Succession dizisinden esinlenmiştir.
Hikaye sezonlar halinde ilerleyecektir.
Başlangıç Tarihi: 20.07.2024Heir bitchesandpineapples'e ithaf yazılmış bir hikayedir.
Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Keyifli okumalar^^
Bölüm kelime sayısı: 3101
~Oh, just another lonely night
Are you willing to sacrifice your life?~
***Gri rengini elde etmenin en iyi yolu beyazın içine biraz siyah katmaktan geçer. İnsanlarda tıpkı bu şekildedir. Herkes iyi doğar ancak kimse iyi ölmez. Hayat dediğimiz yolda ilerlerken varmak istediğimiz noktaya ulaşabilmek için bazen ellerimizi kirletmemiz gerekebilir.
Sonuçta herkes her şeyin en iyisini hak eder değil mi?
"Çok ağırsın Jimin, çekil üstümden." üzerimde yatan gövdeyi kaldırmaya çalışırken sinirle nefesimi dışarı verdim.
"Beş dakika daha," daha sıkı sarıldı ve dudaklarının hemen altında duran göğsüme bir öpücük kondurdu. Gözlerimi aşağı kaydırarak sakince uyuyan silüetine baktım ve karışık saçlarını okşadım. Homurdandı.
"İşe geç kalacağım." kafasını göğsümden kaldırdı ve puslu gözlerle perdeden içeri sızan ışığın müsade ettiği kadarıyla komodinin üzerinde duran telefonuna uzandı.
"mmh, daha var. Hem de çok," ardından yarım ağız sırıtarak hemen altında duran göğsüme gözlerini kaydırdı. İki mememe de birer öpücük kondurduktan sonra çenesini tam ortaya dayadı ve gözlerini gözlerime dikti.
"bence dün gecenin üstünde. bir kez daha geçmenin hiçbir sakıncası olmaz ne dersin? Aklında hala bir takım sorular var gibi geldi bana?" saçlarıyla oynarken kahkaha attım.
"Siktir ödevi yapmadık." kahkahama katıldı ve o da gülmeye başladı.
"Sen işteyken ben hallederim. Zaten bütün işi bana yaptıracaktın değil mi? En azından karşılığında biraz olsun ödüllendirilebilirim ha?" gözlerimi devirdim.
Söylediği şeyin ne kadar yanlış olduğunu anladığı anda hemen dudaklarımın kenarına bir öpücük kondurdu ve:
"Yani tabi sen istersen. Her şey rızaya bağlı." saçlarını karıştırdım.
"Aferin Jimin. Aynen bu şekilde devam. Şimdi senin için mahsuru yoksa duş almam lazım yapış yapış hissediyorum." burnundan soluyarak üstümden kalktı ve yana kaydı. Kendisiyle beraber yatak örtüsünü de döndürdüğü için çıplak vücudum bir anda soğukla karşılaşmış oldu ve şeftali tüylerim anında diken diken oldu. Önce oturur pozisyona geçtim ve telefonuma uzanıp saate baktım. Hala vaktim vardı.
Ayağa kalktım ve beni izleyen gözlere aldırış etmedim. Kapıya yöneldim ve kulbunu tutup çevirdim. Kapı açıldı.
Çıkmadan önce son kez vücuduma yanıcı bakışlar attığını hissettiğim Jimin'e döndüm.
"Senin de duş alman gerekmiyor mu Jimin?" ve cevap vermesini beklemeden daha önce defalarca kez bulunduğum banyoya doğru yollandım.
Suyu açmamdan saniyeler sonra belimi saran elleri hissedince gözlerimi kapadım. Başını omzuma dayadı. Sıcak su ikimizin de yorgun kaslarını gevşetirken yavaşça suyun altında bir sağa bir sola sallanmaya başladık. Dans ediyor gibiydik. Müzik olmadan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEIR • Jeon Jungkook
FanfictionIf you love me, please don't judge me. Jeon Jungkook Fanfiction.