Derin bir nefes alarak bahçeye çıktım bugün zirveye çıkıp Kral'ın ruh eşi için büyü yapacaktım yaklaşık iki haftadır onu görmüyordum benimle uğraşmayı bırakmıştı
Arkamdan boğaz temizleme sesi gelince stresle döndüm
Kral sert ifadesiyle arkamdaydı gözlerini benden çekip sarayın bahçesinden çıktı iç çekerek onu takip ettimBahçeden çıkınca hemen dönüştü ve beklemeye başladı
Ben yanına yaklaşınca eğilerek üzerine rahat çıkmamı sağladı
Ben üzerine çıkınca hızla koşmaya başladıAmacım böyle bir soğukluk değildi ama bana yaklaşmasını istemiyordum o ruh eşiyle birleşecekti ve bende kendi çöplüğüme geri dönecektim
Onu görmediğim günler özlediğimi itiraf etmeliydim onun akımına çoktan kapılmıştım
Burdan ayrılırken sanırım bir parçamı onunla bırakacaktımSaatlerce koştuktan sonra dağın eteğinde durduk Kurt eğilince üzerinden indim
Kurt biraz uzaklaşıp dönüştü bana hiç bakmadan dağı tırmanmaya başladıKeyifsiz şekilde bende peşinden gitmeye başladım bir süre tırmandıktan sonra nihayet zirveye ulaştık Kral aramıza mesafe koydu
Çıplak olduğu için arada gözüm ona kayıyorduSırt çantamdan bir örtü çıkarıp yere serdim
Sonra dönüp ona baktım manzarayı izliyordu"Üzgünüm majesteleri"
Kral dönüp bakar sanmıştım ama öyle olmamıştı demek ki kırgınlığı geçmemişti
"Biraz ileri gitmiş olabilirim ama sizinde suçunuz var anlaşmaya varalım kırgınlık bitsin"
Yine dönüp bakmayınca kaşlarım çatıldı yanına giderek
"Çocuk gibi mi davranacaksınız"
Yine tepki göstermeyince sinirlendim kolundan tutarak bana dönmeye zorladım ama yerinden kıpırdamadı tabi o kadar iri yarı adamı nasıl hareket ettirecektim
Bir süre sonra bana izin verdi dönüp gözlerime baktı
Ellerimi kolundan çekip boğazımı temizledim"Sizin için örtü serdim oturup dinlenelim"
Yoksa totona çalı çırpı batardı valla
Beni geride bırakıp örtünün üzerine oturdu bugün sanırım konuşmama yemini etmişti
Gözlerimi devirip bende örtünün üzerine oturdum aramızda az bir mesafe vardı ama ne o kıpırdıyordu nede benBiraz dinlendikten sonra ayağa kalktım benden sonra o kalktı
Yanına yaklaşınca bir süre bakıştık sonra kafamı toplamaya çalıştım tabi ne kadar olmuşsaSöyleyeceğim sözleri kafamda toparlayıp tek tek söylemeye başladım
O şekilde yarım saat ayakta durduk işim bitince tekrar örtüye oturdum benden sonra oda oturduAdamın sessiz hali de hiç çekilmiyordu resmen beni sesine hasret bırakmıştı
Aman bende ne diyorum yaBiraz dinlendikten sonra dağdan indik yine beni bırakıp ortadan kayboldu
Bir süre sonra ağzında bir kuş ile geri döndü trip atmaktan aç kalacaktı herhalde aman bana neyseKüçük bir ateş yaktım Kral kuşu temizledi ve ateşin üzerine koydu
Kuş pişince bir yaprağın üzerine alıp soğumasını bekledimSoğuyunca etlerini kemikten ayırıp diğer tarafa bakan Kral'a yaklaştım yine içim rahat etmemişti aç kalmasını istemiyordum
"Birlikte yiyelim"
Yine cevap vermeyince yine hey heylerim tepeme çıktı
Elime et alıp ağzına uzattım önce elime ardından bana baktı gözlerime bakarak elime yaklaştı ve elimde ki eti dudaklarını değdirerek ağzına aldıBundan sonrası biscolata reklamı 😅
Şaşkınlıkla elim havada kaldı dilimi dudaklarımda gezdirip elimi çektim bende kendi ağzıma ufak bir parça atıp çiğnemeye başladım
Yaprağı ona uzatınca yine içinden et almadı
Denemek için bir parça eti elime alıp ağzına uzattım elimde ki eti alınca yok ebenin ökeresi diye derin bir nefes aldım kalbim bu görüntüyü daha fazla kaldıramayacaktıBu adam kalp sağlığım için hiç iyi değildi yoksa akıl sağlığı mıydı o her neyse her ikisine de iyi gelmiyordu o yüzden fark eden bir şey yoktu
Yemek benim için sancılı geçmişti sonrasında toparlanıp sarayın yolunu tutmuştuk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alfa Kral'ı ve Cadı
Lupi mannariDüşünün bir Alfa Kral'ı 35 yaşına gelmiş ama hâlâ ruh eşini bulamamış Ana kraliçe bunu dert edip bir cadı ayarlarsa ve Kral cadılar dan nefret ediyorsa ne olur? Gerisi hikayenin içinde... Hikayemde erkek başrol olarak Taylor Lautner'i hayal edebili...