Bölüm 1: Ergen Ejderha

6 1 4
                                    


Medyada Luna ✨


    



   "Ben bir avcıyım, vahşi bir avcı. Çelik pençelerimle dünyayı biçer, devasa kanatlarımla evreni arşınlarım. Üç.

İki.. Bir veee 

"Rooaarr"

   Kral Richard, çalışma odasına giren ve kendini devasa bir ejderha zanneden ama minik bir kedi olan kızına bakarken ne kadar kahkaha atmak istese de korkmuş numarası yaptı. Asla şevkini kırmak gibi bir niyeti yoktu. Ne de olsa evladını asırlardır beklemişti ve üzülmesine asla tahammülü edemiyordu.

   "Seni vahşi yırtıcı, demek benim evimde bana saldırıyorsun he. Çabuk gel buraya!"

   Kaçan kızını yakalayıp havaya fırlatırken o sırada onların eğlencelerini izleyen Kraliçe Evelyn, bu tablonun sonsuza kadar sürmesi için evrendeki tüm tanrılara yalvarıyordu. Çok hızlı büyüyordu ve şimdiden 5 yaşına girmişti. Tam bir ayaklı belaydı, bu kadar kocasına benzeyeceğini tahmin edememişti ama yüzündeki gülüşünü hiçbir şeye paha biçemezdi...

     _____________________

     "Ben bir avcıyım, vahşi bir avcı. Çelik pençelerimle dünyayı biçer, devasa kanatlarımla evreni arşınlarım. Üç.

İki.. Bir veee "

 "RROOOOAARRRR"

  Küremeyi duyan ormandaki tüm canlılar kaçışırken onları gülerek izleyen Luna'nın keyfi oldukça yerindeydi. Berry ise dostunun başına geleceklerden dolayı endişeliydi.

 "Luna acaba babanı daha çok kızdırmadan eve mi dönsek?"

 "Ben o lanet olası yere dönmem. Özgür bir ejderhayım ve bunun bazı sorumlulukları var bro. Anladın mı, Come Onn! Birincisi tek başına olmalısın ve seni koruyan bir ülke dolusu insanla yapamazsın."

 M "Ama ben varım?"

   "Sen istisnasın, burada yalnızlıktan kafayı yiyemem ve en yakın dostuma ihtiyacım var."

 "Yine de baban bu duruma çok kızacak."

 "Boşversene gel sana tavşan yaka-"

 "RRRROOOOAAAARRRRRRR"

 "İşte şimdi boku yedik!"

 "AĞZINI BOZMA, BEN SANA DEMİŞTİM"

    Yerleri bile titreten kükremesiyle yere inen Kral Richard öfke dolu gözlerle hizmetçinin kızına ve yanındaki şarlatanına bakıyordu. Aklı sıra o 5 dangalağın bulunduğu Beşler Konseyi'ne gitmek zorunda kaldığı için kaçacaktı. Son zamanlarda 50 yaşında ergen bir ejderha olarak kendisini çok zorluyordu minik kızı. Şimdiyse nereden duyduysa bir özgürlük sevdasıydı tutturdu gidiyordu. Evden kaçmaları ve derslerini aksatmaları başlamıştı. Kahretsin ki bir bal porsuğunun cesaretine ve tilki kurnazlığına sahipti. Kendisine tatlı gözlerini açıp bakıyor ve istediğini yaptırtmakla kalmayıp işi bitince toz oluyordu küçük sıçan. Bazen eski tatlı halleri aklına geliyor ve iç çekiyordu.

 "NERDESİN SEN, BU KAÇINCI OLDU! BİR DAHAKİNE SENİ KOR ZİNCİRLERE BAĞLATIP KIVRIMLI ZİNDANLARA ATTIRIR İBLİSLERE YEM EDERİM!! DUYDUN MU BENİ?!!"

    Luna gelen tehdit karşında ister istemez yerine sindi. Ne kadar özgür bir ejderha olsa da sonuçta babası istediği zaman aynı şuanda olduğu gibi çok korkunç bir adam olabiliyordu. Kalın gri pullu derisinin altından bile belli olan damarları patlayacakmış gibi atıyor, kendisininkinin kopyası olan sarı-yeşil hareli gök gözleri çıldırmışçasına bakıyordu. Adamı biraz daha zorlarsa o derecesini bile kestiremediği ateşiyle kendisini yakacak ve bir aziz gibi huzurla yaşayacaktı neredeyse yahu! Şey, galiba kalenin kendisinin kaldığı batı kanadını komple yıkmakla biraz abartmıştı. İnsan bari yarısını yıkardı...

Ejderhalar Çağı 1: LUNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin