1.

34 2 3
                                    

☯︎
Öncelikle hepinize merhaba. Yeni bir kurgu yazmaya başlıyorum. Yani hep bu tarz şeyler yazmaya çalıştım. Ama çoğunlukla sildim. Umarım bu şekilde olmaz. Fikirlere, eleştirilere açığım ama abartmayın olur mu?

Buraya bir not bırakın, anı olarak kalsın bebeklerim.

Buraya bir not bırakın, anı olarak kalsın bebeklerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Anne Saçma sapan şeyler. Film mi çekiyoruz sanki? Baksana şunun sıfatına aynı ben. Ne demek öz ikizim olmayabilir?" Gözlerim dolu dolu aren'e bakıyordum. "Ağlama canım yanıyor. Anne canımın, canı yanıyor. İzin verme buna. Nolur gerçekler kalsın orda. Lütfen anne, ben Ayza'yı kaybetmek istemiyorum." Gözyaşlarını silmeye çalışarak bir şeyler söylemeye devam ediyordu. Hızlıca kalkıp sarıldım. "Hiç bir şey kesin değil. Ağlama ve eğer ki varsa öyle bir şey. Ben seni bırakmam. Ben gözümü seninle açtım oğlum. Nasıl bırakayım seni?" Dediğimde daha sıkı sarıldı.

Abim dağılmış bir şekilde yanımıza doğru gelip sarıldı bana. Gelen aile'yle beraber DNA'nın sonucuna bakmaya gitmişti. hayır, hayır, Allah'ım lütfen. Dayanamam ben buna. Kafasını kaldırdı bana baktı. Sonra gelip sarıldı. "Sen benim kardeşimsin. Seni asla bırakmam." Dediğinde hepimiz sonucu anlamıştık. "Ömer benim kızım o. Ömer değil mi? Ayza benim öz kızım değil mi Ömer? Kanıtladın değil mi?" Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu annem. Gözyaşlarımı durduramadım. Abim benden ayrıldı ve koltuğa oturdu. Gözünü benden ayırmıyordu. Aren kaskatı kesilmişti. "Mahkeme yoluyla almayı falan söylediler. Ne yapacağımı bilmiyorum. Öz ailesi olmaları en büyük avantaj." Sonra hızlıca kafasını bana çevirdi. "Öz olmak kimseyi aile yapmaz. Sen benim kardeşimsin. Aramızda kan bağı olmasa da sen benim kardeşimsin." Aren gelip sarıldı bana.

"Konuşmaya geleceklerini söylediler anne." Dedi Ömer abim. "Gelmesinler, istemiyorum. Kızımı almasınlar benden. Ömer, kızımı alacaklar." Dediğinde hüngür hüngür ağlıyordu. Pekala diğer kız? Şimdi abimin yeni bi kız kardeşi mi var? Aren'in öz ikizi.. annemin yeni kızı. Anneme baktım. Sonra yavaş adımlarla onun yanına gittim. Yanına oturduğumda bana baktı gözyaşlarıyla. "Bir kızın daha var yani valide sultan. Yerimi doldurmasın ama olur mu?" Sesim titremişti. Hemen bana sarıldı. "Benim sadece tek bir kızım var. O da sensin."

Bu lafla mutlu olmuştum. Belki kızacaksınız, belki bencillik yaptığımı düşüneceksiniz. Ama benim annemdi o. Komşunun kızı bile annemle yakın olunca kıskanıyordum ben. Şimdi başka kızı varmış. Ya benden daha çok severse? Öz sonuçta. Hem böyle konuşuyorda, daha tanımıyor ki kızı. Peki abim? Aren? Yerim çabuk mu dolar? Kapının çalma sesi gelince Aren "ben bakarım" diyip, kapıya bakmaya gitmişti. Aren yanımıza geldiğinde, arkasından da öz ailem olduklarını söyleyen kişiler gelmişti. Aynı kadro. "Merhaba, konuşmamız gerekiyor bu konuyu. Onun için geldik." Dediğinde abim ayağı kalktı. "Ne konuşmak istiyorsun?" Dedi. Karşımda benimle karışan kız vardı. Anneme çok benziyordu. Kıvırcık saçlı, esmer, kahverengi gözleri.. annem'in aynısıydı. Canım acıdı. Arenle de benziyorlardı. Bir süreliğine nefes almadığımı hissettim.

