Etraftan gelen hışırtı sesleri, fısıldama seslerinden rahatsız olduğum için kulaklıklarımı takmayı düşündüm. Fakat böyle verimli ezber yapamayacağımı düşündüğüm için sessiz bir yer aramaya başladım, öğle arasındaydık ve boş sınıf bulmak imkansızdı. Kaldı ki kütüphane de bile ses vardı.
Bu yüzden okulun spor salonunun bulunduğu kısma doğru ilerledim. Ve bir ağacın dibine oturdum etraf sessizdi, telefonumdan hafif bir şarkı açtım ve kulaklıklarımı taktım.
Daha sonra gelen seslerle birilerinin geldiğini anladım kafamı çevirdiğim de gördüğüm görüntü şaşırdığım bir görüntü değildi.Sadece omegaların okuduğu bir okuldu burası ve bu okula girebilmek için başarılı olmanın yanında tonla paraya ihtiyacınız vardı. Gördüğüm görüntü ise bu okula yakışmayacak cinstendi okulun popüler isimlerinden olan Soobin ve arkadaşları, burslu bir öğrencinin soyunmasını sağlayıp resimlerini çekiyorlardı. Soobin de burslu çocukta sınıf arkadaşımdı. Çocuğun ismini bilmiyor olmam onu dışladığımdan değil onların beni dışladığından kaynaklıydı. Her ne kadar sevilmesem kurdumun bana yapmış olduğu baskı ile başkanlık görevimı yerine getirdim ve Soobin'in yapmış olduğu zorbalığı telefonumla çekmeye başladım.
Kulağımda kulaklıklar durduğu için konuştukları şeyleri duymuyordum. Yeterince çektiğimi düşündükten sonra ayaklandım. Ayaklandığım Soobin'in arkadaşlarından biri beni fark etti ve eliyle beni gösterdi. Soobin ise sadece baktı sanırım bir şey yapmayacağımı düşünüyordu. Aslında yapmazdım. Müdahale etmezdim çünkü beni başkanları olarak görmezlerdi, bende buna uygun olarak onların yaptıkları hiçbir şeye müdahale etmezdim. Ama bu sefer kurdum inanılmaz huzursuz olmuştu ve bunu yapmak zorunda hissetmiştim kendimi. Onlar kendi önlerine döndüklerinde ben okula doğru ilerliyordum. Görüntüleri sınıf öğretmenimize gösterecektim sonrası beni ilgilendirmezdi. Gönül rahatlığıyla ders çalışabilirdim.Görüntüleri hocaya verdikten sonra sınıfa geçmiştim. Ders zili çaldıktan bir süre sonra içeri giren öğrenci ile herkes kapıya dönmüştü.
"Hocam müdür Kim Soobin'i ve Park Jimin'i çağırıyor."
Neden çagırdığının farkında olduğum için tahtadaki soruyu çözmeye devam etmiştim. Fakat ders bitimine doğru tekrardan gelen öğrenci bu sefer müdürün başkanı çağırdığını söylediğinde sinirlenmiştim. Üstüme düşeni yapmama rağmen hala neden çağırıldığımı anlamıyordum. Müdürün odasına ilerlerken bu olayın dedemin kulağına gitmemesi için dua ediyordum. Müdürün odasına girdiğimde, ayakta olan müdürün aksine Soobin ve karşında esmer üniformalı bir adam oturuyordu. Jimin ise ayaktaydı. Bu görüntü kurdumun sinirlenmesine sebep olurken kafasını bana çeviren esmer adam ve Soobin'e ters ters baktım.
"Beni çağırmışsınız."
"Gel Jungkook, bugün sınıf öğretmenine teslim ettiğin video hakkında konuşuyorduk. Soobin sadece şakalaştıklarını söylüyor. Sen emin değilsen olayı bu şekilde kapatalım.Abisini buraya kadar yormuş olduk bu önemsiz mevzu yüzünden."
Müdürden duyduğum sözler ile olay benim başıma gelmiş gibi sinirlendim. Müdürün olayı bu kadar yumuşak karşılama sebebi Soobin'in alfa abisine yaranma çabasıydı. Bu olayın dedemin kulağına gitmesini önemsemedim.
"Beni buraya neden çağırdığınızı anlamadım. Videoda olanlar gayet açık, Soobin'ın bu tavrı sadece Jimine karşı değil. Abisinin buraya kadar yorulmasına gelecek olursam, kardeşinin yaptığı şeyin üstünü kapatacağına sorumlu bir abi olmasını tavsiye ediyorum. Soobin'e gerekli cezayı vermezseniz görüntüleri sosyal medyada okul ismi belirterek yayınlayacağım."
Söylediğim sözlerden sonra Jimin'in bana doğru yaklaşmasıyla ne kadar doğru bir karar verdiğimi fark etmiştim. Gerçekten terbiyesizin tekiydi Soobin. Söylediklerimden sonra abisi Soobin'den telefonunu istedi. Sanırım abisine olayın ciddiyeti tam olarak anlatılmamıştı. Soobin telefonu vermek istemeyince kendi telefonumdan videoyu açıp abisinin önüne koydum. Bu hareketimle donan Soobin bir anda yerinden kalktı ve yanağıma yediğim tokat ile geriye doğru adımlamak zorunda kaldım.
"Her şeye sustuğun gibi buna da sussana aptal. Bursluları savunuyomuş gibi davranıyosun ya seni öldüreceğim. Köpek gibi pişman olacaksın bana bulaştığın için."
Hala üstüme atılmaya çalışırken abisi onu tutmaya çalışıyordu. Donup kalmıştım. Biri bağırdığında hareket edemezdim olduğum yerde çakılır kalırdım. Bir anda abisinin bağırmasıyla kurdumun içimde dört dönmeye başlamıştı.
"Soobin dışarı çık! Sana kaç kere benim yanımda sesini yükseltmemen gerektiğini söyledim. Terbiyesiz!"
Alfa olan abisinin yaymış olduğu feromonlar ve baskın sesiyle Soobin hemen dışarı çıkmıştı. Daha sonra abisi müdürden ve Jimin'den özür dilemişti. Bana doğru attığı adımlarla gerilemiştim. Üzerime doğru yaklaşıp 'iyi mısın?' derken eli Soobin'in tokat attığı yanağıma değmişti.
O an içimde dört dönen kurdum bir anda sanki bedenimi ele geçiriyormuş gibi feromon salgılaması ve gözlerimin kararmasıyla son gördüğüm şey asker botları olmuştu.
***
Merhaba ilk defa bir şeyler deniyorum. Sadece kafamı dağıtmak için yazmak istedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lost - Taekook
FanfictionDoğduğu andan itibaren her şeyi planlanan omega Jungkook sadece dinlenmek istiyordu. Ruh eşini bulup hayatını daha da karmaşık hale getirmeyi değil. Omega Jungkook Alfa Taehyung