Evet kurguya yeni başladımm, umarım beğenirsinizz ileriki bölümlerde biraz fazla iyi sahneler olabilirr keyifli okumalarrr
Vote atın bari o kadar geldiniz🙌🏻
~~&C&~~
Derinin üzerinden kayıp giden rüzgar saçlarını dağıtmak için oyuk arıyordu Eflal,sakla kendini her zamanki gibi
Eflal ile birlikte o kaldırımı paylaşan Sarkaç açtı ağzını,sigara dumanı misali buhar çıktı ağzından Aralık ayından Ocak ayına geçiyorduk bu gece ama ST sokaklarda lambaları izliyordu..
"Hatırlıyor musun Eflal,sana o bebeği vermedim diye kafama taş atmıştın hatta bizimkiler kafamda 2 kez sekti diye gülmüşlerdi bu sokakta bu tarihteydi?"
"Hatırlamaz olur muyum? Sende o zamanlar kaşınıyordun ama"
"Keşke geri gelse o günler,"
"Keşkelere ne keşke sığdırdın be Sarkaç?"
"Sığdırdım demi?" Dedi yüzündeki gülümseme ile,o gülünce gözleri gülüyordu bende gülüyordum, huzur veriyordu bana,
İsmi gibi sar kaç..yaralarıma merhem olup sarıyordu sonrada ortadan kayboluyordu kaçıyordu.."Sığdırdın tabi sen Sarkaç'sın"
"Evet öyleyim"Dedi yüzündeki gülümseme ile,sanki onda birşey vardı benim içimi ısıtacak o günlerden uzak tutacak birşey vardı onda..
Ellerimle boynundaki atkıyı kavradım çıkarıp Sarkaç'ın boynuna taktım,
Sorgular bir şekilde bana döndü
"Sen tak anı olarak kalsın" dedim yüzümdeki gülümseme değişmeden,
Oda parmağından bir yüzük çıkarıp bana verdi,
"Bunuda sen tak benden anı olarak kalsın" dedi
Elime aldığım yüzüğe ufak bı göz gezdirip güldüm ve parmağıma taktım,bana büyük gelse bile çok güzeldi..
Saçıma düşen kar tanesi ile,
"Artık dönelim,sokakta kimseler yok hem kar yağmaya başladı" dedi
"Evet gidelim"Dedim ve yürümeyi bırakıp kenarda duran arabaya ilerledim,yolcu koltuğuna geçip oturdum,Sarkaç arabayı çalıştırıp sokak boyu düz bir şekilde ilerledi..
Filmli ve kırılmaz camları olan siyah bir arabada sanki her an birşey olacakmış gibi gidiyorduk,olmayan şey kalmamıştı bu sokakta..
Kavga,istismar,ölümler,tehditler,
protestolar ve daha çok şey.."Bizimkiler uyumuş mudur sence?"
Dedi, gözümü yoldan ayırıp ona bakarak konuştum,
"Bilmem,belki hepsi uyumuşlardır"
"Belki uyumamışlardır havai fişekleri izleriz,15 dakika kalmış yeni yıla"
"Havai fişekler'mi,izleriz tabi uyanık kalırsak"
"Kalırız, kalırız"
"Peki Sarkın?"
"O ne alaka Eflal'im?"
"Bilmem birden aklıma öyle geldi boşver"Deyip yola baktım,
Cidden boş verilir bı düşünce miydi?Sokaklarda olan anıların gözümde canlanması kadar tatlı birşey yoktu bu dünyada,daha dün şu kaldırımda her şey çok güzeldi, ST kurulmadan önce tüm ülke rahattı kanunlarda ölüm bile yoktu,herkes özgürdü geleceğin güzel olacağına inanıyorlardı..
Öyle olmadı işte,bizim 18 yaşımız onlara nalet olarak geldi sokaklarda yazan ST,ölüm,pislikler hakaretleri bir bir düştü önümüze,
Onlar ST'yi nefret kaynağı olarak inşa etmişlerdi,kendimizi saklamak istedikAttıkları çöplerri görmemek istedik fakat daha 9 yaşında derimize kazınan o sembolden sonra saklayamadık kendimizi,
Bizi ihanet kaynağı gördüler,hele ki beni..susmadım diye başıma geldi bunlar, susmadım diye bir üye oldum ihanet ettim diye öldürdüler onu..
"Ee avukat hanım anlat neden bu kadar dertlisin?" Dedi hafif gülerek gülüşüne karşılık verip ona döndüm
Artık araba camına yapışan kar tanelerinin sesinde geliyordu kulağıma
"Dertli mi? Öylemi görünüyorum? Kalbimi kırdın hıh"
"AA hayır ya sen süper gözüküyorsun"
"(Gülme sesleri)"Ben bu çocuğa karşı neden hiç sert olamıyordum?
Belki seneler sonra ölmüş kardeşimin yerine koyduğum ilk kişiydi Sarkaç, gülüşü bile aynıydı..
Kabullenme Eflal,bu senin derinin üzerinde değil,bu iz senin değil ST'nin..
Kapatma kendini,saklama saçlarını bırak onlar tutar senin yerine
"Pişt Eflal,daldın yine ne düşünüyorsun?"
"Ben mi? Yok ya birden aklıma birşey geldi"
"Emin misin?"
"Hm hm eminim hemde hiç olmadığım kadar çok"Ulan Sarkaç iyi değilim,sonumuzu kendi ellerimle getiriyorum uzak durun onlar ile,baş edemezsiniz
"İnansam mı?"
"İnanmıcak mısın birde aa?"
"İnanıcam tamam tamam"
"Sigaran var mı yanında?" Diye sordum iç çekerek
"Var,sen içer miydin?"
"Demekki içer mişim"Dedim gülerek,gülümsememe karşılık vererek paket'i uzattı, içinden seçerek bir dal sigara aldım..
Bu seçmek değildi, ciğerlerime işleyecek sigaranın dumanını öğütmekti, torpidodan çıkardığım kibritin ucunu elime sürttüm,benide yakarmıydı bi kibrit çöpü?
Ucunu alevlendirip dudağım arasındaki sigarayı yaktım,daha sonra ise Sarkaç'ın sigarasını..
Zor değildi sevdiklerimi yaşatmak için avukat kılığında binalara sızıp darbe yemek,yada bir öğün hakaret mi?
"Hadi bakalım Eflal hanım,hedef terasa"
"Ciddi misin ya?"
"Ciddiyim ya,hadi hadii"Ayaklandığım yerden birlikte gülerek binaya girdik,gülerek diyorum ilk defa bu kadar güzel güldü Sarkaç.. ağladığı 5 yılın sonunda çok güzel güldü
"Yavaş yavaşş"
"Ya 5 dakika kaldı Eflal hadiiii"
"Sarkaç yemin ederim ki seni alır fırlatırım"
"Fırlat banane"
"Hızlı ol hadii"Binanın o koca boşluğu bizim kıkırdayarak zar zor çıktığımız merdivenlerin sesi ile doldu, gülmekten nefes alamıyordum galiba
Kapısını açtığımız teras'ta soluk soluğa kalmış bir şekilde konuştum
"Ne acelemiz vardı o kadar koşturdun beni?" Dedim olduğum yere çömelerek
"Acelemiz yoktu...sen gülünce daha mutlu oluyorum da"
Bakışlarımız birbirini buldu,Sarkaç benim kardeşim yerine koyduğum tek kişiydi,tek varlığımdı benim için
"Sen benim kardeşim yerine koyduğum tek kişisin Sarkaç,seni şuradan fırlatmadan söyle ben senin ablanım"
"Ablammm" dedi gülerek..Tam onun güldüğü anda havada patlayan havai fişekler doldurdu kulaklarımı, abartmıyorum onun gülüşü şu patlayan iki üç şeyden daha güzeldi..
~~~
2. Bölüm olduğu için fazla uzatmadım 3. Bölüm tahminen bı 1500-2000 kelime aralığında birşeyler olacak gibi öptüm öptüm öptümmm Eylülüm bul benii
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Beyaz
غموض / إثارةsiyah beyaz iki çizgi çektim sınırlarıma, birdaha o sokakları görmemek için uzak düştüm,herşeyden herkesten o sınırlarıma damlayan kanlar beyazın rengini değiştirdi siyah beyaz fotoğrafların üstünde olan kanlar benim sınırlarımı kirletti; kirletti b...