Yorucu -ve gereksiz aksiyonlu- geçen günün ardından Sukuna beyninin ağrıdığını hissediyordu. Üzerini değiştirmeye bile vakit ayırmadan bedenini koltuğa attı. Avuç içlerini, ağrıyan gözlerini bastırıp sesli bir nefes bıraktı. Cebinden gelen kağıt hışırtısıyla bir kaç saniyeliğine duraksadı, ardından cebini kontrol etti. Eline gelen buşurturulmuş kağıt parçasını göz hizasına kaldırdı.
Nereye kayboldun tenefüste?
Sukuna Sensei'nin peşinden gittim.
Niye amk mal mısın?
Ne var ya? Gidemez miyim?
Sen ve bir hocanın peşinden gitmek?
Oldu öyle bir şeyler.
Şu tanışma faslı ne? Beni tanıdınız mı dedin adam put kesildi sonra tanımadım dedi. Tanışıyor musunuz?
Toji, Sukuna kim biliyor musun?
Kim amk kim?
Sana anlattığım, iki yıl önce bana ek ders veren üniversite öğrencisi.
Siktir git. Ciddi misin?
Evet 🖤
Senin iki yıldır dilinden düşmeyen her yerde aradığın, yakışıklı, dövmeli, toz pembe saçlı, kaslı, az kalsın tanrın yapacağın üniversite öğrencisi mi?
Belki ;)
Hassiktir lan
Çok güzel amk ya
Salak, bir öğretmenlere sulanmadığın kalmıştı o da oldu amk
Okuduğu her bir kelimede yanaklarının yandığını hissediyordu. İki yıl önce ek dersi bıraktıktan sonra velet onu cidden bu kadar aramış mıydı?
Senin iki yıldır dilinden düşmeyen her yerde aradığın, yakışıklı, dövmeli, toz pembe saçlı, kaslı, az kalsın tanrın yapacağın üniversite öğrencisi mi?
İstemsizce bir kez daha okuduğu satırlar ile dudaklarını dişleyerek bir küfür fısıldadı. Gerçekten bu kadar çekilecek ne vardı bu velette?! Bu nasıl bir şanstı da ders vermeye gittiği okulda yine onunla karşılaşabilmişti? Zaten iki yıl önce ek dersi bırakmasının sebebi de yine ona çekiliyor oluşuydu. Şimdi yine aynı boklar dönüyordu! Sinirli ve bıkkın bir edayla saçlarını dağıttı. Şimdilik onu düşünmezse her şey daha iyi olabilirdi. Evet, boş vermeliydi. Sonuçta şuan evdeydi ve velet de burada yoktu. Gözlerini tavana diktiğinde çalan tiz sesli melodi ile cebini yoklayarak telefonunu buldu. Göz hizasına kaldırdığında ekranda kaydedilmemiş bir numaradan arandığını fark etti. Banka filan mıydı acaba? Boğazını temizleyerek çağrıyı yanıtladı ve telefonu kulağına götürdü.
"Kimsiniz?"
"Awww Sensei, bilmediğiniz numaralı hep böyle sert mi açarsınız?"
"Velet?! Evde de mi rahat yok amına koyayım?!"
"Hmm, yapma Sensei....seni çok özledim ben, en iyi öğrencine böyle mi davranıyorsun?"
"Beni sınama velet! Numaramı nereden buldun?!"
"Şey aslında, müdüre gittim. Yeni gelen Sensei dersi çok iyi anlatıyor, aklımda kalan soruları ona sormak istiyorum dedim. Telefon numaranı istedim, müdür de verdi."
"Sikeyim cidden! Sana inandı mı?!"
"Evet?"
"Yalan söyleme velet! Ne yaptın adama?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ek Ders
Fanfic"Sana ne diye sesleneyim?" Sukuna denklemin sağlamasını yapıyorken göz devirdi. "Seslenme?" Satoru memnuniyetsizce kaşlarını çattı. Ardından duraksayıp, biraz düşündü. "Sukuna Sensei?" Sukuna hemen yüzünü buruşturdu. "Şöyle seslenme." Satoru...