UMUT

EN GÜZEL GÜNÜM

Utku'dan
Okulun ilk günü Müge gelip bana Umut'la ilgili bazı şeyler söylemişti. Bende bunu bekler gibi yüzümde kocaman bi gülümsemeyle Umut'u kantine davet ettim. Umut kabul ederek benimle geldi. Sonra partiye davet ettim. Onun da zaten diğerlerini ikna edeceğini biliyordum. Yaptı da. Ben de Umut'tan zaten çok uzun zamandır hoşlanıyordum. Partiye geldiklerinde teklifimi beklemeden söylemek istedim. Ben teklifimi sunduğumda bana o kadar güzel baktı ki. Sanırım daha önce hiç bu kadar huzurlu hissetmedim. Sonra kollarını boynuma doladı. Bu zamana kadar bir çok kızla çıkmama rağmen hiçbiri onun gibi hissettirmedi bana. Kollarımı beline dolayıp saçlarını öptüm. Onunla sarılmış haldeyken bile gülümsediğini hissedebiliyordum. Umut hep gülümseyen biriydi. Onca acı çekmişti. Buna rağmen hayata çok sıkı tutunuyordu. Şuan onunla sevgiliyiz ve ben onu gerçekten çok seviyorum. Onun da beni sevdiğini biliyorum.

Umut'tan
Onunla sarılmam benim hayatımda yaşadığım en güzel olaydı. Hâlâ şoktayım. Utku ve ben sevgiliyiz. Bu harika ve inanılmaz. Onunla sarıldıktan sonra birbirimize baktık. Gözlerinde kaybolduğumu hissettim. Dünyanın en şanslı kızı olduğumu hissediyorum. Utku'yla sarıldıktan sonra bizimkiler yanımıza geldi. Müge, Beste ve Nida ile sarıldıktan sonra Utku'yu tebrik ettiler. Sanırım bu ilişkiye Bulut pek sıcak bakmıycak. Ama onlar da şuan benim mutluluğumu istediklerinden saygı duyacaklardır. Yani öyle umuyorum. Onlar bizi yalnız bırakıp eğlenmeye gittiklerinde gitmelerini istemediğimi hissettim. Utku'yla yalnız kaldık. Ve az önce bana bakınca hiç bu kadar utanmadığımı düşündüm. Utku bana "Keşke daha önceden sevgili olsaydık. Ama önümüzde çok uzun bir zaman var. Yani bu  güzel geçirebileceğimiz daha çok zaman var demek oluyor. İlerde bi bakmışsın belki.... neyse ya saçmalamaya başladım."dedi. O hep böyle yapardı. Bi cümleyi yarıda kesip insanı meraklandırmasa olmazdı. Bu huyunu sevmiyorum. "Ben şuan ne diyeceğimi bilmiyorum. Çok mutluyum. Aslında sen daha önceden bu teklifi yapsaydın güzel olurdu ama sonunda olmuş olması da çok güzel. Peki ne kadar süredir beni seviyorsun?"diye sorduğumda başını yukarı kaldırıp "Sanırım geçen seneden beri. Peki ya sen?
"Ben aslında  altı senedir."

"Yok artık. Hiç belli etmedin altı senedir. Altı sene ne demek Umut ya. Bunu bilseydim keşke."

"Olan oldu artık. Yapacak bir şey yok. Dediğimiz gibi önümüze bakıcaz."

"Haklısın. Umut bundan sonra sadece sen ve ben varız. Tabi bir de arkadaşların. Ama biz bundan sonra birbirimizin her şeyi olucaz. Bugün birbirimize bi söz verelim. Bırakmak, vazgeçmek yok söz veriyorum. Seni bırakmam ve seni hep sevicem."

"Söz veriyorum Utku seni hep sevicem. Sen sözünü tutmayıp bahaneler sunup ayrılsan gitsen bile seni hep sevicem."

"Umut sözümü tutarım. Merak etme. Seni hayal kırıklığına uğratmıycam."

"Sana inanıyorum Utku."

Parti bitimine doğru Utku'yla bizimkilerin yanına gittik."Bu gece bitti mi yoksa devamı var mı?"diye sordum. Poyraz gülümseyerek "Bizde geçiriyoruz geceyi ötesi var mı?"dedi. "Tabikide yok bu gece daha bitmedi."deyip Utku'ya baktım. O sanırım Poyraz'ın evinde kalma fikrini pek beğenmemişti. Ama ben onu ikna ederdim. Karşı çıksa bile. Utku "Bence herkes evlerine dağılsın. Ben sevgilimi bırakırım."dedi ama Poyraz buna hayatta izin vermezdi. Utku'nun öğrenmesi gereken çok şey vardı. Poyraz hemen karşı çıkarak "Kimse bücürümün bende kalmasına engel olamaz. Sevgilisi bile olsan bu gece bende kalmasına engel olamazsın. Bunlara alışsan iyi edersin koçum!"dedi. Anlaşılan benim sevgilimi ikna etmeme kalmadan Poyraz işi çözmüştü. Utku "Peki öyle olsun ama sevgilimi iki dakikalığına alıyorum."diyerek benim elimden tutup onlardan çok az uzaklaştırdıktan sonra "Bak Umut bu gece erkeklerle çok içli dışlı olmıycaksın evin içinde. Ayrıca ben seni ararım ara sıra. Dediğimi anladığını düşünüyorum."diyerek yanağımı öpüp sarıldı. Sonra "Dediklerin anlaşıldı ve onaylandı diyerek bende onun yanaklarını öptüm. Sonra bizimkilerle arabalara bindik. Utku bana el salladı ve sonra Nida "Çok yapış yapışsınız Umut benden söylemesi fazla yüz verme!"dedi. Ama Utku yüz verilmiycek biri değildi ki.
Eve gitmeden dondurma yiyip lunaparka gittik. Bu hayatımın en güzel geçen günü. Eve geldiğimizde havuza girmek için hazırlanıp aşağıya indik. Bulut'un moralinin bozuk olduğunu farketmemek için kör olmak lazım. Bu çocuk mutluluğu herkesten çok hakediyo. Ama bi o mutlu değil. Eski sevgilisi Melis'i o kadar çok seviyor ki gözü bir kez olsun başka kıza bakmıyor. Onu her şeyden çok istiyor. Melis gerçekten bu kadar sevildiği için çok şanslı ama bu sevginin bir Melis farkında değil. Bulut'la onların barışmasını ve Melis'in Bulut'un sevgisini farketmesini çok istiyorum. Bulut bunu fazlasıyla hakediyor. Havuzda yeteri kadar yüzdükten sonra havlularımızı üstümüze aldık ve şezlongların üstüne oturup biraz konuştuk hep beraber. Sonra ben içecekleri getirmek için eve girdim. Fırsattan istifade hemen üzerimi değişip saçlarımı bağladıktan sonra  içecekleri hazırladım. Elimde tepsiyle bahçeye çıktım. Bizimkiler sonunda der gibi bana baktılar. Birden başım çok felaket ağrımaya başladı. Gözlerimin önünün karardığını hissettim.