Axellion - Lokaina' nın el yazmaları.

- YAŞAM AĞACI -

Tanrıçalarla bağlı ve onlarla aynı anda ortaya çıkan bir büyülü varlıktır. Dünyadaki tüm karalar ve denizler onun etrafında oluşmuştur. Yaşamın ve büyünün atasıdır tüm güç ondan gelir.

Devasa boyu yaklaşık 1100-1200 metre arasındadır. Bir o kadar da geniştir.

Validar krallığında bulunur.

Yaşam ağacı bu dünyada hiç bir canlı yokken ilk canlıları getirme şerefine layık olmuştur. İlk defa yüzbinlerce yıl önce yapraklarını döktüğünde yapraklarından ilk elfler doğdu.

Büyünün beş doğal özüne bağlı yaprakların her biri farklı öze bağlı beş tane elf dünyaya getirdi.
Bunlar;
Toprak
Okyanus
Güneş
Ay
Yıldızlar' dı.

İlk doğan elflere "Nilalar" yani ilk doğanlar adı verildi. Her biri ağacı korumak ve soylarını devam ettirmekle yükümlüydü. Ataları olan Yaşam ağacı, onları ölümsüzlükle kutsamıştı. Bunun yanında onlara akıl almaz güçler ve yetenekler bahşetti. Toprak nilasına hayat verme ve şifa yeteneği verdi. Okyanus nilasına hem karada hem de denizlerde yaşayabilme yeteneği verdi. Güneş nilasına tenini ateş gibi yakma ve en yüksek sıcaklıklara bile dayanabilme yeteneği verdi. Ay nilasına dolunayda görünmez olma ve mükemmele yakın duyuları verdi. Son olarak yıldız nilasına yıldızları inceleyerek geleceği görebilme yeteneği verdi.

Böylece hepsi çoğaldı ve zamanla elf ırklarını oluşturdular.
Toprak kanı elfleri
Okyanus yaşı elfleri
Güneş ateşi elfleri
Ay gölgesi elfleri
Ve yıldız ışığı elfleri olarak, birlikte yaşadıkları, birlikte yönettikleri, tüm elfler için güvenli ve gelişmiş bir krallık olan; aynı zamanda Dünyada kurulmuş ilk krallık olan İlk diyar Armina' yı kurdular.

Her şey yolunda gidiyorken Tanrıçalar bir adım attı.

İnsan denen bir tür yaratarak dünyaya gönderdiler. İlk insanları açgözlülükle, bencillikten yaratan Tanrıçalar, aslında büyük bir savaş başlatacaklarının farkındalardı.

İnsanlar yıllar içinde büyüyüp güçlendiler. Kendi krallıklarını kurdular. O sırada Ata kıtanın neredeyse tamamına sahip olan Elflerle doğal düşmandılar.  Topraklar üzerinde hakimiyet savaşları yıllarca süregeldi. Her iki taraftan da sayısız kayıp verildi. Bu savaşların son bulması imkansız gibi görünüyordu.

İnsanlar, büyülü varlıklar olan ölümsüz elflere nazaran daha zayıf gözükseler de savaşın dengesini değiştirecek bir keşif yaptılar.
Ağacın elflere ve diğer büyülü varlıklara verdiği doğal büyü özünü canlılardan çıkararak kendi emelleri için kullandılar.

Ortaya çıkan karanlık, negatif ve tehlikeli enerji kara büyüydü. İnsanlar onu kullanarak normalde asla yapamayacakları fetihler yaptılar üst üste zaferler kazandılar. Elflere en son darbeyi ise elf özünü kara büyü ile değiştirerek vurdular.

Elf özü insan kara büyücüler tarafından değiştirildi ve karanlık, çirkin, savaşcı bir varlığın doğmasına yol açtı. Bu yaratığa Elfler Ork dediler.

Tüm bunların sonucunda İlk diyar Armina yerle bir oldu. Nilalar ve onların çocukları Semavi elfler teslim olmadan savaşmalarına rağmen mağlup oldular. Her bir elf ırkı görece daha güvenli bölgelere kaçtı.

Böylece Yaşam ağacı insanlık eline geçti. O gün bu gündür insanlar ağacın bulunduğu toprakları kaybetmediler.