4️⃣

267 33 17
                                    

Yemekte kimse konuşmamıştı.

Şimdide kimse konuşmuyordu.

Bir birmizi izliyorduk sadece.

Herkesin yüzünde farkı bir duygu vardı. Bazıları iyi bazıları kötü.

Ama beni en çok sinirlendiren Oktay Haklının bakışlarıydı.

Burda olmamızı istemediği yüzünden belli oluyordu.

Sadece yüzüne bakmak bile burada onun tarafından istenmediğimizi anlamamızı sağlıyordu.

"Im."

İlgisizce sessiz ortamı seyrederken baçağıma dokunan küçük parmağın sahibine döndü bakışlarım.

Onurun oğlu Adindi. Yiğenim mi oluyordu bu şimdi benim. Bayada tatlı.

Ona baktığımda arkasındaki iki kızın elinden tutup yanıma kadar çekti.

Ne yapmaya çalıştıklarını merak edip dikkatle izledim üçünü de.

"Ada ve Deniz senin küçük deniz kızı olduğunu söylediler. Gerçekten o musun?"

Sorduğu soruyla mal gibi baktım. Sağımda oturan Alpe baktığımda gülmemek için kendini sıkıyordu.

Yani diğerlerine nazaran daha kızıl olabilirdim. Ama sadece boyaydı. Kırmızıya daha yakındı saç rengim. O yüzden benzetmiş olmalılar.

Zaten benim cevap vermeme gerek kalmadan Nalan ve Kazım çocukları yanımdan aldı.

"Abiyi rahatsız etmeyin kızlar. Hem o erkek. Küçük deniz kızı kızdı."

Üçüde bana üzgünce bakıp aynı anda sorudu.

"Küçük deniz kızı diğilmisin yani?"

Çok tatlı bakıyorlardı. Lanet olsun çocuk düşkünlüğüme.

Boğazımı temizleyip konuşmadan önce yanımdaki kendini sıkmaktan titreyen Alpin bacağına vurdum.

"Hayır ama onun abisiyim."

Alp öksürdüğünde bakışlar bana döndü. Bense sadece merakla ışıldayan üç çift göze bakıyordum.

"Geyçektenmi?"

"Evet."

Ada dört yaşında çocuksu, tatlı sesiyle sorduğunda kendimden emin bir cevap verdim.

Üçününde yüzleri parladığında Ada sordu.

"O zaman balık kuyyuğunda vaydıy!"

R'leri söyleyemiyor gibi. Bu ona sadece tatlılık katıyordu. Ve yaşına göre normaldi bence söyleyememesi.

İç çektiğimde merakla bana baktılar.

"Maalesef. Kuyruğumu kötü cadı aldı."

Nefesleri kesilince gülmek istedim. Gözleri dolu baktıklarını görünce hızla ekledim.

"Ama geri alıcam. Geri aldığımda isterseniz gösteririm."

"Söz veyiymisin?"

"Evet. Söz."

Deniz utangaçlıkla sorduğunda gülümseyip cevap verdim.

Bir kaç saniye geçmeden Adin kaşları çatık sordu merakla.

"Peki bacakların karşılığında ne verdin? Küçük deniz kızı sesini vermişti. Sen ne verdin."

Ne mi verdim? Güzel soru. Ne verdim?

Etrafımdaki yetişkin olası gerekenlere baktığımda onlarında merakla baktıklarını gördüm. Oktay bile cevabımı merak ediyor gibiydi.

İyice kendilerini kaptırmışlar anlaşılan.

Acar/erkekversiyon-gerçekailemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin