❁ Eşcinselliğin ve Ageplay'in normal karşılandığı bir evrende.
❁ Ageplay kitabıdır.
❁ BxBxb içerir.
❁ Babalar ve bebek arasında aşk yoktur!
❁ Cinsellik bulunmamaktadır.
❁ Homofobikler uzak dursun!
Eve geldiğimizde birlikte üzerimizi değiştirerek koltuklara uzanmıştık. Konu sürekli Uzay'a geliyordu ve sanırım Anıl bu konuda çok kararlıydı.
"Aşkım, hastanede onunla tanışalım eğer bizden hoşlanmazsa söz veriyorum bu konuyu kapatacağım. Ama lütfen şansımızı deneyelim."
Derin bir nefes vererek kafamı olumlu anlamda salladım. Uzay gerçekten tatlı bir çocuktu ama benim korkum Anıl'ın üzülmesiydi işte.
Verdiği söze güvenerek dediklerini kabul etmiştim. Elime telefonumu alarak hastanede bizimle ilgilenen kadını aramak için numarasına tıkladım.
Telefon çalarken sevgilim beni heyecanlı bir şekilde izliyordu. Çok uzun çalmasından dolayı kadının açmayacağını sanarak telefonu kapatacaktım ki tam o an kadının sesi gelmişti.
"İyi akşamlar, Ilgaz bey."
"İyi akşamlar, Nehir hanım. Bu saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm, müsait misiniz?"
"Önemli değil, buyrun sizi dinliyorum."
Anıl koluma yapışarak sallamaya başladığında ona kaşlarımı kaldırarak bakmıştım. Bana tatlı bir şekilde gülümsedikten sonra kendini biraz geri çekmişti.
"Biz bugün hastanede bir çocuk ile karşılaştık, onun hakkında bize bilgi verebilir misiniz acaba? Maalesef soy ismini bilmiyoruz, adı Uzay."
"Sorun değil, hastanede bir tane Uzay'ımız var. Kendisi kalbinde delik ile doğmuş ve bir hafta önce ameliyat oldu. Yaklaşık iki aydır hastanemizde ama çok fazla utangaç ve duygusal olduğu için gelen insanlardan korkuyor. Onunla tanışmak ister misiniz?"
Aldığımız bilgiler ve teklif ile Anıl havalara uçmuştu. Bende mutlu olarak Nehir hanımın teklifini kabul etmiştim. Yarın öğleden sonra geleceğimizi söyledikten sonra telefonu kapatmıştım.
"Yanımızda hediye de götürelim!"
"Olur, güzelim. Hallederiz."
-♡-
"Bunu mu alsak yoksa diğerini mi?"
Birazdan hastaneye geçecektik ama onun öncesinde bir bebek mağazasına gelmiştik. Elimiz boş bir şekilde gitmek istemiyorduk Erda'nın yanına.
"Ilgaz, bu çok güzel değil mi?"
Anıl'ın bana doğru tuttuğu yıldızlı peluşa bir bakış attım. Peluşun altında mavi bir battaniye de vardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Çok güzel, yavrum. Alalım bunu."
Birlikte kasaya geçerek peluşu ödedik ve arabaya dönmeden önce bebek mağazasının yanında bulunan tatlıcıdan üç tane cupcake almıştık.
