4.

420 45 26
                                    

"Semih kapıyı açar mısın lütfen"

"Abi bir dakika geliyorum"

Başımdaki havluyu çıkarıp hemen yataktan kalktım. Yerdeki kirlileri de toplayıp banyodaki sepete attım yarın yıkamaya vermek üzere.

Ne kadar kafama takmayayım desem de ister istemez üzülüyordum. Kendi takımımdan farklı olacağının farkındaydım ama bu kadar olacağını hiç tahmin etmemiştim. Arda ve Kenan'la daha önce oynamıştık milli takımlarda, en azından onlarla vakit geçiririm diyordum buraya gelirken. Aramız iyi birbirimize yakınız sanıyordum. Sanıyormuşum işte...

Cenk abiyle Mert abiyede darılmıştım. Beni yanlarından ayırmamalarını falan beklemiyordum ama en azından antrenmanda yokluğumu farketselerdi keşke.

"Yavrucum haydi ya yemekler soğudu"

Barış abinin sesini duyunca ister istemez kıkırdadım. Önce toparladığım odaya kısa bir göz attım ortalıkta unuttuğum bir şey var mı diye. Birkaç saniyede iyi iş çıkardığımı görünce kendi kendimi tebrik edip saçlarımı elimle düzeltmeye çalıştım ve koşarak kapıyı açtım.

Kapının pervazına tek kolunu yaslamış diğer elinde poşetle bekleyen Barış abiyi görünce yüzümde kendiliğinden oluşan gülümseme kendisine de bulaşmıştı hemen.

"Müsait değil miydin yoksa?"

"Müsaittim ama odaya geleceğini sanmıyordum, şaşırdım biraz"

"Ben şaşırtmayı severim maviş, alış istersen"

Dediğinden sonra burnumu sıkıştırıp odaya girince bende arkasından kapıyı kapattım. Yatağın üstüne oturup getirdiği pizza kutusunu açtıktan sonra elimi tutup beni yanına çekti.

'Bu adam niye bu kadar temas bağımlısı ya' diye düşünmeden edemedim.

"Hangisini seversin bilemedim Semih'im o yüzden karışık aldım."

"Karışık seviyorum ben zaten"

" İyi o zaman. Yarısını sen yiyeceksin"

"Abi ben aç değilim demiştim sana nasıl bitireyim?"

"Şşşt. İtiraz yok"

"Off"

"Oflama bana"

Ofladığım için büzülen dudaklarımın üstüne avucunun içi ile vuran Barış abiye dudaklarımı büzerek baktım.

Gözlerini önce dudaklarımda sonra yüzümde gezdirdikten sonra yanaklarımı sıkıştırması beni şaşırtsa da kendisinin değişik bir karakteri olduğunu anladığım için garipsemedim. Sanırım alışıyorum..

Daha birkaç gündür tanışmamıza rağmen bu kadar samimi davranmasına şaşırmaktan çok mutlu oluyordum. Hiçbir zaman böyle sevgi görmeyen benim hoşuma gidiyordu açıkçası.

"Abi yapma böyle ya"

"Ne yapayım, bebek gibisin aynı"

"Bak pizzayı soğuttun"

Beni rahat bırakıp yemeğine devam etmesiyle derin bir nefes aldım. Bu hareketleri hoşuma gitse bile alışmak istemezdim. Sonuçta sürekli beraber olamayacağız. Belki de burdan döndükten sonra bir daha konuşmayacağız.

.

.

.

"Oh çok doydum ya"

Bir pizzanın yarısını yedikten sonra doymamış ve bir tane daha sipariş ettikten sonra onu da bitirmiş olan Barış abi, şimdi yatağımda uzanmış yemekten şişmiş göbeğini okşuyordu.

"Teşekkür ederim Barış abi"

"Ne demek yavrum, ne zaman istersen beraber yeriz. Gerçi sen bir şey yemedin ama olsun"

"Abi dedim ya sana aç değilim diye"

"Tamam tamam sustum"

Yatağın üstündeki çöpleri toplayıp çöp kutusuna atarken Barış abi de ayaklandı.

"Semih biz keremlerle oturacaktık sende gelsene"

"Yok abi ya, sağol. Ben gelemeyeyim. Annemlerle konuşacağım zaten. Başka zaman otururum sizinle"

Aslında kimseyi aramayacaktım ama dahil edilmediğim bir ortama girmek istemiyordum.

"Sen bilirsin, üzme kendini, görüşürüz"

"Görüşürüz"

Saçlarımı karıştırıp odadan çıkarken bende onu izledim. Çok yakışıklı, güçlü, sosyal, özgüvenli ve daha saymayacağım kadar beni kendine hayran edecek özelliğe sahipti..

.

.

.
Kontrol etmedim ama attım yine de. Çok beklentiniz olmasın edebiyatım hiç iyi değildir😔

iyi sanıyorlar - semih ' barış Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin