Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
'ayza hilal Soykan.
☯︎
Gece saat üç'de kalkmıştım. Normalde de çok uyuyamam zaten ve acıkmıştım amına koyayım. Neyse bi mutfağa uğrayayım bari. Ayağı kalkmaya çalışırken serçe parmağımı yatağın kenarına vurdum. O tepkiyle bağırmış olabilirim ama acıdı. Hay senin gibi yatağa sokayım. Seke seke oda'dan çıkıp merdivenleri inmeye başladım. Tam bi adım atmıştım ki ayağım kaydı ve yere oturdum! O ananı öpeyim merdiven.
Sabır, ya sabır. Ayaz'ın odasının kapısı açıldı. Cebeleşerek falan bir şekilde ayağı kalktım. Yıkılmadım, ayaktayım! "Gece gece ne yaşıyorsun kızım?" Konuşan ayaz'a baktım. "Ya dedim kendimi merdivenlerden aşağıya atayım. Ayaz benden çabuk kurtulsun dedim de olmadı. Bir dahakine inşallah." Diyip göz devirdim. "Belli ki becerememişsin. Bir dahakine daha yüksek bir yerden atla. Daha etkili olur." Diyip geri odasına girdi. Bu gerizekalı bu saatte niye uyanık? Enayi mi bu? Ya ben iki dakika da kendimi nasıl sakatlamıştım. Şimdi de sekerken bile ayağım ağrıyor.
Sekmene gerek yok, ayağın her şekil ağrıyor.
Sesini keser misin? Gece gece yine başlama.
Bi şekilde merdivenlerden inmiştim. Nasıl indim bi ben, bir de Allah biliyor.
Bir de ben.
Sus!
Neyse işte he ondan. Mutfağa girdiğimde biraz etrafıma baktım. Neyse sonra dolabı açıp ne yiyebileceğime baktım. Zenginler neden bu kadar hayatsız besleniyor la. Hepsi sağlıklı şeyler bunların. Göz devirdim. Ne yicem ben şimdi? Dolap'dan; peynir, domates, salatalık gibi şeyleri çıkardıktan sonra dolabın kapağını kapattım.
Ekmek nerde la?
Bazen sen zeki mi konuşuyorsun?
Ben zaten zekiyim? İkile.
Gerizekalı kapat çeneni!
Kendi kendimle konuşuyor gibi gözükebilir ama ben içses denilen o şahısla konuşuyorum. Mutfak da ekmek aradıktan sonra bi şekilde bulmuştum. Buzdolabında hemde! Buzdolabında ne işi var yani değil mi? Bencede. Kimse benim kadar zeki değil işte. Ekmeği kesmek için çabalıyorum şuan. Elimde ki bıçakla bakıştım. Allah senin de belanı versin. Gece gece düştüğüm durumlara bak. Kes bu ekmeği yoksa seni bu sinirle uzak boşluğunda tatile gönderim. Anladın mı beni? Keseceksin ekmeği-
Lan ruh hastası bıçak o kendine gel. Kesmiyorsa bıçağı değiştir. Bıçağı uzay boşluğuna göndermene falan gerek yok.
Uykum var ya hep ondan. Unuttum bir an. Neyse şu içses'in dediğini yapıp bıçağı değiştirdim. Sonra ekmeğin bir tarafını kesip, ekmeği açtım. Domates ve salatalığı'da doğradıktan sonra sandviç'i hazırladım. Of çok hamarat bi kızım he. Dolap'da içecek var mı acaba?
