evrenin en güzel çiçeği

14 2 0
                                    

Zhan nereye kayboldun?"

Piknik için çiçekler ile dolu bir yere gelmişlerdi. Yibo araba dan bir şey alıcağını söyleyip kısa bir süreliğine kayboldu. Zhan ise bu zamanı fırsat bilip ağaçların arkasına saklandı. Sevgilisine sürpriz yapmak istedi. Topladığı papatyalar dan taç yapmaya başladı. Duyduğu ses ile ayağa kalktı ve ağaçların arkasından çıkıp Yibo'nun yanına ilerlerdi.

"Burdayım" diyerek kollarını sıkıca arkasına dönük olan adamın bedenine sardı.

Aniden oluşan temas ile korkmuştu Yibo. Ellerini göğsün de çapraz şekilde duran kollara attı ve küçük küçük okşadı.

- korkuttun beni.

- sevgilim neden korkuyormuş?

- çünkü sevgilin seni çok seviyor ve endişe ediyor.

Yibo'nun dudakların dan çıkan kelimelere karşıt kıkırdadı Zhan.

Yibo bedenini Zhan'a doğru çevirip kollarını beline indirdi. Gözlerini karşında duran güzel yüzden ayırmak istemiyordu.

"Çok güzelsin" nefesi kesiliyordu bu yüze her baktığında.

"Yibo sen daha güzelsin. En güzelisin" ellerini Yibo'nun yanaklarına atıp yüzünü yakınlaştıtıp kısa bir öpücük bıraktı dudaklarına. "Ah nerdeyse unutuyordum" kenara dikkatli bir şekilde bıraktığı tacı eline aldı. "Bu senin için." Sevgilisinin saçlarının üzerine nazik bir şekilde bıraktı.

"Çok yakıştı ama çiçekler seni kadar güzel değil." fark etmeden büzdüğü dudakları ile çok sevimli gözüküyordu Zhan.

Yibo bu sevimliliğe daha fazla dayanamayarak Zhan'ı kendisine çekip sıkıca sarıldı.

"Teşekkür ederim çiçeğim" sarıldığı için sesi boğukça çıkmıştı.

"Çiçeğim mi?"

"Evet çiçeğim. Sen evrenin en güzel çiçeğisin ve benimsin." Sarılmayı kesip Zhan'nın bileklerini kavradı. "Şimdi çiçeğimi besleme vakti" diyerek yerde bulunan yiyecekleri gösterdi.

"Beni besler misin sevgilim?" Yüzüne her zaman ki ifadesinden birazcık daha masum duran bir ifade takıp sordu soruyu.

"Sen iste yeter. Hadi gel" yerde bulunan örtünün üzerine oturup yemek yemeye başladılar.

....

"Yibo yeter ben doydum"

"Hayır Zhan. Hala doyamadın."

"Yibo doydum diyorum. Çok yemekten hasta olursam sen bana bakarsın"

"Bakarım elbette."

"Bakarsın, bakarsın da cidden ben doydum.

"Peki, şu çileği de ye son. Bitti artık."

Yibo'nun elinde bulunan çileği de yedi Zhan. Etrafına bakındı. Çok güzeldi burası.

"Zhan benim de canım çilek çekti"

Yibo'nun cümlesine karşı bir tane çilek alıp Yibo'ya uzattı. Yibo Zhan'nın bileğinden tutup bedenini kendisine çekti. Dudaklarını yalayıp gözlerini Zhan'nın gözlerine dikti. "Çilek istediğimi söyledim."

"Verdim ya Yibo"

"Öyle değil"

"Nas-.." yibo cümlesini tamamlamasına izin vermeyip dudaklarına yapıştı.

Derin ve bir o kadar da tatlı olan öpücüğü kesen ilk kişi Yibo oldu. Bir elini Zhan'nın yanağına koyup usulca okşadı.

"Böyle istedim" dudaklarını sertçe yalayıp Zhan'a baktı. "Tadı güzelmiş" dedi.

Zhan olan biten şeyler arasında hala şok içindeydi. Bu adam, ah fazlasıyla aşıktı. Zhan ona nasıl bu kadar yenik düşüyordu bilmiyordu.

"Yibo sen çok fenasın." gülümsemesini tekrar yüzüne takıp gözlerini Yibo'nun güneş ile karamel rengine bürünmüş gözlerine dikti.

"Sen beni böyle yaptın. Sorumluluk alman gerekiyor.

"Nasıl bir sorumluluk bu?

"Bana sarılmanı istiyorum. Ama sadece sarılmak ile sorumluluğunun biticeğini düşünme. " Zhan'nın ellerini kavrayıp kalbine doğru getirdi. "Her gece sorumluluk alman gerekiyor"

"Elbette alıcağım fakat önce bu güzel yeri tadını çıkartalım"

Ayağa kalkıp Yibo'ya elini uzattı. "Hadi gel biraz gezelim"

Yibo ellerini sıkıca Zhan'nın ellerine dolayıp ayağı kalktı. El ele etrafta dolaşmaya başladılar.

~~

Yibo çevresinde bulunan çiçekler den bir tanesini kopartıp yüzük haline getirdi. "Zhan elini uzatır mısın?"

Elini Yibo'ya doğru yöneltti.

Yibo diz çöküp Zhan'nın yüzük parmağını kavradı. "Ömrüm boyunca seninle yaşamak istiyorum. Aldığım her nefes seninle birlikte olsun istiyorum. Yıllarım, aylarım, günlerim, saatlerim, dakikalarım ve saniyelerimin her zerresin de seni istiyorum. Xiao Zhan seni çok seviyorum." çiçekten yaptığı yüzüğü Zhan'nın parmağına taktı.

Zhan sulanmış gözler ile karşında duran adama baktı. Diz çöküp Yibo'nun kollarına atıldı. Ani sarılma ile dengelerini kaybedip yere uzanmışlardı.

"Seni seviyorum Wang Yibo. Hemde tahmin edemeyeceğin kadar çok seviyorum." altında bulunan bedenin yüzüne öpücükler bırakıp durdu Zhan.

Zhan'nın bu hallerine sadece gülümseyip anın tadını çıkarmaya baktı Yibo.

En sonunda Zhan öpmeyi bırakmış kendisini Yibo'nun göğsüne bırakıp orda yer edinmeye çalıştı.

-Yibo

-efendim sevgilim

-bana şarkı söyle.

Yibo ağzın da belli belirsiz bir melodi ile şarkı mırıldandı. Parmak uçlarını Zhan'nın saçlarının arasına koyup yavaş yavaş her tutamı okşuyordu.

Mayışmış bedenini yana atıp kollarını Yibo'ya doladı. Buna karşılık Yibo Zhan'ı kendisine daha yakın olurmuşçasına daha da sarıp sarmaladı.

Ne kadar süre öyle kaldıkları bilinmiyordu fakat aralarında bulunan sevgi ipi göremiyorum diyen biri tarafından da görülebilirdi. Ne onların aşkı ve sevgisi biterdi ne de yazarın yarım bıraktığı hikâyeler.

(İlk başta burda karışık bir çok kısa hikaye yazıp paylaşırım dedim ve sonra vazgeçtim. Sanırım ben kısa hikayeler ile daha iyiyim. Bu kurgunun konusu yok. Yizhan Wangxian karışık oluşucak şekilde ara ara yazıcam bir şeyler. Hatalarım varsa affola. Keyifli okumalar dilerim♡

wangXian|yizhan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin