4.KÜL

64 30 0
                                    



Oy vermeyi ve satır aralarını yorumlarınızla doldurmayı unutmayın ballar.

İyi Okumalar!


4.KÜL


Would've Could've Should've, Taylor Swift

Where's My Love, SYML




evlerin ışıkları yanardı,
şimdi şehir karanlık.
bir odanın kimsesizliği vardı,
şimdi şehir kimsesiz.

yalnızlığa terk edilmiş bir oda değil artık,
bir insan değil kederinde boğulan,
şimdi bir şehir bürünmüş kimsesizliği üzerine.
şimdi bir şehir.

gölgeler arasında kaybolmuş anılar,
bir zamanların hatırası-
şimdi bir rüya kadar uzak.

şimdi bir şehir, yalanlarla yanan.
ve gölgelerde kalan.

şimdi yanıyor bir şehir,
siliniyor hatıralar.

kül olmuş anıların,
yeni yansıması bu zifir yüzeyler ve-
beyaz gölgeler.

bir var,
bir yok.

biri var,
biri yok-
hatırla. unutmak gerekeni. şimdi hatırla.

bir göğüs kafesindeki mezarlık,
şehirlere taştı.
şehir yandı.
hatıralara bulaştı.

bir kırmızı şaraptı,
bir kesik dudak.

bir kırmızının hatrına,
işlenen bunca günah.

ceza-
reva.

bu ceza,
sana reva.






Şehir. Kütüphanesi. Yanıyor.

Sanki yer sarsılıyor ve ayaklarımın altındaki taş yol kayıyordu, etrafımdaki dünya bir anda kontrolden çıkmış gibiydi. İçime çektiğimi sandığım her bir oksijen, soluk borumda asılı kalıyor; ciğerlerime ulaşamıyordu. Şehirdeki yangın, göğüs kafesimde harlanıyordu sanki geçen her bir saniyede.

Dehliz'in karanlık atmosferi yerini kaosa bırakmıştı. İnsanlar sokaklarda panikle koşuşturuyor, birbirlerine çarpıyorlar, bağırışlar ve çığlıklar havada uçuşuyordu. Şehrin kıyametiydi sanki bu gün.

Sokağın köşesini döner dönmez, kütüphane karşımda belirdi. Adımlarım hızlıydı, o ana kadar. Gördüğüm manzara adımlarımı dondurdu ve bana hareket edebilecek güç bırakmadı. Kütüphanenin büyük ahşap kapısı alevler içinde kalmıştı. Binayı adeta yutmuş devasa alevler, binanın üzerine çullanmış, pencerelerden dışarıya doğru uzanıyor; içeriden gelen çıtırtılar, kitapların ve rafların birer birer yanıp kül oluşunu işaret ediyordu.

Dışarıdaki dumandan gözlerim yanıyor ve nefes almam imkansız hale geliyordu.

Çiçekleri kokla, mumları üfle. Denedim, olmadı. Bir kez daha hadi! Olmuyor.

Bir an durup kalabalığın içerisine karıştım, çaresizce ne yaptığımı bilmeden. İnsanlar panik halinde su taşımaya çalışıyor, bazıları ise umutsuzca yangını izliyordu. Herkesin yüzünde aynı ifade vardı, çaresizlik ve kaygı. Bu bina sadece bir yapı değildi, şehrin hafızasıydı. Onunla birlikte sanki geçmiş de yok oluyordu. Şehrin hafızası siliniyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 06 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ZİFİR YÜZEYLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin