#23 doğruluk mu? cesaret mi?

37 8 3
                                    



Hep beraber sahile inen grup önce ortaya ateş yakmış daha sonra ise ateşin etrafına oturmuşlardı.
herkes sessizce otururken taesan telefonunu çıkartıp konuşmuştu "telefonuma doğruluk cesaretlilik için bir uygulama indirdim, o kişileri seçicek bizde yapıcaz. her şeyi yapmak zorundasınız. mızıkçılık yapanı döverim."

herkes kabullenince taesan çarkı çevirmiş çıkan kişiler ise riwoo ve sungho. riwoo soruyor sungho cevaplıyor şeklinde çıkmıştı. riwoo sırıtıp sunghoya "doğruluk mu cesaret mi?" demişti.
sungho ise "cesaret." demişti kendinden çok emin bir şekilde.
"telefonunu al hoşlandığın biri varsa ona mesaj atıp itiraf et, kime yazdığınıda bize göster."
sungho gözlerini kısıp riwooya bakmış daha sonra ensesini kaşıyıp telefonunu eline alıp woonhaka ondan hoşlandığını yazdıktan sonra telefonunu herkese göstermişti. herkes zaten biliyordu ama itiraf etmelerine yardımcı olmuşlardı bir nevi.
jaehyun kendini tutamayıp gülmüştü woonhak ise utançla parmaklarıyla oynamaya başlamıştı.
taesan ortamın sardığını görünce tekrar çarkı çevirmiş bakmıştı ki leehan ve kendisine çıkmıştı.
leehanın doğruluk demesini fırsat bilip "riwooyla aranızda bilmediğimiz çözemediğiniz ne var? neden bu kadar nefret ediyorsunuz birbirinizden?"
leehan gözlerini kaçırıp "sizi ilgilendirmez." demişti.
"oyunu bozma. söyle ne varsa." gibi bir cevap alınca göz devirip "öyle olması gerekti. aynı kıza aşık olduk sonrada hiçbir zaman yıldızımız barışmadı. bazen bazı insanlar anlaşamazlar, uyuşmazlar. sizde bunu kabul edin artık!"
leehan sinirle çıkışınca riwoo gıcık etmek için gülerek taesana ve diğerlerine dönüp "riwooya aşıktım demiyoda." demişti.
herkes şokla aynı anda "ne?!" demiş riwooya dönmüştü. leehan ise o sırada sinirle riwooya dönüp "ne saçmalıyorsun? yok öyle bir şey!" demişti.
jaehyun leehana dönüp "iyi misin?" diyince riwoo konuşmaya başlamıştı tekrardan. "başta aynı kıza aşıktık ama sonra leehan bana aşık olduğunu söyledi. ben onu reddettim o sırada o kızda yurtdışına taşındı. ikimizinde arasında kızla ilgili bir problem yok. leehan benden nefret ediyo çünkü onu sevmediğimi söyledim. tek sebebi bu. sizede söylemedim çünkü beni ilgilendirmezdi sonuçta onun sırrı. ama artık söylemenin vakti gelmiş gibi gözüküyo."
leehanın gözleri dolunca jaehyun "tamam, bugünlük bu kadar oyun yeter." diyip ayaklanmış leehanın elinden tutup ayağa kaldırmıştı. o sırada woonhakta arkalarından gitmek için ayaklanmıştı jaehyun ise riwooya dönüp "kimsenin sevgisine karşılık vermek zorunda değilsin, ama dalga geçer gibi konuşamazsın."
demişti. o sırada taesan ayağa kalkıp jaehyunu durdurmuş "jaehyun, gitmeyin. oturup konuşalım, leehan rahat edicekse biz gidelim ikisi konuşsun sadece. ama artık şu problemi çözsünler, gerçekten çok uzadı bu. riwoo, sende lütfen. artık işin ciddiyetini anlar mısın?" demişti. riwoo leehana dönüp "peki, özür dilerim. dalga geçer gibi konuşmam yanlıştı." demiş daha sonra ise ayaklanıp leehanın önüne geçmiş "biz ikimiz konuşalım mı?" demişti. jaehyun gözlerini kısıp "kötü bir şey yaparsan öldürürüm seni." demiş riwoo tam cevap vericekken taesan jaehyunu tutup kendine çekmiş ve elini beline sarıp "sen buraya gel minik öfke." demişti. jaehyun bıkkınlıkla nefes verip ikilinin yürüyerek uzaklaşmasını izlemişti. woonhak tekrar sunghonun yanına oturmuş taesanla jaehyunda yanlarına tekrar oturmuştu. onlar oturup ikiliyi beklerken taesan jaehyunun tekrar beline sarılmış başını omzuna koymuştu. jaehyun ise halinden menunmuş gibi sesini çıkartmayıp etrafına bakmaya başlamıştı. woonhak merakla ikiliye dönmüş "siz sevgili falansınızda bizim mi haberimiz yok?" demişti sorgularcasına. jaehyun taesanın başını kaldırıp biraz uzaklaşıp gülmüştü. "hayır ne alakası var? yapışıp duruyo bana salak."
taesan koluna hafifçe vurup dudaklarını büzmüş "niye kafamı kaldırıyosun aptal." demişti. tekrar dibine girip başını omzuna yerleştirip woonhaka dönmüştü. "şu an sevgilim değil ama ileride olabilir."
"aptal aptal konuşma taesan!"
"gerçekleri söylüyorum."
"bıktım senden."
ikili didişirken sungho gülmüş "olmuş bunlar demişti woonhak'a. onlar keyifle gülüp eğlenirken diğer ikilide sahilde yürüyerek konuşuyorlardı.

riwoo leehana dönüp "üzgünüm, dalga geçmem yanlıştı. hem artık benden hoşlanmıyosundur, nefret ediyosundur muhtemelen." demişti.
leehan ise artık bıkmış bir şekilde nefesini vermiş içinden ne olucaksa olsun diye geçirip "etmiyorum. nefret etmiyorum senden, edemiyorum. çok defa denedim olmuyo işte. sadece seninle uğraşıp duygularımın üstünü kapatmaya çalışıyorum. ama artık yoruldum gerçekten. uğraşmak istemiyorum. istediğini düşün, istediğini yap. istersen dalga geçebilirsin benimle. ama artık kavga etmek istemiyorum seninle, çok sıkıldım. saçma bir şekilde senin yüzünden kimseyle flörtleşemiyorum, konuşamıyorum. yoruldum. hayatıma sevgilim olarak girmeyeceksen eğer, çık hayatımdan. ben seninle arkadaş olamam çünkü." demişti.
riwoo duyduklarıyla yutkunmuş dudaklarını ısırmıştı. biraz sessiz kaldıktan sonra "bende kavga etmek istemiyorum artık, yoruldum. elimize hiçbir şey geçmiyor. senden nefret etmiyodum, sadece alışkanlık olmuştu kavga etmek." demiş tekrar duraksayıp tekrar konuşmuştu "leehan, sen eğer benim hayatımdan çıkarsan.. ben eksiklik hissederim. tamam bu zamana kadar iyi anlaştığımız tek bir gün olmadı fakat sen benim hayatımda büyük bir yer ediniyorsun. ben bu boşluktan bir süre sonra rahatsız olacağımı biliyorum. senin yerinide kimseyle dolduramam. orası senin yerin. eğer sende kabul edersen, deneyelim? sevgili olmayız belki ama.. flört? belki yani. flört olmak istemez misin benimle? ben.. denemek istiyorum." bunları söylerken heyecandan kelimeleri tekrarlamış elini ensesine atıp saçlarını kaşımıştı. leehan durup "ciddi misin..?" demişti. riwoo başını sallayınca "dalga geçmiyorsun değil mi benimle?" demişti tekrar. riwoo "hayır, geçmiyorum. çok ciddiyim, denemek istiyorum." demişti.
leehan gülümsemiş ve yavaşça riwoonun beline sarılıp kafasını boynuna gömmüştü.
riwoo bedenine sarılan kollarla şaşırmış yavaşça ellerini önündeki bedene sarmıştı.

o gün ikili aralarındaki buzları eritmiş bir şekilde arkadaşlarının yanına tekrar dönmüştü.
barıştıklarını anlayan arkadaşları hiç o konuyu açmamış gülerek oyunlarını oynamaya devam etmişlerdi. bir kaç tur daha oynadıktan sonra geceye doğru jaehyun ve taesana denk gelmiş jaehyun cesaret cevabını verince taesan "bu gece saçlarımı okşayıp beni uyutucaksın, görevin bu." demiş ayağa kalkıp jaehyunuda çekiştirmişti. diğerleri şaşırıp kalınca "iyi geceler biz gidiyoruz." diyerek jaehyunu arkasından sürüklemiş odaya getirmişti. jaehyun sonunda kaşlarını çatıp "ne saçmalıyorsun?" demişti.
"mızıkçılık yapma jaehyun. görevin bu, yapmak zorundasın." ellerini jaehyunun beline koyup sarılmış "sadece saçlarımı okşayıp uyutucaksın yoksa aklına başka şeylerde mi geldi?" demişti.
jaehyun kaşlarını çatıp kollarının arasından çıkmış "saçmalama! aptal." diyerek eşyalarını alıp banyoya girmişti. ikili üstlerini değişince beraber iki kişilik olan yatağa uzanmış birbirlerine dönmüşlerdi. taesan jaehyunun elini alıp saçlarına koymuş "görevini yap." demişti. jaehyun elinin altındaki yumuşak saçları okşamış taesan ise jaehyunla arasındaki mesafeyi kapatıp kafasını jaehyunun göğsüne yaslamış gözlerini kapatmıştı. saçlarını okşayan jaehyun yüzünden taesan bir süre sonra uykuya dalmış jaehyunda taesanı izlerken eli saçında uyuya kalmıştı.

o gün ikili uyudukları en güzel uykuyu uyumuş tatilin son gününe gözlerini açmışlardı.

jaehyun mutlu uyanmıştı, taesan ise daha mutlu.

bittii!!! umarim duz yazili bolumlerim hosunuza gitmistir. elimden geldigince duzgun yazmaya calisiyorum ama tabii ki benimde hatalarim olabilir mazur gorun. leehanla riwoonun arasindaki iliski 😭😭😭
leehan cok sirin biri onlari cok sevin!
iyi okumalar oy vermeyi unutmayin🎀🩷
diger bolumde gorusuruzz🍓

kiss or fight | jaesanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin