14.Bölüm Yarışma -2.Kısım-

122 6 4
                                    

Masal

İlerden Su ve Ateş geliyordu.Onları yarışmaya sokmamıştık ve nasıl öğrendiler.Evli çiftler katılabiliyordu.Gerçi sanki biz evliyiz de.O işlemleri yapmak için az uğraşmadık.Gerçi Doruk'la Buğra yapmıştı.Nasıl yaptılarsa artık.Neyse.Masaya doğru gelip yerlerini aldıklarında sunucu gelmişti.

"Hoşgeldiniz sayın seyirciler bu akşam yarışmaya ve yarıştırmaya devam ediyoruz."deyip yerine oturdu.Erkekler başka yere giderken biz masaya oturduk.Sunucunun dibinde ben vardım.Yanımda Cemile miydi?Yok daha başka galiba.Adını unuttuğum umurumda olmayan düşmanım onun yanında Hayal onun da yanında Su oturuyordu.Sunucu Su'yla konuşmaya başladı.

"Evet merhabalar Su hanım.Biraz sohbet edelim.Eşinizle ne zamandır birliktesiniz?"

"Bir yıl iki ay."dedi.

"Peki.Romantik bir evlilik teklifi mi aldınız mı?"

"Evet.Nerdeyse bir yıl kadar çıkmıştık.Tam bir yıl olmamıştı.Parise tatile gittiğimiz sırada Eyfel Kulesinin altında bir evlilik teklifi aldım.Çok güzel bir gündü."dedi.Kız hayallerimi çaldı resmen.Su bana doğru pişmiş kelle gibi sırıtırken suratımı buruşturmuştum.

"Peki siz Canan hanım kaç yıldır evlisiniz ve romantik bir şekilde mi aldınız evlilik teklifinizi?"

"Biz yaklaşık dokuz aydır evliyiz.Normal ama unutulmaz bir evlilik teklifi oldu."dedi.Kadın iğrençti.Ben sevmedim.

"Peki siz Hayal hanım?"

"Ben eşimin şirketinde ki bir kokteyl de tanıştım.Beş aydır birlikteyiz. Hayalimde ki gibi de uçan balonda bir evlilik teklifi aldım."

"Ooo!Desenize baya romantik birini bulmuşsunuz."deyince bir an gülmek istedim ama bastırdım.Şimdi olmazdı.

"Yani."demişti Hayal.

"Tamam.Bu arada Masal hanımla sizin soyadlarınız aynı bir tanışlışınız var mı?"diye sorunca Hayal'e bakıp "Bunla mı?Sanmıyorum."deyince Hayal'in göz devirdiğini gördüm.Anca göz devir sen.

"Siz Masal hanım kaç yıldır evlisiniz?"

"İki aydır.Çok taze ama her an bayatlayabilir."deyince sunucu ne olduğunu şaşırdı.Arkadan ne konuşuyorlar bunlar.

"Romantik bir evlilik teklifi aldınız mı peki?"

"Arkadaki öküzden mi?Nerde o günler anca odun olur kendisinden adam akıllı bir evlilik teklifi etse tamam da en başından belliydi.Çıkma teklifi ederken bile 'Çıkalım' diyen bir hödükten ne beklenir."deyince herkes gülmeye başladı.Tek gülmeyen şahıs bendim.Arkaya döndüğümde sinsice bana bakan Doruk'u gördüm.Hemen önüme döndüm.

"Peki bence bu kadar sohbet yeter." deyince "sonunda"dedim.Ağzımdan kaçtı.Ağzımı hızlıca kapattım.

"Evet ilk oyunumuz yapılan pistte topuklu ayakkabıyla dört turu en az kaç saniye de bitirebilir.İki yüz saniye ile başlıyoruz."deyince "İki yüz"diye bağırıp sunucuya döndüm.

"Çok cesurca."deyince "tabi ki"diye cevapladım.Bırak topuklu ayakkabıyı normal ayakkabıyla zor gidiyordur bu.

Canan yüz,Su doksan,Hayal ise yetmiş demişti.Ben hala iki yüzdeydim.Oyunda bir tarafta merdiven koymuşlardı ilerleyince muz kabukları ilerleyince kum biraz daha gidince araba tekerleklerini kullanarak yol yapmışlardı.Oyun başlamıştı.İlk biz oynayacaktık.

"Sana güveniyorum başaramayacaksın."kulağına fısıldayarak söylemiştim.

"Olumlu bir şey söylesen şaşırırım zaten." ona hafif sırıtıp "ne demek mesleğim"deyip oyuna döndük.Doruk ayağına siyah topukluları giyince başlangıçta durdu.Sunucu 'süre başladı' diye bağırmasıyla Doruk üç basamaklı merdivenlerin ikincisinde düşmüştü.Bense gülüyordum.Bir yandan da bağrıyordum.Merdivenleri zoraki de olsa atlattı ve muzlarda ilerlerken kayıp yere oturdu.Ayağa kalkarken ayağı burkulup ayakkabının topuğunu kırdı.Şuan gülmekten yarılıyordum.Eğer yarışmada böyle olucaksa ben buna hep gülerim.Doruk muzları da aşınca kumlara ilerledi.Ordan rahatlıkla geçtiği için gülememiştim.Şuan gülmem zamanımızın çok olmasındandı.Doruk acele ediyordu ama zaman vardı.Tekerleklerin ordanda rahatlıkla geçince ikinci tura geçti.

İki KafadarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin