yeonjun ben ozur dilerim senden o gun neden oyle yaptim bilmiyorum
beomgyu yaptigin hos degildi ben sana yardim ediyorum karsiliginda benimle kavga ettin resmen
yeonjun evet cok haklisin oyle yapmamam gerekiyodu keske zamani geri alabilsem seni kizdirdim ozur dilerim tekrardan
beomgyu neyse sorun yok gitmem lazim gorusuruz
yeonjun beomgyu gitme son bir sey daha soylemem lazim
beomgyu noldu
yeonjun bes dakika disari cikabilir misin?
beomgyu ne evime mi geldin? olmaz git lutfen ne isin var simdi anlamadim niye geldin yani
yeonjun sana cupcake yaptim lutfen gel
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bu goruntu fikrini degistirmez mi😞 cilekli hemde en sevdigin bes dakikacik sadece hemen veriym sonra gidersin olur mu
beomgyu yeonjun
yeonjun tamam o zaman kapiya birakiym en azindan al ama olur mu cok ugrastim denemeni istiyorum
beomgyu hayir olmaz oyle cok ayip olur ugrasmissin benim icin geliyorum hemen
yeonjun OLEY tamam bekliyorum
—————
beomgyu üstündeki pijamalarını çıkartıp rahat gündelik bir şeyler giymiş ve hemen dışarı atmıştı kendini. içinden neden bir anda böyle bir şey yaptığını düşünürken bir yandanda çilek sevdiğimi nerden biliyor diye düşünüyordu. bunları düşünürken kapının önünde elinde kağıt torbayla duran yeonjunu görmüş yanına gidip "selam." demişti. yeonjun sevdiği çocuğu görünce kocaman gülümsemiş "beomgyu! selam. başta gelmezsin diye çok korkmuştum. iyi ki geldin." demişti. elindeki poşeti beomgyu'ya uzatıp "yanımda bir tane deneyip yorumlamak için vaktin var mı acaba? eğer yoksada denedikten sonra bana mesaj atarsın." demişti. beomgyu poşeti elinden alıp gülümsemiş "teşekkür ederim. niye zahmet ettin ki..?" demişti. yeonjun ise ensesini kaşıyarak "özrümü kabul etmen içindi. tekrardan özür dilerim. umarım affetmişsindir beni." demiş daha sonra ise merakla beomgyu'nun yüzünü incelemeşti. beomgyu ise "affettim bile çoktan! kandırdın beni resmen." diyerek yeonjun'u güldürmüştü. "eğer vaktin varsa bize çıkalım, beraber deneriz olur mu?" demişti beomgyu. yeonjun ise şaşırmış "yok yok, rahatsızlık vermeyeyim sen dene sonra ben giderim." demişti. içten içe beomgyu'nun yaşadığı yeri, odasını görmek istiyordu ama yinede evine almak zorunda değildi sonuçta. ayıp olabilirdi diye düşündü. o sırada beomgyu yeonjun'un elinden tutup arkasından sürükleyerek evlerine götürmüş yeonjun'da hiçbir şey diyememişti. eve girdiklerinde beomgyu "evde kimse yok merak etme, rahat olabilirsin." demişti. ama yeonjun evde kimsenin olmadığını zaten biliyordu.. evet winter'dan zorla öğrenmişti. beomgyu'nun en sevdiği meyvenin çilek olduğunu biliyordu ama en sevdiği tatlının cupcake olduğunu bilmiyordu. böyle şeyleri winterdan öğrenip öyle gelmişti, hazırlıklıydı yani. yeonjun kafasını sallayarak ceketini çıkartmış ve beomgyu'nun yönlendirmesiyle salona geçip oturmuştu. beomgyu ise yanına oturup cupcakeleri poşetinden çıkartmış koyduğu karton kutuyu açıp bir tanesini yeonjuna uzattı. yeonjun elindekini alıp kendisinide bir tane almasını izlemiş daha sonra ise merakla gözlerini açıp beomgyu'u izlemeye başlamıştı. beomgyu izlendiğini fark edince gülerek bir ısırık almış daha sonra ise gözleri büyümüştü. "yeonjun! harika olmuş!" "gerçekten mi? gerçekten beğendin mi?" "gerçekten çok beğendim. hepsini yiyimde kimseye kalmasin. gelip dadanırlar kesin. özellikle winter. bunlar benim cupcakelerim." yeonjun söylediklerine kahkaha atarak "beomgyu, çok tatlısın. istersen birsürü yaparım senin için. sen canının istediği kadar ye. sonra canın isterse yine söyle yapayım." bunları söylerken o da bir ısırık almış ve gerçekten güzel olduğunu fark edince çok şaşırmıştı. evet böyle güzel olucağını o da tahmin etmemişti. bunları dinlerken beomgyu bir ısırık daha almış "tamam! söylerim. elin lezzetliymiş." demişti. o sırada farkında değildi ama üstündeki çilekli krema dudağının kenarına değirmişti. yeonjun fark edince elini yüzüne uzatıp beomgyu durunca baş parmağıyla dudağının kenarını silmiş parmağına bulaşan kremayıda yalamıştı. beomgyu şaşkınlıkla yeonjunu izlerken sesli bir şekilde yutkunmuş içinden huylanmadı mı neden böyle yaptı diye düşünüp durmuştu.
ikiside elindeki cupcakei bitirince yeonjun merakla "eğer sakıncası olmayacaksa odanıda gösterir misin? senin gibi birinin odası nasıl acaba diye çok merak ediyorum." demişti. "ne sakıncası! gel gidelim. bende arkadaşlarımın odalarını çok merak ediyorum. sende bir gün bana gezdirirsin olur mu?" "olur tabii ki!! bir gün çağırırsam lütfen davetimi geri çevirme o zaman." "anlaştık." konuştuktan sonra beomgyu yeonjun'u odasına götürmüştü. yeonjun gördüğü manzarayla hem şaşırmış hemde şaşırmamıştı çünkü her yerde çizimler, boyanmış resimler vardı bu şaşırmadığı kısımdı çünkü köşede büyük bir masası vardı. üstünde kocaman bir oyuncu bilgisayarı vardı. işte bu şaşırdığı kısımdı. sanırım bu onun bilmediğim bir yanıydı? "bilgisayar oyunlarını seviyor musun?" "evet, dışarıdan öyle güzkmüyor biliyorum ama seviyorum." "seni keşfetmek çok eğlenceli." bunları söylerken makyaj masasınında olduğunu ve üstünde binbir türlü bakım eşyası,parfüm ve vücut spreylerinin olduğunu görmüştü. parfümlerine doğru yaklaşıp "en çok hangisini kullanıyorsun?" demişti. beomgyu yanına gelip vanilya kokusunun bariz bir şekilde hissedildiği bir parfümü yeonjuna koklatıp "her gün bunu sıkıyorum. en sevdiğim parfümüm." demişti. yeonjun ise bugün ikinci kez hatta üçüncü kez? beomgyu'u şoka uğratıp aralarındaki mesafeyi kapatıp boynuna eğilmiş ve boynunu koklamıştı. yavaşça geri çekilip gülümsemiş "evet, teninde daha güzel kokuyor ama." "hmhm.., bazı parfümler tende dağılınca daha güzel kokarlar." "öyleymiş, kanıtlamış olduk. odan çok güzel bu arada, boğuk değil ve tam sen gibi. tek şaşırdığım şey oyun oynuyo oluşun, gerçekten dışarıdan öyle bir vibe vermiyorsun." "evet katılıyorum. ama arkadaşlarımla oynamayı seviyorum. kuzenim ve iki tane arkadaşım var komşuyuz ama hep buluşmak yerine sürekli oyun oynayıp duruyoruz mesela." "benimlede oynar mısın bir gün?" "oynarım tabii ki! haber etmen yeterli." "anlaştık o zaman. ben gideyim, daha fazla rahatsızlık vermeyeyim. çok durdum zaten." "ne rahatsızlığı saçmalama. yemeğe bile kalabilirsin." "hayır hayır cidden. çok ayıp olur. bir gün ailenin haberi varken planlı bir şekilde gelirim, olur mu?" "peki tamam, teşekkür ederim cupcake için. ayrıca uğraştığın içinde teşekkür ederim. o gün bende biraz ağır konuştum. kırıldıysan bende özür dilerim." "hayır beomgyu. sakın dileme özür. sen haklıydın, yaptığım yanlıştı. daha dikkatli olacağımdan emin olabilirsin! ayrıca rica ederim benim için çok büyük bir zevkti, sana cupcake yaparken çok eğlenerek yaptım." "peki tamam. tekrardan teşekkür ederim. pazartesi günü görüşürüz." bunları söylerken ikili çoktan odadan çıkmış ve kapıya gelmişlerdi. yeonjun ceketini ve ayakkabısını giyip kapıya çıkmış "rica ederim beomgyu. görüşürüz! ben yine sana yazarım." demişti. beomgyu kafasını sallamış daha sonra ise yeonjunun gidişini izlemişti. yeonjun evine doğru yol almış, beomgyu'da oturup bugün olanları düşünmüştü. kafası karışmıştı.. arkadaşları haklı olabilir miydi?
yeonjun susar mısın
yeonjun BEN BIR SEY YAPTIM!!! BUGUN NELER OLDU NELER ALLAMMM
BITTII!!! beomgyunun çilekli cupcake gorunce kanmasi.. ah be beomgyum YEONJUNDA RESMEN ASK ADAM GIBI olmus bu cocuk olmus UMARIM BEGENMISSINIZDIR!!! yeni bolumde gorusmek uzere🙈 oy vermeyi unutmayin!!!🎀🩷
