3.YİTİK SIRLAR

70 28 4
                                    




Selam Oy vermeyi ve yorumlarda bulunmayı unutmayın ballar. Ve ve ve... Bölümler için koyduğum her şarkı özel olarak seçilmiş şarkılar, okurken dinlemeyi unutmayın :) Keyifli Okumalar.


3.YİTİK SIRLAR


CHIHIRO, Billie Eilish




bilenin yükü her zaman fazlaydı bilmeyenden bir karış-
bin... bin karış fazla.

çünkü bilmekti yıllar sonra bile eziyet eden ruha.
çünkü unutamamaktı asıl işkence,
şehirlerce uzaktan bile hissedebilmekti gölgesini üzerinde.
çünkü kimse unutulmazdı işin aslında.
izi kalırdı,
bir zamanlar ev sahipliği yaptığı her kalpte.
ve sonunda o kişi gitse bile,
kalbin gerçeği bilirdi.
o kalpte sonsuza kadar yaşamaya devam edeceği gerçeğini,
kalp her zaman bilirdi.

unut şimdi.
bildiklerini-
hayır sevdiklerini.

unut.
kolay ise unutmak,
unut.

değil.

uyut o zaman göğsünde yıllarca,
kanat kalbini.
masallar oku, ninniler dinlet.
büyüt günden güne.

yerleşsin iyice,
sanki varmış gibi hakkı-
kanatsın iyice, sanki akacak kan kalmış gibi.

şimdi sen ne yaparsan yap,
faydasız.

yıllar sonra bile,
şehirlerce mesafelere rağmen,
gölgelerin mezarını ziyaret etmeye devam edecek kalp.
kendi de oraya gömülene kadar-
kendi de bir gölge olana kadar.

gölgeni bırakma şimdi kimsesiz şehirlerde-
kalplerde.
akıtma yaşlarını,
kurutma gözlerini.

ya da bırak.
izin ver bir zamanlar kapılarını açtığın insanlar,
vursun süngüleri üzerine-
hep böyle olur değil mi?

hiç bitmez,
geçmez,
silinmez.

hep böyle-
sus ve dinle.

ağlamakla bitmeyecek.
özlemekle geçmeyecek.
bu gölgeler ki-
öyle kolay silinmeyecek.




Grinin en sevdiğim renk olduğunu sanırdım, bu şehre gelip gökyüzünde gördüğüm tek rengin gri olduğu ana kadar; belki hala griyi seviyordum ama gökyüzünde değil. Belki kolları parmak uçlarımdan sarkan kazaklarımda ve genellikle diz kısımları yırtık kot pantolonlarımda sevmeye devam edebilirdim şehrime dönünce ama sanmıyordum ki bir yaz yağmurunda gökyüzünün grilere bürünmesini sevebileceğimi, çünkü gri fazla arafta bir renkti. Siyah olup tamamen zifire gömülmek için fazla aydınlık, beyaz olup etrafını aydınlatmak içinse fazla karanlıktı. İşte bu şehrin bende uyandırdığı duygu da tam olarak buydu, ortada kalmışlık. Arafta kalmışlık.

Bu alışabileceğim bir şey değildi, günler, haftalar ve ayların sonunda bile. Benim dünyamda belirsizliklere yer yoktu, siyah ve beyazdı sınırlar.

Kütüphanede Vasi ile konuşmamızdan itibaren, neredeyse bir hafta geçmişti ve benim Dehliz'de üçüncü haftamdı. O günden sonraki her gün gözümü açtığım ilk an kendimi şehrin yağmurlu sokaklarına atmış bazen kütüphanede bazen de Vasi'yi ilk gördüğüm o kafede soluklanmıştım. Şehrin en güvenli hissettiren, kalabalık ve aydınlık caddesiydi; Sonsuz Yolu. Orada griler biraz daha beyaza yakındı ya da bu sadece bir yanılsamaydı.

ZİFİR YÜZEYLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin