Siz;
Keremcim seninle ses konusunu aştığımızı düşünüyordum.
Ne bu sesler?
Bak yarın nöbetim var idare et bu gece.Üst Komşu Barış Manço;
Kusura bakma Umay ,
ufak bir telaşemiz var evde ondan bu sesler.
Dikkatli olacağız biraz daha.Siz;
Hayırdır inşallah, ne bu telaşe gece gece?Üst komşu Barış Manço;
Ya benimkiler geldi bana ziyarete, küçük kardeşim Reyyanda yollarda soğuk kapmış hasta biraz onunla uğraşıyoruz.
Kusura bakma gerçekten.Siz;
Ne kusuru Kerem saçmalama,
Oğlum boşuna mı doktorum ben bana niye demedin?
Geliyorum ben şimdi.Üst Komşu Barış Manço;
Ya yok gerçekten zahmete girme, zatem hallediyoruz.
Hem nöbetin varmış yarın uyu sen.Siz;
Aç kapıyı Aktürkoğlu geliyorum.Üst Komşu Barış Manço;
Allahım annem daha da yanlış anlayacak gelirsen.//
Tamam açıyorum....
Keremle olan konuşmamdan sonra elime evde bulundurduğum steteskobumu alıp , hızlıca üzerime bir hırka geçirmiştim.
Apartmanda bir çok yaşlı kişi bulunduğundan evimde mutlaka ihtiyaç olacak malzemeleri bulundururdum. Reyyan içinde gerekli olacağını düşündüğüm bir kaç ilacı alıp evden çıktım ve üst katımda olan Keremin dairesine doğru adımladım.
Dairesinin önüne geldiğimde derin bir nefes çekip kapıyı tıklattım , evde ailesi de olduğundan gerdindim bir tık. Ama hemen doktor halime bürünüp kendime geldim.
İçerden ayak sesleri geldiğinden kapıyı tekrardan çalmadım , bir akç saniye sonra açılan kapıyla karşımda Keremin annesi Filiz Aktürkoğlunu görmem bir olmuştu.
Filiz Hanım beni gördüğünde şaşırsada daha sonra toparlanıp bana soru yönelti
"Buyur kızım , kime bakmıştın?" Dediğinde hafif bir tebessüm edip hemen cevaplamıştım.
"Ben Keremin alt komşusuyum efendim , doktorum aynı zamanda Kerem kardeşinin hasta olduğunu söyleyince gelmek istedim." Diye konuşunca Filiz Hanımın yüzündeki gülümseme genişlemişti.
"Anladım kızım , Kerem bahsetmişti senden. Geç içeri lütfen" dediğinde terliklerimi çıkarıp hemen içeri geçtim ve salona adımladım.
İçeri girdiğimde koltukta uzanan bir adet Reyyan ve onun yanında yerde oturmuş bir eliyle Reyyanın saçını okşayıp diğer eli ile de Reyyanın elini tutup ,çizgi film izleyen Keremi gördüm
Onların bu haline tebessüm edip onlara doüru yürümeye başladığım beni ilk fark eden Reyyan olmuştu ona gülümsemiştim ben Reyyana bakarken Kerem beni fark edip çoktan ayaklanmıştı.
"Hoşgeldin Umay , zahmet ettin boşuna" dediğinde kaşlarımı çatmıştım.
"Hoşbuldum Kerem , bir kere daha zahmet kelimesini duymak istemiyorum. Ben zaten buraya senin gelmedim hasta olan prenses için geldim" diyip Reyyanın uzandığı koltuğa doğru gitmiştim bu sırada Filiz Hanım da yanımıza gelmişti.
"Geçmiş olsun prenses , Umay ben" diyip ellimi uzatmıştım Reyyanda ilk başta abisine bakıp onay almıştı.
Daha sonra isi elimi tutmuştu ve
"Teşekkür ederim, Reyyan bende" demişti. Sesi de kısıktı o yüzden onu çok fazla zorlamak istememiştim ben konuşacakken Kerem konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vefasız O Zalim Yar // Kerem Aktürkoğlu
FanfictionÜst Komşu Barış Manço: Ayrıca hayırdır? Siz Barış Mançoyu falan mı sevmiyorsunuz? Öyle ise değiştirebilirim. +0553**: Şöyle güzelinden bir ninni fena olmaz aslında. Üst Komşu Barış Manço : Tabii hemen. (00.54) +0553**: ALLAHIM SİZ ŞAKA MISINIZ BEYEF...