06

90 18 11
                                    

zimzalabim

beomgyu
lan soobin
nerdesin
size geldim de annen cikti o dedi
beni aldatiyo musun yoksa

soobin
yeonjunlayim
disarda
bir sey mi oldu canim

taehyun
aldatiyomus beomgyu
enisteye selamlar

soobin
ne enistesi be mal
sacma sapan konusma

beomgyu
siz bu aralar niye gotle don gibisiniz ya
sattin bizi inanamiyorum

soobin
arkadas olduk iste
kotu mu oldu
sevmediniz mi yeonjunu

taehyun
ben sevdim ya
komik biri
eglenceli

beomgyu
ben de sevdim ya
o lafin gelisi
cok vakit gecirmenize sasirdim

soobin
takiliyoruz iste
bir sey yok
eglenceli biri

taehyun
dedim ben eniste diye
susturuyosun beni

soobin
eniste denilecek bi durum yok su an
mal mal konusma
hoslanmiyorum hem
aklima sokmayin oyle seyler ben malim

beomgyu
KDNWJDNWKDKWLDŞWİE oylesin maalesef
hak veriyorum sana
normalde ben de dalga gecerdim ama acidim sana
baska zaman artik
eniste olursa soyle ama

soobin
dusunurum bi
mal mal konusmaya devam ederseniz satilik arkadas ilani acacagim
o zaman hicbir seyden haberiniz olmaz

taehyun
bak beni boyle seylerle tehdit etme
uzuluyorum

beomgyu
kiyamam sana ya
kolpa atıyo bosver
tek arkadasi biziz onun
satamaz bizi

soobin
keske dogru olmasa amk
neyse
yeonjun geldi
sonra konuruz

__


soobin ve yeonjun önce bir kafede birer kahve içip sohbet etmişler, ardından hava güzel olduğu için biraz da yürümeye karar vermişlerdi.

biraz komik bir şekilde tanışsalar da (ve o tanışmadan sonra ikisi de ilişkilerinin ilerleyeceğini düşünmese de) şu an birbirlerini tanıyıp arkadaş olmaya çalışıyorlardı. bu durumdan ikisi de oldukça memnundu.

"basketbol takımına niye bu sene girdin? geçen sene de var mıydın yoksa ya, ben hatırlamıyorum seni." soobin'in sorusuyla yeonjun bedenini ona doğru döndürerek yürümeye başladı. "geçen sene de istedim aslında ama seçmelerin olduğu zaman ayağımı burktum, iki hafta yürümekte zorlandım. o yüzden seçmeleri kaçırdım."

"üzüldüm, geçmiş olsun. dikkat etsene kendine." soobin'in cevabıyla gülümsedi yeonjun. "sakarım ben, dikkat etsem de başıma bir şey gelir." soobin gür bir kahkaha attığında bu yeonjun'un daha çok gülümsemesine yol açtı.

"konu nana'ya gelir diye sormak istemiyordum ama merak ettim, rahatsız olursan cevap vermek zorunda değilsin. ilişkiniz nasıl başladı, ne zamandır birlikteydiniz?"

"rahatsız olmadım, merak etme. çok uzun zaman olmadı aslında. o, beomgyuların sınıfındaydı, arada sırada konuşurduk. yaz tatilinin sonuna doğru bir kamp vardı, kampta da tek tanıdığım nana'ydı. kamp sayesinde yakınlaştık, sevgili olduk. sanırım 3 ay falan sürdü. uzun sürmemesine sevindim açıkçası." soobin tüm bunları anlatırken yüzü düşer ya da keyfi kaçar diye düşünüyordu başta ama düşündüğü gibi olmamıştı. nana konusu artık umurunda değildi pek, başta üzülmüş olsa da şu an rahatlıkla dalgaya vuracağı konumdaydı.

"uzun sürmemesine ben de sevindim. uzun ilişkide yaptığı şeyi atlatmak biraz daha zor olurdu." başını sallayarak onayladı yeonjun'u.

"ee sen de anlat bakalım. hayatında biri var mı, birinden hoşlanıyor musun?" her ne kadar kabul etmese de birkaç gündür merak ettiği soruyu sonunda sorduğunda rahatlamıştı soobin. ama gelecek cevap da biraz geriyordu onu, o ise bunun nedenini bilmiyordu.

"hayatımda biri yok, kimseden hoşlanmıyorum da. üzerinden bir sene geçti ama eski erkek arkadaşımdan sonra biraz yalnız kalmak istedim." yeonjun'un cevabı soobin'i oldukça şaşırtmıştı. erkek arkadaşı olacağı aklına bile gelmemişti.

"neden ayrıldınız?"

"geçinemiyorduk, sürekli tartışmaya başlamıştık. bir de okullarımız farklıydı, birbirimize vakit de  ayıramıyorduk. bizim için en iyisi ayrılmaktı." bir şey demek yerine anladım dercesine başını salladı sadece soobin.

yürüyüşün geri kalanında hobilerinden, izledikleri filmlerden bahsettiler. ikisinin de en sevdikleri şeyler aynı çıktığında bu durum ikisini de şaşırtmıştı, aynı zamanda mutlu da etmişti. soobin bir anlığına yeonjun'un ruh eşi olabileceğini bile düşünmüştü ama bu düşünceye kendini kaptırmak istemedi.

yeonjun'un annesi onu arayana kadar parkta dolanmaya devam ettiler. soobin yürümeyi sevdiği ve yeonjun ile daha fazla vakit geçirmek istediği için onunla evine kadar yürümeyi teklif etmişti.

"ya geç oldu, dönmek senin için zor olur. ben kendim giderim."

"zor falan olmaz. yakın oturuyoruz zaten, hem sen de beni evimden almıştın ben de bırakayım işte." yeonjun fazla itiraz etmeden soobin'in teklifini kabul etti. bulundukları park ikisinin de evine uzak sayılmazdı, yaklaşık on beş dakikalık bir yürüyüşün ardından yeonjun'un evine gelmişlerdi bile.

"yarın okulda görüşürüz soobin."

"görüşürüz yeonjun, iyi geceler." vedalaşmanın ardından soobin eve giderken yüzünde engelleyemediği bir gülümse vardı ve bunun sebebi hakkında hiçbir fikri yoktu.

***

break up with you girlfriend, yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin