15'

244 29 34
                                    

İnumaki'nin aramasını kapattıktan sonra Megumi, Yuuji'yi olduğu yerde bırakıp mutfağın tezgahına geçmişti. İnumaki ve Yuuta gelene kadar kahve yapabilirdi.

"Off..." 

Yuuji doğrulmaya çalışınca ona dönmüştü Megumi. Yuuji tişörtünü kaldırdığında hatırlamıştı ağrısı olduğunu, sözde oraya da bakacatı ama unutmuştu Megumi. Makinenin düğmesine basıp Yuuji'nin yanına gitmişti. 

Yanındaki çantadan ağrı kesici krem aldıktan sonra önünde biraz eğilmişti. Yuuji'nin tişörtünü tutan elini tutup biraz daha kaldırmıştı, elini karnının sol tarafındaki morluğun üzerinde gezdirirken Yuuji nefesini tutmuştu. Megumi elini olduğu yere bastırınca Yuuji inleyerek geri kaçmaya çalışmıştı "Acıyor mu diye bakmaya çalışmıştım..." 

"Acımıyor."

"Peki ya burası?"

Megumi bu sefer elini biraz daha aşağı getirip bastırmıştı.

"Dokunmuş muydun ki?" 

Yuuji'nin dişlerinin arasından sorduğu soruyla Megumi gülmemek için kendini zorluyordu. Elini biraz sağa kaydırmıştı, doğrudan Yuuji'nin gözlerine bakarken hareket ettiriyodu elini. Tetikle olduğunu biliyordu çocuğun. Diğerlerine nazaran sert bastırmıştı bu sefer "Burası?"

Yuuji nefesini tutmuş gözlerini sımsıkı kapatıp başını geri atmıştı "Bdsm mi seviyorsun?" 

Yuuji'nin sorusuyla Megumi'nin elinin hareketi durmuştu; beklediği şey kabullenişti, böyle bir soru değil "Ne?" 

"Ya da kaslarımı yamultmaya çalışıyorsun?"

"Kim ne yapsın senin kaslarını? Demek ki gerçekten acımıyor, rahat rahat konuşabildiğine göre..."

Megumi doğruluğunda Yuuji yarım bir gülüşle kafasını hafif yana etmişti "Kalkıyor musun? Eğleniyor gibiydin orada?" 

Makineden kahvenin hazır olduğuna dair bir ses geldiğinde kapı da çalmıştı. Megumi makineye ilerlerken arkasına dönmeden konuşmuştu "Bu kadar iyiysen kapıya bak. Arkadaşların geldi."

"Sen nasıl ev sahibisin?"

Söylense de adımlarını kapıya çevirmişti Yuuji, yavaş gittiğinden zil ikinci defa çalmıştı. Gelenlerin kim olduğu belli olduğundan sertçe açmıştı kapıyı bakmadan.

"Şu telefonunu bir kere aç ya."

İnumaki azarlayarak içeri girdiğinde Yuuji bakakalmıştı arkasından "Telefon mu kaldı amına koyayım sanki..."

Yuuta elini omzuna koyup sıkmıştı "Gel hadi." Kapıyı kapatıp Yuuta'nın desteğiyle içeri geçmişti Yuuji.

Megumi de kahveleri en sevdiği büyük fincanlara doldurup ortadaki sehpaya koymuştu. İkili koltukların birine kendisi birine İnumaki oturmuş onları bekliyorlardı. Yuuta, Yuuji'nin Megumi'nin yanına oturmasına yardım ettikten sonra İnumaki'nin yanına geçmişti.

İnumaki kahvesini eline aldığında Yuuji arka cebindeki telefonu çıkarmış sehpaya koymuştu. Yuuta şaşkınlıkla öne eğilip eline almıştı telefonun "Tır mı geçti üstünüzden bu ne? Ekranı tuzla buz olmuş."

Yuuji gülerek telefonu eline almıştı "Asıl şuna bak." Cümlesini bitirdikten sonra telefonun ekranından çekmişti elini sadece kasasını tutuyordu. Elini çektiği gibi aşağı sarkan ekranla İnumaki'nin içtiği kahve boğazına kaçmıştı.

"Telefonumu açmadığım için özür dilerim Toge."

"Akemi sana bir telefon ve bana 47 arama borçlu."

Telefonu sehpaya bırakıp geri yaslanmıştı Yuuji "47 kerecik mi aradın beni?"

İnumaki laf edecekken Megumi girmişti aralarına  "Bu halinin sebebi Akemi mi?"

Yuuji, Megumi'nin koluna dokunarak ona biraz daha yaklaşmıştı "Şimdi sakin ol, sakın uyuşturucu baronu ikizine haber verip Akemi'ye 47 saat boyunca işkence ettirip onu öldürtme. Benim için bunu yapmana gerek yok."

Megumi kaşlarını çatmış Yuuji'nin ne demeye çalıştığı anlama çalışıyordu .

"Korkutup kaçıracaksın çocuğu. Şizofren falan sanacak seni."

Megumi bu sefer de İnumaki'ye dönmüştü ikisinin anlaşma dili kesinlikle çok garipti.

"Bana da açıklamanız gereken şeyler var."

Yuuta, Yuuji'ye bakarak kurmuştu cümlesini. Yuuji de İnumaki'ye dönmüştü tek kaşını kaldırarak. Megumi bakışlarını üçü arasında dolaşırken İnumaki ellerini iki yana kaldırmıştı "Masumum ben." Sonra Yuuta'ya dönmüştü "Ne zaman bir şey anlatacağım desem sonra anlatırsın yanıma gel şimdi diyorsun. Bir de bir şey bilmiyorum diye kızamazsın."

"Ya ama ne bileyim. Su samurlarının tehlike altındayken yavrularını gösterip merhamet istemeleri, aldığın şeyler üzerinden kurduğun matematik problemi ya da bir organel olsam ne olurdum sorusu gibi şeyler falan sandım."

"Tamam tartışmayın." Yuuji bölmüştü onları "Kısacası, bana yazan biri var dediğim Megumi'ymiş." Yuuta'nın şaşkın bakışları Megumi'ye dönmüştü "Akemi'yle kavga etme sebepleri de buymuş. Bizim Akemi'yle kavga etmemizin sebebi de buydu."

"Bir saniye bir saniye... Alt sınıflardan bir kızdan hoşlanıyordun sen?" Megumi'ye bakarak konuşmuştu.

Megumi dirseğin koltuğa, alnını da avcuna dayanmıştı "Bari düzgün yalan söyleseymiş, ben kızlardan hoşlanmıyorum bile."

"Fark ettim." Yuuji bir şeyler mırıldandığında Megumi ona dönmüştü "Bir şey mi dedin?"

"Pezevenk Akemi dedim."

"Akemi demişken," İnumaki boş fincanı sehpaya bırakmıştı "Onu ne yaptın?"

Yuuji omuzlarını silkerek arkasına yaslanmıştı, Megumi de merakla ona bakıyordu çünkü bu arkadaşlarını etkileyecek bir şeydi.

"Ablasını aradım."

"İşe yaradı mı?" Megumi sormuştu bunu.

Yuuji gülümseyerek onaylamıştı onu "Neden kavga ettik sanıyorsun? Hesap sormaya kalkıyor bir de bana ablama nasıl söylersin diye."

"Ablasının gözündeki imajını önemsiyordu çünkü." Yuuta'nın cümlesiyle onaylamıştı onu Yuuji "Tam da bu yüzden aradım Meg'i. Maki ve Nobara'yı o koruyabilir anca. Akemi ablasının gözünde daha da değersizleşmek istemez. Dinler sözünü. Bir de gidiyor zaten."

"Ne?" Ağız birliğiyle konuşmaları komik gelmişti Yuuji'ye "Zengin cezası işte. Yaramazlık yaptın o yüzden yurt dışına gönderiyoruz seni hesabı."

"Yanlışlıkla iyilik yapmışız adama." Megumi sırtını koltuğa yaslayınca Yuuji de dirseğin omzuna yaslayıp yaklaşmıştı ona "Sen Tokyo'yu beğenmiyor musun? Almanya bile kıskanıyor bizi."

__________________

İtalyanin havasi bir baska sizin sehirler nasil

Yazamama sebebim yanlis muzik dinlememmis

Missionary or doggy style, I'ma top shit
Degil
I'd rather be famous instead
Olcakmis

Meg, Megan bu arada
Cunku isim dusunurken kitty kat caliyodu
Birkac dakika gec kalsam cardi ya da doja olabilrdi

Saglicakla kalinm

smack that // itafushiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin