Merhaba ben eylül etlikten batıkent'e taşındığımız gün okulumun güzel ve iyi bir yer olmasını dilemiştim eski okulda çok saçma şeyler yaşanmıştı ve bu beni çok fazla kırıp yormuştu beni yolda görseniz neşeli otistik hayattan ne kadar zevk alan biri derdiniz kesinlikle ama iç dünyamda ben mutsuz kendimi ifade edemeyen bir ucubeyim kısacası ben eylül ve buda sevdiğim çocukla ilk tanışmamız
Okulun ilk günüydü bordo ve lacivert okul formasını giymiştim bize başka bir sınıf açılıyordu herkes içeri girdiğinde bende yavaşça içeri girdim sınıfım hangi katta olduğunu bile bilmiyordum hızlıca etrafta bir öğretmeni görmeye çalıştım ve evet yeni olacak fen hocamızı gördüm kapalı zayıf güzel bir kadındı yanına ilerledim
-" merhaba yeni açılan sınıfın nerede olduğunu biliyor musunuz hocam"
-" g şubesi sanırım bende yeni geldim okula bilmiyorum "
Bu cevapla üst kata çıktım ve G şubesinden içeri girdim selam verdim boş bir yere oturdum hoca adımı sorduğunda " eylül " diye söyledim hoca listede karışıklık olduğunu söyleyerek beni "H" şubesine götürdü aşırı utanmıştım okulun ilk gününden hemde .
Hızlıca yeni sınıfıma girdiğimde etrafa göz gezdirdim 3'lü bir kız grubu gördüm yanları boştu onların yanına yürüdüm.
-" merhaba arkadaş olabilir miyiz? "
-" tabiki ben şimâl"
-" zeynep "
-"Nilsu"
Hepsiyle tanıştığımda sohbet etmeye başladık gerçekten iyi insanlardı eğlenirken içeri ögretmen girdi sınıf öğretmenimiz matematikçi konuşmaları pekte dinlemedik klasik sözlerdi. Okulun ilk gününden arkadaş bulabileceğimi hiç düşünmemiştim oysaki tabiki zamanla sadece şimâl ve ben kaldık bunları geçiyorum çünkü çoook sıkıcı...Şimâl her sabah beni evimden almaya geliyordu daha fazla vakit geçirmek için yapıyorduk bunu bazende ben gidiyordum evim okula yakın olduğu için bütün öğrencileri tanımıştık haliyle
-" şimâl biz ne zaman pavyon açıcaz"
-" kanka bak açarız ama zengin değiliz ki acaba Afgan ticareti mi yapsak "
-" arkandayım kanka yapalım amına koyim "
Ellerimizi tokuşturduk bunlar bizim günlük konuşmalarımızdı tabiki okula doğru yürüdük ve evet mistik sınıfımıza girdik ve evet bu sınıf her Allahın günü bok kokuyordu kimden geliyormuşşş orrrr çocuğundan sürekli osurup duruyor amk
Hızlıca sırama oturup şimalle dedikodu yapmaya başladım hocanın içeri girmesiyle o benim için şuan iğrenç an gerçekleşmişti
-" Eylül kalk ertuğnun yanına geç"
Evet oflasamda ertuğnun yanına geçtim ve çantamı masanın yanına astım dersi dinlerken ertuğnun sırya bir şeyler çizdiğini gördüm ve evet buton çiziyordu
Aslında o kadarda kötü değildi gülümsedim ve buton çizdim birlikte konuşarak gülmeye başladık o gün anladım ki ertuğyu sevmiştim hayatımda ilk defa aşık oldum ilk defa birini bu kadar sevmiştim ertuğyu tanıtırsam eğer zeki (getson Fernandes) takma adıymışmış HAYIR PANDA neyse üçlü bir grupta gezen biri kimle mi yakında tanıyacağınız ERDEM VE KAĞAN iyi insanlar tabiki her neysebu kadar yeter ayol yazmaya üşendim bayziiiii😚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yalan habero
Storie breviçok sevdiğim bir adamın üzerine bu hikayeyi yazmaya karar verdim okul anılarım olacak çoğunlukla 😎💪🏿🎀