Yolculuk sessiz geçerken kucağımda uyuyakalan kediyi seviyordum. Canı ne kadar yanmıştır acaba. Aslında şuan tam kulaklığı takıp hafif sesle şarkı açıp yolu izleme zamanıydı. Ama yanımda kulaklık yok şuan. Acaba radyoyu açsam sıkıntı olur mu? Barış'a bunu sormak için döndüğümde o da çekingen şekilde konuşmaya hazırlanıyordu. Aynı anda
"Radyoyu açsam sıkıntı olur mu?"
"Radyoyu açsam rahatsız olur musun?"
"Yok"
"Yok"
İki seferdir aynı anda aynı şeyleri söylememize güldük. Tatlı gülüyor. Bunu biliyordum zaten. Ama yakından görmeyi düşünmeyi bırak aklımın ucundan bile geçmemişti. Elimde zarar görmemesi için kediyi tutarken dikkatlice radyoyu açtım.
Çalan şarkıya eşlik etmemek için kendimi çok zor tuttum. Çünkü ben eğer çalan şarkıyı biliyorsam mırıldanmadan edemem. Şarkının en sevdiğim kısmı geldiğinde kendimi tutamadım.
"Tuttuğun takım benim canım. Yeminle tek bi maç kaçırmadım. Gönüllerin şampiyonu sensin.. Aşkım çiçeğim, yalakanım bebeğim..."
Barış'a bakmaya o kadar utanıyordum ki. Sesim kötü değildi aksine herkes hoş olduğunu söylerdi ama ben birilerinin yanında şarkı söylemeye çok utanırım.
"Vaaay. Sesin güzelmiş. Şarkıyı bana armağan ettiğini düşünüyorum??" dedi hafif sırıtışıyla.
"Kısmen" dedim ben şakasına ortak olarak.
"Bu arada şaka maka sesin gerçekten güzel."
"Teşekkür ederim." Sesimden bile utandığım belli oluyordu.
"Rica ederim."
Çok kısa bi sessizlikten sonra bunu bozan Barış oldu.
"Rizeliyim demiştin"
"Evet, hemşeriyiz."
"Vay be."
"Niye, noldu?"
"Ne bileyim, şaşırdım."
"Gayet normal birşey aslında." diye fısıldadım. Sessizlik olmasın diye uzatmaya çalıştığının farkındaydım.
"Anlamadım?"
"Hiç öyle kendi kendime konuşurum ben arada."
"Ha delisin yani."
"Öyle deliyim ki aklın şaşar" dedim. Normalde terslerdim fakat başım gerçekten çok ağrıyordu.
Tekrardan sessizliği bozan Barış oldu. Çok konuşkan olduğunu biliyordum da bu kadar olduğunu bilmiyordum. Bende bulmuşum kullanmıyorum gibi ama, benim Barış'a karşı diğer kızlar gibi bi sevgim yok. Normal bir oyuncu benim için.
"Ne işle uğraşırsın?"
"Okuyorum ben, son sınıf fotoğrafçılık."
"Vaay iyiymiş"
"Arada bazı maçlarda sizin de fotoğraflarınızı çekiyorum."
"Ciddi misin? Beni de çektin mi?"
"Çekmişimdir. Herkesi çekiyorum genelde."
"Görme ihtimalim var mı?"
"Var tabii. Ama şuan kameram yanımda değil. Kedinin tedavi gününde getiririm yanımda olur mu?"
"Olur tabi. Bu arada tanıdığım bi veteriner var oraya gidiyorum ama sıkıntı olur mu sana?"
"Yok ne sıkıntısı, hem bilindik bi yer olması daha iyi olur. Sen nerden tanıyorsun ki?"