"Oysa ki sen yoktun yanımda
Tomurcuk oldun sen dalımda
Düşündüm de ben en sonunda
Yüreğime ektim seni ..."Dinlediğim şarkıyla içli bir nefes verdiğim sırada konuma da gelmiştik aynı zamanda. Dayımın yanağından öperken arabadab inip el salladım. Bakalım toplanma sebebimiz neymiş?
Geldiğim ofiste içeri girdiğimde danışman tarafında bir kıza yaklaştım.
"Merhaba, beni Esra hanım çağırmıştı? Kendisi burada mı acaba? " Dediğimde kız gülümseyerek başını salladı.
"Üçüncü katta , kendisinin odasını kapıdaki yazıdan kendiniz göreceksiniz," dediğinde başımı sallayıp asansöre bindim.
Kata geldiğimde Esra hanımın odasını bulup kapısını çaldım.
"İçeri lütfen," diye duyduğum sesle kapıyı hafifçe araladım ve içeri girdim. Beni gördüğünde dudakları büyükçe kıvrıldı ve gülümsedi. Ayağa kalktığında bana hafifçe sarıldığında karşılık verdim aynı şekilde.
"Tuana'cığım seni görmek çok güzel," dediğinde başımı salladım.
"Beni niye apar topar çağırdığınızı sora bilir miyim? " Dediğimde eliyle oturmam için koltuğu gösterdi.
"Tabi , konuşalım. Zaten misafirim de birazdan gelir " dediğinde kimden bahsettiğini bilmedim ama sormadım da. Benimle ilgili değildir nede olsa .
"Dinliyorum sizi ," dediğimde ellerini masada birleştirdi.
"Rol aldığın film ve dizilere göz attım, seni gerçekten beğenen, oyunculuğunu beğenen insanlar olduğunu gördüm. Ve aldığın ödülleri . Kısacası biliyorsundur sizin ekipten her kes bir yerlere dağıldı. " Dediğinde duyduklarımın benimle ne alakası olduğunu bilmesem de onu onayladım.
"Evet ," diye mırıldandım .
"En son Tozkoparan İskender dizisinde oynamıştın galiba, hala devam ediyor mu ? " Dediğinde başımı iki yana salladım.
" Dördüncü sezonu yayınlamadık daha ve hayır galiba devam edicek ," dediğimde başını salladı.
"Tamam , güzelmiş. O ekipten biriyle çok yakıştırmalar olmuş size karşı " dediğinde yutkundum. Yine konu "o" na geliyordu değil mi?
"Evet , var öyle bir şeyler. Eskisi gibi değil ama , bizi artık yan yana görmedikleri için galiba " dedim.
"Eskisi gibi olacağından yine emin ola bilirsin ," dedi gülümseyip. " Deha dizisini biliyorsun değil mi ? " Dediğinde kaşlarımı çattım.
"Biliyorum ama ne alakası var ki benimle? " Dediğimde oturduğu yerden kalktı ve karşımdaki koltuğa oturdum. Aynı zamanda elindeki kağıdı bana uzattı.
"Bu o dizinin oyuncu kadrosu. Biliyorsundur zaten, set arkadaşın o dizide oynuyor. Çağan Efe Ak ," dediğinde listede ismini gördüm zaten. Ona dönmeden başımı salladım sadece.
"Evet , haberim olmuştu " dedim sakince.
"Şu an ona partner aranıyor. Yani anlayacağın seni bunun için çağırdım. " Dediğinde elimdeki kağıtla öylece kaldığımda bakışlarımı ona çevirdim yavaşça.
"Çağan bunu istemez , sonuçta sevgilisi var . Ve ben , ben onun partneri olamam. Onunla yine aynı dizide , üstelik bu sefer farklı rollerde oynayamam ," dedim ve kağıdı yeniden masaya bıraktım.
"Ama Tuana, iyi düşün. Çağan'ın isteği ile değil bu işler , Aras Bulut bu sefer çok uğraşıyor seyirciyi memnun etmek için. Diziyi izleyen yetişkin kitle kadar onun altı kitle de var . Ve Çağan gibi birini oynatırken ekranda yanında seni görmek istediğini belirtti. " Dediğinde yutkundum.
Ne yani neden Leya'ya, Ülküye ve ya sevgilisine teklif gitmiyordu da , sırf bana geliyordu? Hemde Aras Bulut İğnemli' den ?
"Neden ben ? " Dedim anlamayarak hala . " Zaten sevgilisi var , ayrıca neredeyse gizli bir ilişki bile değil. Hem " dediğimde lafımı kesen şey kapının çalınması oldu .
"Gel," dedi Esra hanım sakin sesiyle. İçeri giren kişiyle göz göze geldiğimde bir kaç saniye dona kaldığımda o da aynı şekilde bana bakıyordu.
"Tuana ? " Dediğinde sesindeki şaşkınlıkla bana bakıyordu. O en azından konuşa bilmişti, ben onu karşımda uzun zaman sonra gördükten sonra dilimi yutmuş gibiydim sanki. Gözlerine daha fazla bakmadığımda önüme döndüm. Bakmamam gerekiyordu, onun sevgilisi vardı. Bu olmazdı, kendine gel Tuana!
"Çağan, bende seni bekliyordum zamanında geldin. Bizde Tuana'yla " dediğinde ayağa kalktım hızla.
"Ben bu teklifi kabul edemem. Şu an öyle bir dizide oynamaya pek vaktim yok , üniversiteye yeni girdim. Derslerime odaklanmam gerekiyor . Yine de çağırdığınız için teşekkür ederim , sağ olun ," dedim ve koltukta duran çantamı alıp odadan çıkmak üzereyken tam kapının önünde dikilmiş duran onunla karşı karşıya geldim. Boğazımda oluşan yumruyu ne kadar yutkunsam da geçecek gibi değildi.
"Ama Tuana daha düzgün konuşamadık bile ," diye konuşan kadını dinleyecek halde değildim. Buradan hemen çıkmam gerekiyordu.
Neden çekilmiyor bu kapının önünden! Sihir gücümle falan kapıdan açmadan duvardan geçme mi bekliyordu?
"İzin verirmisiniz ? " Dediğimde sesi çıkmadığı için mecbur elimi koluna götürüp çekmek istedim ama kıpırdamadı bile. Daha mı güçlü olmuştu yoksa ben mi zayıflamıştım ?
"Esra abla , ne oluyor? " Dediğinde kadın kısaca olanları anlattığında ben bakışlarımı o hariç her şeyde gezdirdim o sıra. Bakmasam bile bakışlarının üzerimde kurduğu hakimiyeti hiss ediyordum.
"Ben Aras abiyle konuşurum , benim için daha güzel ve cesur birini araştırıp bulur . " Dediğinde sinirle kaşlarımı çatıp gözlerine baktım hızla. Cesur mu ? Güzel mi ?
"Ne demek istiyorsun ? Laflarına dikkat et ," diye onu uyardığımda gülümsedi hafifçe.
Hayır , gülmemesi gerekiyordu. Niye gülüyordu şimdi bu ?
"Kızdın mı? Sen kabul etmediğine göre saydığım gibi değilsin galiba," dedi tek kaşını kaldırıp.
"Tamam lan kabul ediyorum ! Oldu mu? "
Nefesini verip gülerken başını salladı. Böyle bana bakması acı verdiğinde kenara çekilmesini fırsat bilip kapıyı açıp kendimi odadan dışarı attım.
Asansöre bindiğimde farkına vardığım gerçekle gözlerim kocaman açıldığında elimle alnıma vurdum.
"Siktir ! Ne yaptım ben ! Nasıl kabul ederim hayır ya ," dediğimde bir an geri dönüp hayır demek istedim ama bu sefer de benimle dalga geçiceği aklıma geldiğinde ofladım. Sen şimdi almadım mı başıma belayı Tuana ?!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Özel
Teen FictionSet . Sadece üç kelime ama içindeki anlamları kelimelerle ifade etmek mümkünsüz...