Babası tarafından bir adama satılan kızın orada ne zorluklar çektiği ama bu oyunda bilmediği birşey vardır babasının sattığı adamın oğlu onu zaten öncedende tanıyordu....
Galiba Alaz uykuya daldı bende yavaş yavaş alazın elini belimden çektim biraz kıpırdanınca durmak zorunda kaldım biraz bekleyince yataktan sessizce kalktım ayakkabılarımı giydim kapıya yöneldim sessiz ce açtım ardından kapatım ve merdivenlerden aşağıya indim diş kapıyı açmaya çalıştım ama olmadı offf nerde bu anahtar diye aramaya başladım içeriye girdi sessizce aradım en sonunda masanın üstündeydi aldım ve açtım ve aşağıya indim hemen koşmaya başladım en son arkama baktım ve şunu söyledim
Nehir: belki buraya geri dönerim
Dedi ve koşmaya başladım baya ilerledim etraftan garip bir şekilde sesleri geliyordu ana yola çıkmam lazımdı bir süre ilerledim 20 dk koştum ve yorulunca bir ağacın dibine oturdum kendimi toparlamam gerek bire bekledim etraf çok karanlıktı hiç birşey görünmüyordu ben zaten karanlıktan korkardım bide bu karanlık Orman biraz daha soluklandim ve o sesi duydum alaz
Alaz: NEHİR!
Hayır beni bulmuş olamaz hemen oturduğum yerden kalktım zaten karanlık birşey görümüyor koştum öylece koşuyordum ne ara beni aramaya çıkmıştı benim yokluğumu ne ara fark etmişti biraz hada koştum önümü görmeden koşuyordum resmen ve yine alazın sesini dudum
Alaz: NEHİR..... NEHİR !!
Allah ım hayır ya,koşmaya devam ettim ama nefesim kesilecek dereceye gelmiştim
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Bunu karanlık olarak hayal edin)
Koşmaya devam ettim lütfen beni BULMASIN diye dua ediyordum içimden ama kesin beni bulacaktı buna adım gibi eminim
Alaz: NEHİR!!
Çok yoruldum koşmaya devam ederken ayağımı burktum ağzımdan Büyük bir çığlık çıktı
Nehir: AAAĞ!!!
Alaz: Nehir
Sesi çok yakından geliyordu galiba bana yaklaştı yerden kalkım ve yürümeye başladım ve bir el hisetim kolumda çok sıkı tutuyordu arkama baktığımda alaz o kadar sinirli görünüyor duki sanki beni öldürücekmiş gibi bir hali vardı beni çekiştirerek geri götürüyor duki bileyim hissetmedim
Alaz: sana yürü diyorum!!!
Nehir: Ya bırak bileyim burktum yürüyemiyorum anlamıyormusun!
Alaz: ONU KAÇMAYA ÇALIŞMADAN DÜŞÜNÜCEKTİN!
Diyerek bağırdı umursamadan beni çeke çek ormandan çıkardı ve eve getirdi beni içeri attı kapıyı öyle sert bir şekilde kapatıcı yer sarsıldı ve beni yerden kaldırdı sanki deliye dönmüş gibi bir hali vardı benim bahsettiğim odaya soktu içi karanlıktı çok korkunçtu alaz kapıyı sert Çe çarpıp benim üstüme geldi ve sırtım duvara değdi nereye kaçacaktım ki gözlerimden yaşlar akıyordu
Dediğini yapmadım daha çok sinirlendi ve orada duran cam vazoyu duvara fırlattı birde çığlık attım bana vurucak diye korkudan, deliricem resmen ya oda babama benzerse
Alaz: BEN SANA DEDİM Mİ KAÇMIYACAKSIN!
Nehir: Alaz bak bırak beni gideyim ben sana ne yaptım ki hadi lütfen bırak
Alaz: SENİ BIRAKMIYICAM O GİTME FİKRİNİ AKLINDNA ÇIKAR!!
Birşey demedim bağırıp çağırmaya başladı bende duvarın dibine çöktüm bacaklarımı kendime çektim ve ağlamaya başladım, dolabın aynasını kırdı, yatağı devirdi, camı kırdı ve olan oldu resmen kendimden geçmiş bir şekilde konuşuyordum
Nehir: lütfen bana vurma!!
Nehir: ben çok korkuyorum lütfen!
Nehir: Bana zarar verme seninde babamdan bir farkın yok!
Alaz durdu yanıma yaklaştı ve kolumu tutu tutar tutmaz kolum çektim ve geri gittim
Nehir: YAKLAŞMA BANA!
Diye bağırdım artık kendimi kontrol edemiyordum
Alaz: ben ö-özür dilerim
Nehir: gitt istemiyorum seni git başımdan!
Dedim ve Ayağa kalktım
Nehir: SENİNDE BABAMDAN BİR FARKIN YOKMUŞ!!
Alaz: hayır Nehir lütfen böyle düşünme...
Ona doğru gittim ve
Nehir: hadi bana vur!!
Dedim kendimi göstererek
Nehir: hadi babamda beni hergün döverdi sende beni döv
Dedim onu gösüne vurarak hem aglıyor hem ona vuruyordum o en sonunda o beni kedisine çekip sarıldı e hayla ona vuruyordum alaz beni iyice sardı ve saçlarımı öptü, kulağima doğru yaklaşıp
Alaz: senden özür diliyorum Nehir sana bunlari yaşatan baban şerefsizsizine göstericem o sana ne yaşantıysa bende ona aynısını yaşztıcam
Yavaş yavaş gözlerim kapanmaya başladı ve alazın kollarında bayıldım
(Alaz)
Nehir birden bayılınca onu yukarı götürdüm ve yatağa yatırdım üstünü örtüm yanına uzandım ve önüne gelen saç tutamını kulağının arkasına attım anlından öptüm ve odadan çıktım ona öyle davranmalıydim hemen aşağıya indim buz dolabını açtım sinir krizi ilaçlarından bir tanesini içtim kendimi toparlama lazım Nehir in babası onu bu yaşında na kadar dövmüş sürekli şiddet görüyormüş ve bende ona bunu yaşatirsam kendini değersiz hisseder Berkle Semayı aradım eve gelmeleri için hem beraber nehiri arıyorduk aradan baya zaman geçti Berk ve Sema içeri geldiler
Sema: abi bu evi hali ne Nehir nerde
Berk: abi iyimisin sen Nehir nerde
Alaz: yukarıda bayıldı onu yukarı çıkardım
Berk ve Sema bana korku dolu bakışlarla bakıyorlardı
Sema: abi..... Sinir krizi geçirmedin dimi
Berk: kesin geçirdin ve Nehir korkup bayıldı dimi
Alaz: elimde olan birşey yok ama kendime engel olamiyorum
Sema: abi sakinleş biraz dinlen sonra konuşalım
Alaz: Berk nehiri babası Kenan Güneş onu bana bul depoya getir
Sema çoktan yukarı çıkmıştı
Berk: ne yapıcaksin kenanı
Alaz: sorgulama Berk dediğimi yap sadece
Dedim ve yukarı çıktım Nehir hayla uyuyordu önce duşa girdim sonra yatağa uzandım nehiri kendime çektim saçlarını kokladım kokusu çok güzel Di ve kendimi uykunun kollarına bıraktım...
