Bir önceki bölümün devamı arkadaşlar, Yorum ve Vote atmayı unutmayın lütfen. Bu bölüm Ayzem'in yaşadıklarını öğreneceğiz.
💫
20-25 dakikalık bir araba yolculuğun ardından kale ve deniz manzarasının eşlik ettiği, yerleri kayrak taşlarıyla döşenmiş, begonvillerle süslü, iki katlı olan ve her katında farklı huzur bulunan beyaz geleneksel bodrum evi olan bir meyhaneye geldik.
Pek meyhane insanı değildim aslında ama karşımda büyük bir heyecanla garsona siparişleri veren adamın hevesini kırmak istemediğimden dolayı susmayı tercih ettim.
Bence buradan daha güzel yerlerde vardır.
Ne yiyeceğimi bilemediğimden kendimi tamamen karşımdaki adama teslim ettim. Yemediğim veya sevmedim pek bir şey yok, karşımdaki adamın zevkine de güvendiğim için yemekleri onun seçmesini istedim.
Aslında doğruyu söylemek gerekirse daha çok ne tür yemekler yediğini merak ettiğim için ona bırakmıştım.
Ana yemekleri ve mezeleri seçtikten sonra sıra içeceğe gelmişti. Ben dirseklerimi masaya yaslamış onu izlerken bir anda ela gözleri benim karalarımı buldu.
"Rakı içeriz değil mi?" Diye sorduğunda başımı aşağı yukarı salladım onaylarcasına.
Son siparişleri verdikten sonra da garsona teşekkür etti ve tüm odağını bana verdi.
"Mekanı beğendin mi?"
"Beğendim, manzarası en özel yeri ." Diye cevap verdim Barışa, biraz yalan söylesem sorun olmaz değil mi?
"Benim manzaram kadar olmasa da evet özel." Dedi ve masanın üzerindeki elimi avucunun içine haps etti.
Bu iltifatı ile kanım kaynadı bir anda, saç diplerimden ayak tırnaklarıma kadar uyuştu tüm vücudum.
"Yanakların kızardı senin, utandın mı sen?" Diyerek daha da utanmama sebep oldu.
"Hava sıcak o yüzden şey olmuştur." Diyerek ellimi ondan kurtarıp yanaklarıma baskı uyguladım.
Bu halim Barış beyin hoşuna gitmiş olmalı ki karşımda ağzı kulaklarında bir şekilde oturuyordu.
"O ağzını yırtmamı istemiyorsan sırıtmayı kes Topçu." Dedim geriye doğru yaslanırken.
"Sen nasıl istersen güzelim."
Yan masamızda oturan beyefendinin sigara dumanı sarmıştı tüm mekanı, bir anda ciğerlerime dolan duman ile beynim nikotin almam için uyarı vermeye başladı.
Barış Alper dün gece beni sigara içerken gördüğü için sorun olacağını düşünmüyorum ama yine de rahatsız olup olmadığını sormam gerekiyor.
"Sigara içsem rahatsız olur musun?" Diye sordum ve masanın üzerine bıraktığım çantama uzandım.
"Sigaradan rahatsız olmam ama senin sigara içmenden rahatsız olurum." Diyerek geriye doğru yaslandı Barış Alper.
"İçmeyeyim yani?" Diyerek çantamdan Aslı ablanın zulasından çaldığım sigara paketini çıkardım.
Çantamı yerine geri koyarken gözlerimi tekrar elalarına haps ettim, sol dirseğini sandalyesinin kenarına dayayıp çenesini de avucunun içine almış, sağ işaret, orta ve yüzük parmağı ile masanın üzerinde ritim tutarak beni izliyordu.
Paketten bir tane sigara çıkardım ve dudaklarıma yerleştirip ucunu çakmakla tutuşturdum. Barış Alper ise istifini bozmadan beni izlemeye devam etti.
