Tamer ve Ahmet olay yerine vardıklarında içeriye ancak 15 dakika sonra girebildiler çünkü girişin önü tonlarca gazeteci doluydu içeriye girince 10 kişiyle karşılaştılar 4 ü ekip 98 den Mehmet, Ali, Emir ve Eylül'dü Eylül çalışmadaki tek kızdı güzel ve zekiydi Mehmet zayıf ama hızlıydı Ali yapılı ve çok güçlüydü Emir ise uzun boylu ve çevikti ayrıca ekibin lideriydi. Ekip 99 sadece Ahmet ve Tamer vardı ve tek 2 kişilik ekip onlarınkiydi. Tamer olay yerini incelemeden önce cesedi incelemişti cesedin boğazında bir kesik vardı vücudunda ve kollarında ise morluklar demek ki başkan ölmeden önce biraz boğuşmuştu ama herşey yerindeydi ve odadaki kesici aletlerin hiçbirinde ne kan ne de parmak izi vardı ama cesedin boğazındaki kesik zaten ucu biraz düz bir şeyle yapılmıştı yani bir kalemin üst tarafı gibi ayrıca cinayeti kim işlediyse odayı daha önceden görmüş birisi olmalıydı hatta odayı ezberlemiş birisi çünkü gerçekten herşey sanki tam yerinde duruyormuş gibiydi Tamer tam masaya doğru giderken bir ses duydu "bence başkanın boğazı şu masadaki siyah tükenmez kalemin arkasıyla yapıldı" bunu söyleyen Eylül'dü Tamer "bunu nasıl tahmin ettin?" diye sordu tekrar Eylül "buraya 2 gün önce gelmiştim Başkanla sohbet etmek için sonra içeriye biri girdi ve Başkan'a birkaç belge imzalattı imzaları siyah tükenmez kalemle imzaladı nerdeyse şu anda masanın üstünde duran kalemle aynıydı. Ayrıca kalemi o siyah kalemin olduğu yerden almıştı" Tamer kendisi gibi zeki ve gözlemleme yeteneği muhteşem olan biriyle iş yapmaktan mutluluk duyuyordu. Tamer birkaç saniye etrafına baktı arkadaşı Ahmet'i aradı ama göremedi Ahmet tuvalete gitmişti tuvaletten tam çıkacakken el yıkama yerinden bir duvara vurma sesi geldi ve ardından kalın bir ses "böyle olacağını tahmin etmeliydik iş biraz uzun sürdü ayrıca bizi götürecek adam gelmedi zaten buradan nasıl kurtulacağımızı da bilmiyorum polislerde geldi" sonra biraz daha ince bir ses "burdan kurtulmak için bir planım var"
"Neymiş o plan?"
"Direk kapıdan çıkacağız zaten bir sürü gazeteci var arasından hemen kaçarız ama önce o eldivenleri çıkarman gerek çünkü kan izi var" dedi adam eldivenleri tam çıkarırken kapı açıldı ve Tamer içeri girdi adam eldiveni elinden düşürdü ve hemen geri aldı ama Tamer eldiveni görmüştü adamlar hemen dışarı çıktılar o anda Ahmet kapıyı açtı ve "bence katil onlar" dedi Tamer de kafasını bencede der gibi salladı sonra "ama kanıtlamamız gerek" dedi Ahmet'te "benim bir fikrim var" diye cevap verdi Tamer "zaman makinesi mi?" Ahmet evet dercesine kafasını salladı Emir'de onlara kulak misafiri olmuştu sonra kapıyı açtı ve "bende gelmek istiyorum. Hep bir dedektifle bir iş yapmak istemişimdir" dedi Tamer'de olabilir tek başıma onları takip etmem zor olur" dedi. Ahmet "tamam ama zaman makinesi kelimesini duyunca sanki çok normal bir şeymiş gibi direk bende geliyorum dedin yani ben olsam ne zaman makinesi mi ? diye sorardım" Emir'de cevap verdi "hiçbir fikrim yok" Tamer biraz yüksek bir sesle "az laf çok iş" dedi ve Emir lider olduğu için plan yapmasını biliyordu o yüzden plan yapma aşamasını ona bıraktılar
"Şimdi ben ve Tamer zaman makinesine binip geçmişe gideceğiz geçmişte birbirimizle haberleşemeyeceğiz o yüzden planı iyi dinleyin katillerden hiç haber yok..."
Derken Ahmet Emir'in sözünü kesti
"Aslında var ben tuvaletteyken iki tane adam buradan kaçmamız gerek falan diyorlardı" Tamer'de ekledi "bende adamların yüzlerini gördüm ayrıca iri adamın eldivenindeki kanı da gördüm"
Emir "bu haberler çok iyi o zaman Ahmet sen kamera kayıtlarına bak adamlar çıkmış mı diye Tamer ile bende o adamları bulup cinayeti nasıl işlediklerini öğrenelim" dedi Ahmet "iyide ben adamların yüzünü görmedim ki adamlar gitse bile kim olduklarını bulamayacağım" Emir "Tamer sana anlatır" dedi. Tamer adamları anlattı sonra Emir'le birlikte eve gittiler.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dedektif Zaman
Fiksi IlmiahDedektif, (Tamer) bir zaman makinesi yapar ve en yakın arkadaşı Ahmet'i çağırır ( Ahmet bir polis Tamer'le aynı karakolda çalışıyorlar zaten birbirlerini oradan tanıyorlar) Ahmet'le makineye bakarken Ahmet'in telsizinden bir anons gelir 'başkan öldü...