"Biz Ayza'yla tanışmak, görüşmek ve hatta aynı evde yaşamak istiyoruz. Bunu size söylemiştik Ömer bey." Dedi biyolojik babam.

Ayza, baban var artık.

Benim bir babam yok. Bu yaşıma kadar yoktu, bu saatten sonra da olması bir işe yaramayacak.

"Ben öz ailemle kalmak istiyorum." Dedi benimle karışan kız. Ayağı kalktı ve annemin yanına gelip sarıldı. Ne? Anneme mi sarıldı? Annem karşılık verdi.. hayır Ayza kötü düşünmek yok. O da onun kızı, onun da hayatı değişti, onun da annesi, onun öz annesi ayza.

Onun öz annesi ayza.

Onun öz annesi ayza.

Bu ses kafamda kaç kere döndü bilmiyorum. Ama canım çok yanıyordu. Ağlamamam gerekiyor. "Ayza benim kardeşim. Eğer ki Deren burda kalmak istiyorsa kalabilir. Ama Ayza'yla kardeşliğimi hiç bir şey değiştiremez. Kan bağı olmaması, onun kardeşim olmadığı anlamına da gelmiyor. Onu asla bırakmam. Buna göre konuşun. Tanışmak isterseniz, görmek isterseniz görüşebilirsiniz. Ama o isteyene kadar onu götürmenize müsade etmem." Dedi abim. Övünmek gibi olsun, benim abim. "İkizimi bırakmam." Dedi Aren. Karşımda bana benzeyen çocuk dik dik aren'e baktı. "Müsade etmem derken? Senden müsade isteyen kim? Kardeşimi görmek isterken, yanımızda yaşamasını isterken senden hesap mı sorucam lan? Kimsin oğlum sen?" Dedi. "Abisiyim." Dedi Ömer abim. Gür bi kahkaha attı karşıdaki adam. Anladığım üzere biyolojik abimdi. "Abisi benim reis. İşine bak. Kardeşimle görüşmek isterken sana hesap vereceğimi mi düşünüyorsun?" Dedi adam. Ömer abim adamın üstüne yürüdüğünü araya girdim. "Ya ben görüşmek istemezsem?" Dedim adama. "İstersin o zaman." Dedi. Gıcık olmuştum ben buna.

"Ayza benim kızım. Ben vardım onun yanında. İlk yürümeye başladığında, ilk konuşmaya başladığında, okula giderken, hastayken, hep yanında ben vardım. Bi kan bağı onu elimden alamaz, alamasın." Dedi annem. Ağlamamaya çalışıyordu, güçlü olmaya çalışıyordu. "Bu zamana kadar yoktum kızımın yanında. Şimdi geçen yılları telafi etmek istiyorum. Bunu kabullenmesenizde onun öz ailesi biziz. O sadece bir kan bağı dediğiniz şey, basit bir şey değil. Ben kızımı ne olursa, ne pahasına olursa olsun yanıma alıcam." Dedi biyolojik annem. "Ne zannediyorsunuz siz kendinizi? Yıllar sonra çıkmışsınız karşımıza, Ayza öz kardeşiniz değil diyorsunuz. Lan bu zamana kadar böyleydi, böyle de devam edecek. Kapının yolunu biliyorsunuz. Göstermeme gerek var mı?" Dedi Aren. "Lan çakma ikiz, bu saatten sonra da biz varız diyoruz. Çaktın?" Dedi biyolojik ikizim. Lan bunlar şaka mı amına koyayım. "Yok çakmadım." Dedi Aren ve çocuğa doğru ilerledi. Yumruğunu geçirdi çocuğun yüzüne. "Şimdi çaktım." Dediğinde çocuk kendini toparlayıp aren'e vurmuştu. Aren'e vurmuştu? "Lan sen kime vuruyorsun." Diyip araya girdim. Diğerleri şaşkınlıkla bakıyorlardı.

Biyolojik abi, öz ikiz olan şahısı alıp dışarıya çıktı. "Bu iş böyle kolay kapanmaz Ataylar. Kızımı illa ki yanımıza alacağız, bundan hiç bir şüpheniz olmasın." Dedi ve kapıya doğru yürüdüler. "He aynen aldın şuan." Dedim onların duyması için bağırarak. Adam kafasını kaldırdı ve sırıtarak bakarak geri çıktı kapıdan. "Ömer alırlar mı kızımı?" Dedi annem. Abim sadece anneme baktı. Sonra da yanımızdan ayrıldı.

Kayıp YıllarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin