Elzanın ardından gitmiş ve bi odanın kapısı önünde durmştuk. Elza kapıya benim elimi kapının üzerine koymamı istedi.
Dediyini yaparak elimi kapının üzerine koydum. Bi anda kapının bazı yerlerinde mor ışıklar çıktı. Ardından kapı açıldı. İçeri girdiyimizde tek kişilik bi oda oldunu gördüm.
V: neden bu oda tek kişilikte senin ki gibi çift kişilik diyil?
E: bilmiyorum ama aleksandr bey sizi tek odalara yerleştirmemi istedi.
N: böyle odalarda kimler kalıyor ki?
E: genel olarak bu odalarda prensesler prensler ve önemli bi ailenin çocukları kalıyorlar. Ve son olarakta bu odalarda kalmak isteyenleri özel bi sınava alıyorlar geçerlerse böyle odaya sahip oluyorlar.
Anladımızı söyleyip kendi odama geçtim. Elzaysa neşeyi kendi odasına götürdü.
Oda gerçekten kocamandı. Ama içerisinin beyazlığı benim için oldukça fazlaydı. Yatak üzerinden yukarıya doğru merdiven çıkıyorrdu.
Merakıma yenik düşüp baktığımdaysa ikinci katta gardrop olduğumu gördüm. Ve gardtobun içide ışıl ışıl elbiselerle doluydu.
En kısa zamanda bu odada değişiklik yapsam iyi olurdu. Özellikle gradrobumdaki giysilere.
Aşağı katta ve üst katta'da camlar vardı. Ve akşamın siyahlığındaki ay tüm ihtişamlığıyla parlıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Valensianın odası temsili)
Artık göz kapaklarımın ağırlaştığını hiss edince ışığı nerden kapatacağımı aramaya başladım.
Yatağımın hemen en köşesinde bulunca rahatladım. Çünkü ışığı kapatıp açmak için yataktan kalkmama gerek kalmıcaktı.
Işıkları kapattıktan sonra çok geçmeden kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım.
Yarın sabah saat 10.00
Odamın kapısının çalınmasıyla zorda olsa yataktan kalktım. Kapıyı açmamla odama dalan kızlara bıkmış şekilde baktım.
E: günaydın küçük varis. Artık kalkma zamanı ne uykucu çıktın sen ya
V: ne uykucusu ya saat sabahın körü
N: acaba saatdan haberin var mı?
V: yo kaç ki?
E: 11 ula saat. Sırf varissin diye müdür bey kendini sakinleştirmek için bin türde kendine sihir yaptı.
