Rüyamın en güzel yerindeydim ve tam o sırada alarmım çalmaya başladı. Bugün yeni bir hayatımın ve yeni okulumun ilk günüydü, bu yüzden yataktan kalkasım yoktu. Gözlerim yarı açık bir şekilde, çalan alarmı kapatmak için komodine doğru elimi uzattım. Komodinin üstünde elimi gezdirdim ama telefonum orada değildi. Derin bir nefes verip hızlıca yataktan kalktım; o esnada gözlerim karardı. B12 eksikliğim her zaman tam vaktini buluyordu. 30 saniye boyunca göz kararmamın geçmesini bekledim.
Göz kararmam geçtikten sonra hızlıca telefonumu aramaya başladım. Çalışma masama, kitaplığıma, kıyafet dolabıma baktım ve kedimin yattığı yere bile göz attım ama bulamadım. Sonra aklıma yatağın altına bakmadığım geldi. Hızla yere eğildim ve yatağımın altına baktım. Telefonum oradaydı! Sonunda telefonumu bulmuştum. Hemen alarmı kapatıp telefonu komodine koydum, hızlıca banyoya girip elimi yüzümü yıkadım.
Banyodan çıkıp üstümü giyinmek için odama döndüm. Dolabımdan okul kıyafetlerimi alıp hızlıca giyindim. Duvardaki saate baktığımda dersin başlamasına 15-20 dakika kaldığını gördüm. Gözlerimi devirip kendi kendime söylendim; okulun ilk günü geç kalmak istemiyordum. Koşturarak mutfağa gittim, atıştırmalık bir şey alıp hızlıca odama girdim. Çantamı son kez kontrol ettikten sonra çantamı alıp koşturarak evin kapısına yöneldim.
Tam ayakkabımı giyerken anahtarlarımı odamda unuttuğumu fark ettim. Kendime söylenerek ayakkabımı çıkarıp odaya koştum, anahtarlarımı alıp geri döndüm. Ayakkabımı giyip kapıyı kilitledikten sonra hızla dışarı çıktım.
Okula doğru yürürken hem kendime söyleniyor, hem şarkı dinliyor, hem de saate bakıyordum. O sırada açlığım başıma vurdu; gözlerim birkaç saniye karardı ve başım dönmeye başladı. Yanımdaki binaya yaslanarak derin nefes alıp verdim. Aklıma evden çıkmadan önce aldığım atıştırmalıklar geldi. Hızla çantamı indirdim, içinden bir çubuk kraker çıkarıp paketi açtım ve yemeye başladım.
Hem çubuk krakerimi yiyip hem de okula yetişmeye çalışıyordum. Birkaç dakika içinde çubuk krakerimi bitirmiş ve yeni okuluma varmıştım. Bakışlarım okulun bahçesinde, okulun içinde ve caddede dolaşırken büyük bir okul olduğunu fark ettim; ancak, diğer okulumdan daha küçüktü.
Kalbimin heyecandan hızlandığını hissettim. Elimi göğüs kafesime koyup üç kez derin nefes aldım. O sırada okulun görevlisini gördüm. Hızlı adımlarla görevliye doğru ilerledim. Görevli beni görünce gülümsedi. Biraz utanmıştım; ona 11/B sınıfının nerede olduğunu sordum. "3. katta, kızım. 11. sınıflar. Sınıfların üstünde şubeler yazıyor," dedi gülümseyerek. Görevliye teşekkür ettim ve hızlıca içeri daldım.
Okula girer girmez içinin daha büyük olduğunu fark ettim. Dışarıdan bakılınca küçük gibi görünüyordu ama yanılmışım. Daha fazla zaman kaybetmeden 3. kata çıktım ve sınıfımın kapısına yaklaşarak içimdeki heyecanı hissettim. Yeni arkadaşlarla tanışmanın heyecanını yaşamak için sabırsızlanıyordum.