadan çıktım.
Maşallah ev ev değil saray mübarek. Merdivenlerden inip salon diye düşündüğüm yere geçtim
Ve evet salondu. Gözüme bana tanıdık gelen bir sima ile karşılaştım. Bu kızı bir yerden gözüm ısırıyordu ama hadi hatırlarım en sonunda.
Giray'ı görmemle çok yakın olmayacak bir biçimde yanına oturdum.
Birden kolunu omzuma atmış ve beni yanına çekmişti. İçimden sabır çekerek sakin kalmaya özen gösterdim.
"Aç mısın" gözlerimi Giray'a dikip "sence " dedim oda sırıtarak "açsın " demişti. Bu adamın kafada bir problem mi vardı?
"Melike abla sofra hazır mııı " "Hazır oğlum hadi gelin" diye dakikasında cevap gelmişti.
Tam kalkacağım sırada Giray beni kucağına almıştı. Birden havalandığım için kollarımı boynuna sarmıştım.
Hızlıca kollarımı boynundan çekip yüzümü göğsüne gömdüm.
Popom sandalyenin tabanı ile buluşunca gözlerim masaya kaydı. Tavuk vardı TAVUKK
Masaya bir kız daha oturdu. Gözlerim onu süzerken o utanmışa benziyordu. Alla alla neden acaba kızı gözlerinle yediğin için olabilir mi.
"Kız kardeşim Güz Milena " Evet hatırladım. Bu kızı lisede görmüştüm. Hatta onu rahatsız eden çocukları dönmüştüm.
Ayıptır söylemesi iyi tokat atardım. Elimi uzatıp "Memnun oldum bende Eva" o da elimi sıktığında hemen kanım kaynamıştı.
_______________________________________
Sorunsuz bir yemek geçirmiştik. Ve şu anda film izliyorduk. Ama benim uykum gelmişti.
Zaten Güz yarım saat önce uykusunun geldiğini söyleyerek kalkmıştı. Ayağa kalktım ve merdivenlere yöneldim.
"Nereye" diye soran tabiki Giray'dı. Kafamı çevirip "sence nereye olabilir uyumaya" diyip merdivenleri çıktım.
Uyandığım odaya geçip giyinme odasına girdim.
Üstüme inekli bir pijama Takımı geçirdim. Üstü kısa kol altı uzundu.
Çorapları çıkartıp kirli sepeti diye düşündüğüm sepete attım.Giyinme odasından çıkıp odaya döndüm. Topuzumu açıp kahverengi olan saçlarımı güzelce taradım.
Rimeli makyaj çıkarma mendili ile çıkartıp yüz nemlendiricisi sürdüm.
Dudaklarıma da kirazlı nemlendirici sürüp yatağa atladım. Evet gerçekten atladım.
Sonuçta kırılırsa benim malım değildi. Gözlerimi tam kapatmıştım ki açılan kapı ile gözlerim açıldı.
Gelen Giray'dı. Birden t-shirtini çıkarınca karın kasları ile bakıştım. Evet beni ye diyorlardı
Tövbe tövbe . Yanıma yaklaşınca yorganı üstüme çektim. Ama o yorganı geri çekmişti. Bir süre bakıştığımızda gözümü çekmemekte kararlıydım.
Ama birden yatağa oturması ile göz temasını ilk ben çekmiştim. Bir dakika o benim yattığım yatağa mı oturdu?
Beraber yatacak değildik herhalde . "Evet güzelim Beraber yatıcaz"
Lan ben onu sesli mı söylemiştim yatağa yüzümü gömdüm. Ve yüz üstü yattım.
Birden yanıma bir ağırlık çöktü ve beni kolları arasına aldı. Bir dakika NE!
Ayrılmaya çalıştıkça daha da çok sıkı sarıyordu beni . Uykuya daha fazla dayanamadım ve uyudum.
Selammm
Nasılsınız, umarım bölüm hoşunuza gitmiştir. 🤩
İki kitabıda aynı anda yürütmek biraz zor o yüzden bugün bakıcının bölümünü atamayabilirim. 🙊
Ama yazmaya başlıcam şimdi. Ehehehe neyse bu kitabımında bakıcı kadar ilgi görmesini istiyorum. 💝
Oy ve yorumu unutmayalım
Sizi seviyorem 💖
~Sevgili yazarınız Nağme~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA (+18)
ChickLitBen Eva Mert, sıradan bir kızdım ama bilmiyordum ki Giray Demir Kurtlar'ın takıntılı olduğu kız olduğumu. Ben Giray Demir Kurtlar, Eva Mert'i takıntılı bir şekilde seviyordum.