Cinayetten suçlanan bir müvekkil ve onun suçsuzluğunu kanıtlamaya çalışan bir avukatın hikayesi..
"Ben kimseyi öldürmedim! Bırakın beni!"
Yapmadığı birşey yüzünden bunca acı ve zorluğa katlanmak zorundaydı..
"Tanrıya yemin ederim ki seni kurtaracağ...
"Buda cocugun dosyası..evde cesedin yani abisinin cesedinin yaninda elleri kanli bir şekilde ağlarken bulunmuş. İhbar eden kişi yan komşu evden cocuğun çığlıklarını duyduğunu ve bu yüzden polisi aradığını söylemiş" Dedi asistan, avukat Minhoya.
"Çocuk derken? Kaç yaşında ki?" Dedi Minho dosyanın sayfalarını çevirirken. Dosyada 19 yazısını görünce şok oldu."19..böylesine ağır bir cinayeti daha yeni reşit olmuş bir çocuk mu işlemiş?!" Dedi şaşkınlıkla.
"Ah aslında efendim daha tam olarak kanıtlanmamış ama çocuk sorgulamada hiç konuşmayıp sadece ağladığı için ve olay yerinde öyle bulunduğu için baş şüpheli." Dedi asistan.
"Tamam.. bugün içerisinde bir randevu ayarla müvekkilimle görüşmek istiyorum nezarethanede şimdi çıkabilirsin." Dedi ve dosyayı incelemeye devam etti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Minho imzalanmiş olan bilgilendirme kağıdınıda okuduktan sonra derin bir nefes aldi ve kendi kendine düşünmeye başladı..
"Hiçbir kanıt yokken çocuğu tutuklamaları saçmalık.. Sirf konusmuyor diye.. Ah.. Tanrım bir an önce konusmalıyım.. Avukatı olmamı kabul edip edemiceği bile belli değil.." Alnını ovusturdu ve görüşmeye giderken yanına almasgereken esyaları hazırlamaya başladı..
*Bir süre sonra..*
Asistan kapıyı tıklatıp içeri girer. "Size bir görüşme ayarladım efendim. Bugun saat ****'da"
"Tamam çıkabilirsin." Dedi ve erkenden varabilmek için kare siyah cantasini aldı ve ofisten çıktı.
*Bir süre sonra..*
Minho nezarethaneye varmişti ve odada müvekkili olacak olan çocuğu bekliyordu.. Bir sure sonra içeriye elleri kelepçeli kumral şaçli zayıf ve sincabı andıran yüzlü bir çocuk girdi yanında iki gardiyan vardı.
"Onunla yalnız konuşmak istiyoum" dedi Minho Jisungu oturtturan gardiyanlara.
"Resmi emir. Sizi çocukla yalniz bırakamıyoruz beyfendi." dedi gardıyan.
"Ben avukatıyım. Vw müvekkilimle yalnız konusmak benim hakkım. Lütfen konuyu büyütmeden çıkın" dedi sert bir tonda. Gardıyanlar çıkınca Jisungun karşisina oturdu yavaşca. "Evet..Jisung ben yeni avukatın Lee Minho" dedi elini uzatarak. Ama Jisung elini sıkmadı ve yerdeki boşluğa odaklandı. "Ah tamam.. direkt konuya gireceğim. Eger konuşmamaya devam edersen suçlu kabul edilip 40 ila 60 yıl arası hapis cezası alacaksın. O yüzden benimle konuş ve bana gerçekleri anlat." dedi sert bir tonda.
"N-ne k-konuşacağım?" dedi Jisung. Minho kekelediğini götmezden gelerek konustu.
"Abin.. Abinin ölümü? Onu sen mi öl-" Minhonun kafı ellerini sertçe masaya vuran Jisung tarafınsan kesildi.
"Onu ben öldürmedim." dedi korkutucu bir şekilde Minhonun gözlerine bakarak.
"Olay gecesi ne olduğunu bana anlat.." dedi Minho çantadan not alacagi defteri ve kalemi çıkarıp beklemeye başladı.
"Onu ben öldürmedim.. Onu ben öldürmedim.." Jisung sürekli bu sözü tekrarlıyordu.
"Tamam onu öldürmediğini biliyorum. Bana cevap ver o gece ne oldu abin neden öldü?" Dedi Minho Jisungun gözlerine bakarak.
"B-ben.." Jisung konuşamıyor gibiydi tirnaklaritla ellerini çiziyordu Minho bunlari deftere not etti.
"Evet sen?"
"E-eve geldiğimde ev.. ev d-dağnıktı v-ve ben y..yatak odasinda onu yerde b-b-buldum..kan..k-kan...heryer.. heryer kan.." Jisungun elleri titremeye başlamişti ve oldukça stresli hiisediyor olmalıydı ki bir ayağını titretip duruyor ve gözlerini kaçırıyordu.
"Sakin ol..evet devam et sonra? Sonra ne oldu?" Dedi Minho hızlı hızlı not alırken.
"H-heryer kandı..ben o-onun yanına gittim u-uyan dedim uyanmadi e-ellerim.. *ellerindeki kuru kanları gösterir* ellerim kan..abimin kanı oldu.." dedi ve ağlamaya başladı Minho kalemi elinden birakıp izledi Jisungu gercekten böyle bişi yapacak birine benzemiyordu.. Çok masum görünüyordu.
"Sakin ol.. Aglaman herşeyi zorlaştırır hiçbir şeyi düzeltmez ne abini geri getirir nede seni bu durumdan kurtarır sadece seni suçlu gösterir o kadar.. O yüzden ağlama ve bana güven seni bundan kurtarmak için herşeyi yapacağım.." Jisung ağlamayı kesti ve Minhoya baktı
"Sana..sana para bile ö-ödemedim.. Neden benim için ç-çabalıyorsun?" dedi Jisung
"Ben sadece gerçeklerin ortaya çıkmasını isteyen biriyim. Param var hemde fazlasıyla. Simdi bana abinin yakınlarından bahset şüphelendiğin biri varmı? " Dedi Minho
"Abimin...e-eski sevgilisi..Lora Min ve onun abisi Yoongi Min i-ikisinden de şüpheliyim..1 ay ö-ncesinde abim.. abimle yoongi kavga etti..ve bir kaç kez beni tehdit ettiler..öldürmekle. Ama ben korkutma amaçlı s-söylediklerini düşünmüştüm.. Abimde öyle söylerdi. Ama eminim onlar yapılar.." Dedi Jisung aglamamak için kendini zor tutuyordu.
"Peki ya neden yani neden böyle bişi oldu neden sizi tehdit ediyorlardı?" Dedi Minho.
"Ç-çünkü abim..abimin Yoongiye yüklü bir borcu vardı ve ödeyemedi.. Abimle kız arkadaşi ayrılınca bocu israrla istemeye başladilar. Onu sürekli tehdit ettiler.. Sonunda..sonunda ise.. Öldürdüler eminim.."
"Tamam..anlıyorum..yarın hakimin karşisina çıkacağız.. Bana anlattığın herşeyı bütün bunları mahkemede anlatmalısın"
"Tanrım..halledeceğiz..merak etme.." Dedi Minho elini Jisungun titreyen ellerine koyarak ama Jisung bi anda çeker.
"Temastan h-hoşlanmıyorum.. Ama onlar zorla b-bana dokunuyorlar.." Dedi dişarıdaki gardiyanlari kast ederek..
"Onları uyaracağım.. İyi olacaksın söz veriyorum..sadece yarın ağlamamaya çalış ve en azından kendini ifade etmeyi dene.. Lütfen" Dedi Minho süre bitiyordu..
"G-gitme.." Dedi Jisung toparlanmaya başlayan Minho ya.
"Görüşme süresi bitiyor.. Yarın geleceğim ve birlikte senin suçsuzluğunu kanıtlayacağız..tamammı?" dedi güven verircesine gülümseyerek..
"Tamam.. T-teşekkür ederim.."
"Etme.. Sen suçsuzsun.. Sana suçlu deselerde sen kimseyi dinleme sen suçsuzsun.. Seni çıkaracağım ve birlikte abinin mezarına gideceğiz sana söz veriyorum" Dedi Minho gözlerine bakarak..
Ardından gardiyanlar gelir. Jisungu kollarından tutacakken Minho müdahale eder.
"Müvekkilim temastan hoşlanmıyor. Zaten karşi çıkmıyor ona dokunmayı bırakın." dedi Minho.
Gardiyanlar göz devirip Jisungla birlikte odayı terk etti.
"Seni kurtaracağım.." . . . . . . .
Selam..
Kurgum nasıl? Hep böyle bişi yazmak istemişimdir.. Galiba sonunda yazıyorum.. Kapak fotografı.. Ve Jisungun suc dosyası tamamen bana ait kendi emeğimle yapıyorum.
