Bölüm 11

9 1 0
                                    

Ekim'in yanına oturdum ve sohbet muhabbet falan ettik sonra tarih hocası geldi ve ders işledi derste sınıfa bakarken (sınıfa bakmayı severim derste) Onun bana baktığını gördüm ve kafamı hemen çevirdim kolumdaki toka ile oynamaya başladım ve tokadın bileğimde iz yaptığını fark ettim ve tokayı bileğimden çıkarıp masamın üstüne bıraktım zil çaldı ve kantine indim tokayı takmayı unutmuşum kendime su alıp geldim ve tokamı bulamadım ve Ekim'e sordum

İdil: Ekim tokamı gördün mü?

Ekim: Hayır. Görmedim nereye koydun ki  en son.

İdil: Masanın üstüne. Baktım ama yok.

Ekim: Çok garip

İdil: Evet

Zil çalar ve yerime otururum ve hoca gelmez.

Öğrenci: Ders boş hoca gelmemiş iki nöbetçi kalıcak sınıfta diğerleri bahçeye  gidecekmiş Ada hoca öyle dedi

Sınıf :Tamam

Öğrenci : Kim nöbetçi olacak

İdil: Ben kalırım

Ekim :Bende

Öğrenci: Tamam kalan herkes bahçeye

Sınıftakiler bahçeye iner ,ben ve Ekim sınıfta ikimiz yalnız kalırız ben camın olduğu tarafa doğru ilerlerim ve camdan dışarı,aşağı tarafa bakarım aklıma bazı anılar gelir ve bir anda yüz ifadem değişir

Ekim: Ne oldu iyi misin İdil ?

İdil: İyiyim sorun yok sadece aklıma bir şey geldi de

Ekim: Anlatabilirsin. Seni dinlerim

İdil: Boş ver Ekim önemi yok

Ekim: Seni üzdüyse önemlidir ama Peki sen öyle diyorsan öyledir

İdil: Zorlamadığın için sağol Ekim

Ekim: Bir şey değil İdil

Camdan bakmaya devam ederim ve bir süre sonra çantamdan kulaklıgımı alırım ve müzik açarım ve şarkının en sevdiğim kısmı gelince mırıldanarak söylemeye başlarım

Seni şeytanlardan aldım,meleklere veriyorum
Kız bu gecede ölüyorum
Unutmayı diliyorum
Belki başka bedenlerde,belki bir gün aynı yerde
Saçma nedenlerde saklı kalbim bahanelerle
Aşka dönenlerden değiliz belki demesem de
Başka dönemlerdeyiz sen şimdi beklesen de

Şarkıyı mırıldanıyordum ama arkamda bir el hissedince irkilerek arkamı döndüm ve onun ela gözleri ile karşılaştım

İdil: Bir daha benim yanıma gelme demedim mi sana

Kerem: Dedin ama aynı sınıftayken seninle konuşamamak çok kötü

İdil: Yapmadan önce düşünmeliydin

Dedim ve tam gidiyordum ki kolumu tuttu bileğindeki tokayı gördüm dedim ki

İdil: Sevgilinin yanına gitsene

Kerem: Zaten oradayım

İdil: Uff seninle uğraşamam

Dedim ve sırama değil de sınıf kapısına doğru gittim ve dışarı çıktım müzik dinlemeye devam ederek bahçeye doğru çıktım bu yirmi dakikalık teneffüstü zaten müziğin sesini arttırdım ve yürüyüp bahçenin en sonundaki banka gidip bacaklarımı kendime doğru çektim ve kafamı bacaklarıma yaslayıp müzik dinlemeye devam ettim gözümden yaş geldiğini fark edince onları tutmadım akmalarına ağlamayı sevmezdim ama bu okul bana bu özelliği kazandırmıştı : Ağlamak. Evet ağlamayı sevmezdim ama ağlardım bazen çok bazen az o sırada zilin sesini duydum ve dördüncü kata doğru çıktım en arkadaki boş sıra benimdi Ekim ile birlikte oturmayı bırakmıştım en arkadaki sırama geçtim

  Oturup öğretmenin gelmesini bekledim aslında ders boştu biliyordum ama belki öğretmen gelir diye düşündüm ve bekledim. Gelmedi. Bekledim. Yine gelmedi. Yine bekledim ve nöbetçi öğrenci geldi herkesi bahçeye çıkardı bende telefomu ve kulaklığımı alıp çıktım yine müzik dinleyecektim aynı banka gidiyordum ama orası doluydu iki kişi vardı Yağmur ve Kerem. Onlar beraber miydi ? Sevgili miydi onlar ? Bu gayet normaldi ama daha bir teneffüs önce aşık olduğunu söylemişti onlardan en uzak olan başka bir banka gittim

  Okulun 3 bahçesinden ikinci bahçesindeki banklardan en uzak olanına ve müziği son ses yaptım zararlı mıydı ? Evet. Zarar görmüş müydüm ben? Evet hemde çok . Zarar görmeyi umursamadan sesi en sona doğru arttırdım ve dinlemeye devam ettim hafifçe hıçkırarak ağlarken şarkı da söylüyordum Yağmur 11-C şubesindeydi nasıl şu an buradaydı ki doğru onların bedenleri vardı. Neyse şarkıya başladım

Geçerim kendimden hepten
Yürürüm bu yolu yekten
Gece ve gündüzüm hep sen
Aklımda hep sen
Kendime gelirim ararım seni
Sayılı günleri karala karala
Buluşmak için bir neden mi var
Kendini boş yere parala parala
Gururu boş verip yanıma gel
Ne de çok seversin aslında beni

Şarkı bu şekilde ilerliyordu ve benim ağlamam şiddetlenmişti o sırada şarkının en sevdiğim bölümü geldi ağlamaktan konuşmasamda içimden mırıldandım

Gitme demem
Hiç istemem
Bunun sonu nereye gidiyor
Kal yanımda
Gitme demem
Kal kalbimde
Gitme desen
Gitme demem

Zilin sesini hafifçe duydum ama yerimde kaldım ne de olsa şu an teneffüsteydik okula girdim ve hızlıca lavaboya gittim makyajıma baktım akmamıştı. Sadece göz altım kızarmış o kadar. Hiç bir şey olmamış gibi sınıfa çıktım ve oturdum bacaklarımı masaya yasladım ve düşündüm ya onları görmeseydim. Neyse iyi ki gördüm en azından artık onu hiç bir şekilde affetmeyecektim haklı bendim diye düşünürken aklıma Yağmur'un o sınıfa gittiğim ilk gün sorduğu soru geldi

Seni yanında biri ile gördüm sevgilin mi

Eskiden. Eskiden sevgilimdi

Belki de beni kızdırmak için yaptı ya da ona aşık oldu beni görünce üzüldü ama dediğimi duyunca Selin gibi o da ona yakınlaştı ama o da Yağmur ile mutlu gözüküyordu.

   Neyse ben neden onları düşünüyorum ki bugün benim alışveriş günüm hemen kafamda bir liste oluşturdum uzun zamandır kitap almıyordum en iyisi bir iki kitap da almalıydım sonra makyaj malzemesi almalıydım rimel,maskara ,temizleme suyu, eyeliner ve ruj bu kadar yeterdi bir kaç parça crop ve kargo pantolon da alsam bu günlük bu kadar alışveriş bana yeterdi daha fazlasını taşıyamazdım çünkü hala ehliyet yaşım tutmuyordu taksi ile gidip gelecektim.

O nedenle çok şey almamalıydım. Bir anda öğretmen geldi ne ara öğretmen zili çalmıştı neyse ki hazırlıklıydım. Ders ingilizce idi konularda ilerdeydik belki ders işlemeyiz diye düşündüm ve hoca ders işlemeyeceğim konularda ilerdeyiz zaten dedi bir video açtı ve isteyen izlesin dedi telefon çıkarmak dışında sınıf içi her şey serbestti bende 

  kafamı sıraya koydum ve kollarımla kafamı sardım ve uyudum. Zil çalınca zil ile bende uyandım ve kulaklığımı çıkardım yine müzik dinleyecektim ama bu sefer söylemezdim ,ağlayamazdım ve gülemezdim deli olduğumu sanabilirlerdi. Aslında yaşananlardan sonra normal kalmam pek olası değildi. O kadar şeyi sizde yaşasaydınız benim gibi kafayı hafif sıyırdınız değil mi 

  Selin hapise girmiş iyi oldu ona diye geçirdim içimden ama bu yaşananlardan sonra ona bile mutlu olamıyorum. Çok değiştim be kendim acaba bu okula gelmesem ne olurdu. Nasıl hayatım olurdu. Eski okulumdaki zorbalıklara maruz kalır mıydım. Neyse bunları düşünmeyelim değil mi? Ne de olsa artık çok geç okul değiştirdim değil mi kendim. Bu okula mutlu olurum diye gelmiştim ama tam tersi oldu. Neyse dinlediğim müzikten sıkıldım bari artık müzik dinlemeyeyim diye düşündüm ve çantamdan bir toka çıkarıp  saçımı at kuyruğu modelinde topladım bir rahatlama geldi. Bunu rahatça hissedebiliyordum. Bu bariz belliydi bu son dersti çok şanslıydım bugün alışveriş yapmaya gitmekten de vazgeçtim internetten sipariş edebilirdim sonuçta gidesim yoktu ve zorunda da değildim değil mi?


Aşk Tesadüfleri SeverHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin