2 0 0
                                    

     Scorpius, Rose'a evlenme teklif etmişti.

Scorpius her zaman olduğu gibi aile yemeklerine gelmiş, sevgilisinin yanına oturmuş, herkes yemeğini yedikten sonra muhabbet ederek sofrayı toplarken Scorpius birden dizlerinin üzerine çökmüş ve evlenme teklif etmişti.

Rose ise yıllar önce öğrendiği bilgileri unutmadığını belli ederek önce Albus'un gözlerinin içine bakmış, sonraysa gülümseyerek "Evet! " diye bağırmıştı.

Albus o an, kuzeninden ne kadar nefret ettiğini fark etmişti.

Onca insan varken Scorpius neden Rose'u seçmişti?

Rose'un ne tür bir özelliği vardı?

Scorpius evlilik teklifi etmek için dizlerinin üzerine çökeceği yer Albus'un en net gördüğü yer olsun diye çok kafa yormuş muydu?

Yoksa öylece gelişmiş miydi bu durum?

Her şey sâdece birkaç seçime bağlıyken, bu düşünceler çok saçmaydı aslında.

Fakat kuzeni ve en yakın arkadaşının aniden gelişen bu durumunu kutlamadan önce, kutlarken veya kutladıktan kısa süre sonra çöküp hüngür hüngür ağlamamasının getirisi bu baş ağrıtıcı düşüncelerdi.

Albus eğer erkek değil de kız olsaydı, Scorpius onu sever miydi?

Eğer en yakın arkadaş olmasalar şansları olur muydu?

Albus eğer arkadaş olmalarından dolayı duygularını Scorpius'tan saklamış olmasa Rose'un yerinde olur muydu?

Albus onun için kendini ne tür durumlara soktuğunu ve hiçbir şekilde bunların karşılığını alamadığını, alamayacağını bu kadar geç fark etmekten hoşlanmamıştı.

Onun için Rose'dan hakaret yememiş miydi?

Merlin'in sakalı, Rose en son Scorpius'tan açıkça nefret ediyordu!

Albus'u sevmemesinin sebebi bile Scorpius iken nasıl burda bütün nefret Albus'a yönelebilirdi?

Mantık bunun neresindeydi!

Ve şu lanet düşünceler bile aklını durumdan uzaklaştırmak için olmasına rağmen nasıl kalbini parçalar gibi hissettirebilirdi?!

Her şey aşırı saçmaydı ve Albus bu hayattan çok yorulmaya başlamıştı!

Bu düşünceler Albus'un aklını ve kalbini silip süpürürken, karanlık büyü kendi rızasıyla ışığı yaratıyordu.

Albus ise bunu fark edemeden aniden çöken uykuya teslim etmişti kendini, evde bulunan diğer herkes gibi.

-


bu arada, atacak pek fazla bölümüm yok, biriktiremiyorum.

son olaylardan kaynaklı öfkemi bastırmaya çalışıp yazmakta bile çok zorlanıyorum.

birçok şey yazıp tekrar silmek ne korkunç bir yükmüş anlatamam, kendi duygularımı açıklamayı başaramayacağımı ölsem düşünemezdim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

récurrence' scorbusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin