No Need To Look For A Meaning

17 3 2
                                    

Tadashi oyunun ortasında salondan çıkmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Tadashi oyunun ortasında salondan çıkmıştı. İzlenme hissi sandığından daha ağır gelmişti. Kapalı bir alanda kısılıp kalmış gibi hissetmekten farksızdı. Salondan çıktığında Ulquiorra bunu tabii ki fark etmişti. Gözü sadece kapıya takılıp kalsa da vücudu ve ağzı rolünü yapmaya devam ediyordu. Tadashi salondan çıktığı gibi kulise gidip kendi eşyalarını alarak dışarı çıktı. Her oyundan sonra şehir değiştirdikleri için bugün kulis kalabalığına girecek gibi hissetmiyordu. Bahçeye kurulmuş masalardan birine yerleşti. Hava bir morg kadar soğuktu. Esenti cildinden kıvranarak ölüm gibi geçiyordu.

Sırt çantasından çıkardığı aynası ile yüzüne baktı. Kapatıcı ile kapattığı çilleri kardan çıkan bir çiçekler gibi kendini belli ediyordu. Yüzünü buruşturdu ve kapatıcıyı alarak çillerine sürmeye başladı. Küçüklüğünden beri çilleri ve soluk cildi yüzünden sık sık dalga geçerlerdi onunla. Soluk cildine bir çözüm bulamasa da çillerini kapatabilmeyi başardı. Kendi ile ilgili çoğu şeyi sevmediği için hepsini kapatabilmeyi dilerdi çoğu zaman. Her ne kadar arkadaşları onda hiçbir sorun olmadığını söylese de Tadashi her zaman sorunun kendinde, yüzünde veya vücudunda olduğunu iddia ederdi.

Tadashi kelebekleri çok severdi. Onların kendi güzelliklerini göremeden, kendilerini çirkin hissederek öldüklerini düşünüyordu. Tadashi de bir kelebek gibiydi. Kendini, potansiyelini veya güzelliğini bilmiyordu. Sadece insanları düşünmekten kendini tanıyacak zamanı yoktu. İnsanların ondan değerli olduğu düşüncesini hiçbir zaman aklından çıkartamıyordu. Kapatıcıyı sürmeyi bitirdiğinde gözünden akan yaşların farkına varmıştı. Birkaç kez burnunu çektikten sonra otobüsün geldiğini fark etti. Mart ayının sonlarında olsalar bile geceler hâlâ soğuktu ve Tadashi soğuğu çok hızlı kapıyordu. Daha fazla soğukta oturmak istemediği için otobüse girdi. Şoför her zaman ekiple gelen Tadashi'ye alıştığı için bunu tuhaf bulsa da hiçbir şey demeden sadece telefonu ile uğraşmaya devam etti.

Tadashi ve Tobio ortalara doğru oturuyordu. Genellikle cam kenarında Tadashi otururdu. Tadashi aynı zamanda bir şeyler yazardı. Cam kenarından gördüğü insanlar, doğa veya ışıklar ona her zaman ilham verirdi. Birbirinden kopuk şeyler yazsa bile bir araya gelince bir bütün oluştururdu. Tadashi, duygularını yansıtmanın tek yolunun yazmak olduğunu düşünüyordu. Yazamadığı zamanlar huysuzlaşıyordu ve strese giriyordu. Kucağındaki çantadan bu sefer de defter çıkardı. Yazdığı ve çizdiği her şey burada mevcuttu. Hepsine göz geçirdiğinde ister istemez bir gülümseme oluştu yüzünde.

Boş sayfalardan birine gelip aklıma gelen şeyleri yazmaya başladı.

"Denizin kenarında elimle kahvemle oturuyordum. Yaşadığım şeyler denizin dalgaları gibi aklıma vururken tanıdık bir sesin gülüşünü duydum. Oraya doğru döndüğümde o yan bankta, arkadaşlarıyla oturmuş gülüşüyordu. Yıllar boyunca sevdiğim kadın, hâlâ sevdiğimi inkar edemem, hayatımı verdiğim kadındı karşımdaki. Bana dönmesini dilemiştim içimden. Ne diyecektim ona? Ailem beni başkasıyla evlendirmek istedi, karşı çıkamadım,öyle olsa bile kalbimde hep seni taşıdım mı diyecektim? Saçmalık diye geçirdim içimden. Kulaklığımı takmak istesem bile onun sesi beni burada tutmaya yeterdi. Her şeyiyle yine yanımdaydı, benliğini hissetmek bile beni bu kadar iyi hissettirmişti. Ayaklarımın beni ona doğru yönlendirdiğinde korkuyordum."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 21, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

el que lloraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin