Ardı arkası kesilmeden çalan zil sesi ile zar zor gözlerini açtı kadın
Ne olduğunu anlayamadan kapıya ilerleyip kapıyı açtığında kendisinin gözlerini zor açık tutan halinin aksine son derece enerjik olan ikili yüksek sesle 'Günaydınlar' dilerken yaşanan şeyleri anlaması biraz uzun sürmüştü
"Leyla, sen beni mi unuttun yoksa?" Kırgın gelen sesiyle konuşan çocuğa döndüğünde uykusu biraz olsun açılabilmişti kadının
"Hayır Oğuzum olur mu öyle şey? Benim alarmım çalmamış. Seni hiç unutur muyum ben?" diyerek çocuğu kucağına aldığında karşısında dikilen adamla ilk kez gözleri kesişti
ikisi de ufak bir tebessümle birbirlerine selam verirken aynı anda konuşmak için ağızlarını açmış birbirlerini kesince yine aynı anda gülmüşlerdi
"Emirhan eliyle kadını işaret ederek konuştu"
"İlk sen söyle lütfen"
"Eğer zamanın varsa, kahvaltı için gel istersen diyecektim. Ama muhtemelen antrenmana yetişmen gerekiyordur"
Adam bileğindeki gümüş, submariner saatine bir göz attıktan sonra yüzüne tekrar tatlı bir tebessüm koydu ve kafasıyla onayladı
"biraz zamanım varmış aslında"
"Süper o zaman. Geç lütfen. Sen ne diyecektin bu arada?" Emirhan da içeriye girdiğinde Oğuzu kucağından indirip kapıyı kapatırken konuştu kadın
"Ah, seni uyandırdığımız için özür dileyecektim. Bir de şu var-" içeriye geçen Oğuzun arkasından bakarken aynı zamanda adamın ne diyeceğini bekliyordu Leyla
Sonunda gözden kaybolan Oğuz ile adama döndüğünde arka cebinde bir şeyler aradığını gördü
Merakı her geçen saniye artarken birden adamın elinde gördüğü lila cüzdan ile derin bir nefes aldı
"Ya, demek sizde unutmuşum. Dün gece takside zor anlar yaşadım. Neyseki hallettik"
kaşları çatılarak dinleyen Emirhana olayı açıklamak gerekirdi şimdi
"Lafın gelişi zor anlar canım. Eve çıkıp aldım ve verdim parasını. Sadece kaybettim diye çok korkmuştum."
Kendince kabul gören bir açıklama yapıp esmer adamın elindeki cüzdana uzandığında cüzdanını alamadıEmirhan ikisinin de tuttuğu cüzdanı hem kendine çekip hem de yukarıya kaldırarak kadını kendine çektiğinde onun şaşkın ve telaşlı ifadesi fazlasıyla hoşuna gitmişti
"sen" kadının sağ gözüne baktı
"cüzdanında" sol gözüne baktı
"Oğuzhan'ın fotoğrafını mı" kadının dudaklarına indi bakışları
"taşıyorsun?" hâlâ dudaklarına baktığı esnada kadın biraz yükselip cüzdanını aldı ve geriye kaçtı
"Nolmuş ki? Rahatsız mı oldunuz?" gözlerini kaçırarak nefeslerine düzen vermeye çalışırken konuştu.
"Hayır olmadım, sadece merak."
"Çok tatlı bir fotoğraftı ben de taşımak istedim. Hem siz" bir anda adama doğru dönmüştü "Siz neden benim cüzdanımı karıştırıyorsunuz ki? Özelim o benim"
"Haklısın kusura bakma. Lakin içinde oğlumun fotoğrafını taşıdığın için bundan utanmayacağım"
"özür dilerim rahatsız olacağınız aklıma gelmedi. Haklısınız biraz saçma bir durum" cüzdanı açıp içini fotoğrafı bulmak için karıştırırken Emirhan iki adımda yanına gelip ellerinden tuttuğunda kadının bakışları ellerinin üzerindeki dövmeli ellere sabitlenmişti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bensiz Yapama | Emirhan Topçu
Fanfictionaşkım bensiz yapama... biri var, senin için deli gibi ağlayan.