O gün Barış akşam Begüm'ün yanına gitmişti ve sabaha doğru eve dönmüştü.
Duşunu alıp idman çantasını hazırladıktan sonra kısaca güzel karısına baktı.Uyuyordu.Yani o öyle zannediyordu.Yanına gidip buram buram çiçek kokan saçlarından öptü ve sessizce evden çıktı.Çalan alarm ile kafamı sola çevirdim. Barış yoktu.
"Sanırım idmana gitmiş olmalı."diyerek kendi kendime mırıldandım.Çalan alarmı kapatıp yataktan kalkıp lavaboya ilerledim.Yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladıktan sonra aşağı inip Pablo'ya baktım.
Koltukta güzelce oturuyordu.Yanına gidip onu sevdim.
"Naber Pablo?"diyerek gülümsedim.
Bir şeyler havlayınca tekrardan gülümsedim.Kendime avokadolu tost hazırlamak için malzemeleri çıkarttım o sırada zangır zangır çalan telefonum ile hepsini tezgaha bırakıp yukarı çıktım.Barış arıyordu.
"Hayatım!"yüzünde gülücükler hiç eksik olmuyordu Barış'ın her ne olursa olsun dün kavga etsekte bugün iyiydik.
"Kocacım?"diyerek gülümsedim.
Hepsi sahte gülüşlerdi bunların.Yoksa içi kan ağlıyordu Özge'nin.
"Nasılsın daha doğrusu ne yapıyorsun?"
Aşağı inip mutfağa geçtim.Telefonu kahve makinesine yaslayıp elimle tost ekmeğini ve avokadoyu gösterdim.
"Avokadolu tost?"
"Evet."
"Güzel güzel.Afiyet olsun prensesime."
"Sağol canım.Sen ne diye aramıştın?"
Barış görmeyeceğini bildiği halde omuz silkti."Ya sanırım akşama kadar idman uzayabilirmiş ama pek emin değilim.
Bir şeyden haberdar olursam seni ararım."Yalandı,yine Begüm'e söz vermişti.Barış çok iyi bir yalancıydı,başta olasılık verirdi sonra ise olasılığı gerçekten olacakmış gibi gösterirdi.Kendisinden utanıyordu.
"Öyle mi ya peki tamam."
Herşeyi biliyordu Özge.Sadece doğru zamanı bekliyordu.En iyi zamanı.Onun canının en çok yanacağı zamanı.Sahi canı aldatırken yanmamıştı,karısının aldatıldığını öğrendiği zaman mı yanacaktı?
"Öpüyorum seni çok çok.Bu arada senin çekimin yok mu?"
"Öğlen var."
"Güzel oyuncum benim."gülümseyip telefonu kapattım.
Avokadolu tostumu yedikten sonra yoga yapıp üstüme bir şeyler giyinip evden çıktım.
Kolumdaki saati kontrol ettim.Saat altıya çeyrek vardı.Yavaş yavaş sıkılıyordum.
Yanımdan geçen bir çalışana sordum."Ne zamana biter?"
O da kolundaki saati kontrol etti.
"Sanirim bir on veya on beş dakika sonra biter."gülümsedim.
"Çok teşekkür ederim."
Çekim bitince otel odama geçtim.Çekim için Mecidiyeköy'e gelmiştik.Telefonumu elime alınca Barış'ın üç kere aradığını ve mesaj attığını görmüştüm.Mesajlara girdim.
Hayatım🤍;gerçekten güveniyor musun kocana?
Hayatım🤍;bence güvenme.
Hayatım🤍;çünkü şuan duşta ve benimle beraber.
Hayatım🤍;inanmıyorsan fotoğraf atayım hemen.
Hayatım🤍;bir fotoğraf gönderdi.
________
Tekrardan iğrenç bir kurgu ile karşınızda yazarınız.Yani bilmiyorum aldatmak,aldatılmak bana çok acı verici geliyor.Bunu yaşamış ve deneyimlemiş biri olarak gerçekten zor.
Kadınlar gerçekten hisseder.Bir erkek ne kadar değer verdiğini düşünsede kadın hep biliyordur her şeyi, hissediyordur.
Yani ben pek bir şey anlatmak istemiyorum lütfen ama lütfen sizi kıran insanlardan uzak durun,ne kadar o kişiye deli gibi aşık olsanız da.
Kendinize iyi bakın,iyi okumalar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
aldatılmak | barıs alper yılmaz
Fanfictionve o gün kadın, aldatıldığı için değil, onu o kadar çok sevdiği için paramparça olmuştu.