Arda ile ferdiyi çok yazdım şimdi sıra ismosum ve barısımdaa
İsmail
Sabahın köründe gittiğimiz idmandan yeni çıkmıştık hemen arabama binip eve doğru sürmeye başladım eve vardığımda arabamı garaja koyup kapıya doğru yürümeye başladım kapının önünde gördüğüm bedenle durakladım onu artık burda görmeye alışmıştım çok sarhoş olmasada içip kapıma gelirdi ona kahve yapardım içerdi sonra bağırır çağırır giderdiKapıya doğru yürüyüp anahtarı cebimden çıkardım ve kapıyı açtım içeri girdim peşimden barışta içeri girmişti o salona doğru geçerken bende mutfağa gidip iki kupa çıkarttım barışa acı bir kahve kendimede sütlü kahve yapmıştım kahveleri alıp salona gittiğimde barış koltukta telefonuyla oynuyordu kahvesini ona uzattığımda teşekkür etti ve elimden aldı elimden alırken parmaklarımız birbirine sürtmüştü ve yine içim gıdıklanmaya başlamıştı bu gıdıklanmanın sebebini anlamicak kadar salak değildim barıştan hoşlanıyordum hemde yaptığı onca şeye rağmen.
Kahvelerimiz bittikten sonra barışın bana seslenmesiyle kafamı kaldırdım
gözlerimiz kesiştiğinde uzun uzun gözlerine baktım çok yakışıklıydı aslında çokda iyi bir insandı sadece benden nefret ediyordu ve çok hayvansı b insandı tek koluyla rahatlıkla bir adamı kaldıra biliyordu
çok sempatikti çok komikti eğlenceliydi merhametliydi anlayışlıydı ama bu yanını bir tek bana göstermiyordu o gece den sanra bana çok kötü davranmaya başlamıştı
eğer bende ondan nefret etseydim bu yaptıkları acıtmazdı ama ben ondan köpek gibi hoşlanırken bana böyle davranması canımı çok yakıyordu.Hala birbirimize bakıyorduk barış bir anda ayaklandı "ben artık gitsem iyi olur"dedi ve kapıya yürümeye başladı bende peşinden kapıya kadar gittim tam kapıdan çıkacakken bir anada arkasını dönüp belimi sıkı a kavrayarak sarıldı kafadınıda boyun girintime koyup derin nefesler almaya başladı o kadar sıkı sarılıyoduki sanki hiç bırakmicakmış gibi şoku üzerimden atıp bende ona sarıldım bu son sarılışımızmış gibi sarıldım boynuna belki bir daha hiç dokunamayacağım saçlarını okşadım sonra omuzumda bir ıslaklı hissettim ve barışın omuzları sarsılmaya başlamıstı barış ağlıyordu mümkünmüş gibi bana daha çok sokuldu ve daha şiddetli ağlamaya başladı
Aradan ne kadar geçti bilmiyorum ama barısın ağlaması artık iç çekmeye dönmüştü usulca başını omzundan kaldırdı ve kollarını belimden ayırdı sonra yüzüme bile bakmadan kapıdan çıktı o arabasına binene kadar arkasında bakakaldım arabanın sesini duyunca bende kapıyı kapatıp içeri geçtim hemen bir duş aldım odama gelip üzerimi giyinip kendimi yatağa attım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EURO 2024
General FictionFerdi kadıoğlu & Arda güler Barış Alper yılmaz & İsmail yüksek