Apartman | BARSEM

Let me kiss you

"Lan"

Barış anın şokunu atlatarak elemanın üzerine yürümüştü

"Semih tuvaletten çık"

Semih Barış'ın sinirini oldukça iyi biliyordu. Semih'in göreceği görüntüler kendisi için çokta iyi olmayacağı için tuvaletten çıkmıştı

Gidecek bir yeri yoktu. Tuvaletin kapısını kapatıp oraya oturdu. İçeriden sesler gelirken kulaklarını elleriyle kapatıyordu

"SEN MİSİN LAN ARKADAŞIMA DOKUNAN PİÇ"

Barış hayatının sinirini karşısındakinden çıkarıyordu. Önce yakasından tutup tuvalet kabinine fırlatmıştı.

Kabinin içinde yumruklara boğdu Barış. Daha sonrasında kaldırıp kafasını duvara sürttü

"Bir daha bu çocuğun etrafında görürsem seni gebertirim"

"Anladın mı lan pezevenk"

Karşısındaki cevap veremiyordu bile. Ağzı yüzü kırık ve kan içindeydi

"Anladın mı dedim?"

"Çok iyi anladım. Bırak beni artık"

"Seni bırakmak mı? Ne bırakması? Polise gidiyoruz kalk"

Olduğu yerinden kaldırmıştı Barış. Tuvaletten çıkarınca mekanın ortasında herkes onlara bakarken

"Bu orospu çocuğundan şikayetçi olmak istiyorum"

🫀🫀

Eski sevgilisi olan elemanı mekanın ortasına fırlattıktan sonra Barış Semih'in elinden tutarak mekandan çıkarmıştı.

Semih hayatında ilk defa taciz olayını bizzat yaşıyordu. Bu yüzden tireyerek ağlıyordu. Barış'ın yanında ağlaması ayrı bir utanç vericiyken kendini durduramayarak hıçkırarak ağlıyordu

Barış Semih'i mekana yakın sahile getirmişti. Semih'in daha da rahat etmesi için kimsenin olmadığı bir yere geçmişlerdi

Semih yere çökerken yüzünü kapatarak ağlıyordu. Barış bu tarz bir durumda ne yapacağını bilmiyordu. Semih'e sarılmakla yetiniyordu

Bir yandan sarılıyor bir yandanda başını okşuyordu. Ne denirdi bilmiyordu.

"Semih ağlama demek istemiyorum ama geçti sakin olmaya çalış"

Semih'in cevap verecek hali yoktu. Sadece ağlıyordu

Birkaç saati böyle geçirdiler. Barış Semih'e sarılarak, Semih ise ağlayarak...

İşin sonunda Semih olduğu yerde daha da sakinleşmişti. Barış bunu farkettiğinde Semih'i daha da rahatlatmak için sırtını ovmaya başlamıştı

Bu hareketi Semih'i sakinleştiriyordu. Gözleri yavaş yavaş kapanmaya başlamıştı bile

Olduğu yerde uyuyakalmıştı. Barış karşısındakini daha da rahat ettirmek için ikisinide yatar pozisyona getirmişti

Birisi uyuyor diğeri gökyüzündeki yıldızları izliyordu. Bu sırada telefonu titremişti Barış'ın

"Alo. HEH OĞLUM NERDESİNİZ BURASI KARIŞTI AMINA KOYAYIM"