~Hayat bazen insanları istemediği tercihleri yapmaya mecbur bırakır~
***
Durum kötüye gideceğini anlayan Zeyneb hemen toparlamaya çalıştı"Babacım artık yavaş yavaş kalksak mı? Saat zaten geç oldu"Kızının sözünü havada bırakamayan Hikmet bey Macit beye dönerek "Biz gerçekten kalkalım artık Macit, saat epey geç oldu" aslında normal bir durumda ısrarla kalmalarını isterdi Macit bey ama şimdi kalmaları hiç iyi olmayacak rezil bir duruma düşeceklerdi. Hemen kapıya doğru yöneldiler. Zeynebin annesi Canan hanım "Çok güzel bir akşamdı herşey için teşekkür ederiz"dedi Gül hanıma sarılırken.
"Ne demek asıl biz mutlu olduk sizi ağırlamaktan. En kısa zaman da tekrar edelim" yüzünde tebbesümü tutmaya çalışıyordu Gül hanım ama içinde az sonra olacakların kaygısından fırtınalar kopmaya başlamıştı.
"Bu sefer biz sizi bekleriz Gül hanım. Gelirsiniz değil mi Macit" diye ekledi Hikmey bey
"Tabi geliriz" bu sözler ekseninde misafirler bahçeye çıkıp kızlarıyla buluşunca Zeyneb çok lafa dalmadan hemen arabaya doğru götürdü ve mümkün mertebe ailesini hızla az sonra kıyamet kopacak olan bölgeden uzaklaştırdı! İşte artık şimdi Macit bey öfkesini gizlemek zorunda değildi. Uzaklaşan arabanın arkasından bakan babası araba gözden kaybolur olmaz yüzünü Zeyn'e döndü.
"Bu ne rezillik bu ne kepazelik" diyerek hızlı bir şekilde o kadına ve oğluna doğru adımlamaya başladı "Bu kadının burda ne işi var?" dedi Gümüş'ün yanından geçip Zeyn'e yönelerek.
"Ben burdayım Macit bey. Birşey sormak istiyorsanız bana sorun" bugün birşeyler olmuştu Gümüş'e. Yıllarca bir kenarda sessizce vaktini bekleyen kadın bugün sanki limitini doldurmuştu.
"Çıkar onu evimden" yüzü sinirden kızarmaya başlayan Macit bey nefesleri dengesizleştiğini hisetti.
"Neden ben yokmuşum gibi davranıyorsunuz? Ben burdayım. Bakın. Yıllardır oğlunuzla ne zaman bize rıza göstereceksiniz diye sabırla bekliyoruz" şimdi sırası değildi. Şimdi doğru zaman değildi. Çok kötü bir zamanlama yapmıştı Gümüş. Zeyn durdulmalıydı bu olanları.
"Şimdi değil Gümüş! Şimdi zamanı değil" dedi usulca, yanına yaklaşarak kolunu eliyle kavrayan genç adam.
"Hayır aslında şimdi tam zamanı" dedi gözleri yaşlarla dolan Gümüş. Kalbi kırılmıştı Zeyn'i başka bir kadınla bu şekilde yakın ve ciddi görünce. Dayanamıyordu artık. Sevdiği adama kavuşmak için ne zaman vaktinin geleceğini bilmeden gün sayıyordu.
"Bak kızım şimdi değil. Yarın konuşalım bunları"ortalık çok gerilmişti. Yapıcı olmaya çalışıyordu Gül hanım.
"Ben artık beklemekten çok sıkıldım" dedi dolu gözlerini sevdiği adam diken genç kadın "İsimlerinize hiç dikkat etmedin mi? Zeyn ve Zeyneb. Hah ne kadar büyük bir ironi" dedi gözyaşları içerisinde histerik gülüşünü ekleyerek.
"Saçmalıyorsun" diyerek götürmek istedi Gümüş'ü Zeyn. Ama kadın kıvrak bir şekilde elini hemen çekerek özgürleşti.
Birşeyler söylemek ister misiniz Macit bey? Yoksa oğlunuz mu açıklar bu durumu?
"Sana şimdi değil dedim" diyerek kükredi Zeyn. Gümüş'ü durduramıyor olması onu çileden çıkarıyordu
"Hayır şimdi konuşacağız" diye bağırmaya başladı Gümüş. Sarhoş muydu diye düşündü sevgilisi. İçmiş miydi?
"Sarhoşsun" dedi usulca Zeyn.
"Evet sarhoşum. Çünkü kafamın içindeki sesleri o lanet şeyden başka bir şey bastırmıyor" dişlerinin arasından konuşmaya başlamıştı kadın.
ВЫ ЧИТАЕТЕ
Обман
RomanceKarısı kapıyı kapatıp banyodan çıktığında o ıslak ama dalgalı saçlarının bir kaç tutamı alnından yanaklarına uzanıyordu. Birşeyler hisetti o an adam. Kalbinin ortasında kor gibi birşey. İlk defa karısının bu haline tanık oluyordu. Oysa kaç zaman geç...