sen terk ettin beni. (2)

363 41 272
                                    

Selamlar!

Bu bölüm, bir önceki bölümün devamı niteliğinde. Bundan sonrasında ise, bu şekilde belirtmediğim takdirde, bölümler bağımsız olacak.

Klasik bir One Shot kitabı gibi yani..

Eğer sıradaki bölümler için fikir önerileriniz olursa lütfen çekinmeden yazın 🫶🏻

Neyse, lafı uzatmayayım. Umarım beğenirsiniz, yorumlarınızı merakla bekliyorum 🩶

*

"BİZ ÖLDÜK BURADA! ÖLDÜK! SENİN HİÇBİR ŞEYDEN HABERİN YOK! HİÇBİR ŞEYDEN!" diye bağırdı Zeynep gözlerinden süzülen yaşları umursamadan. Art arda Cüneyd'in göğsüne darbeler indirdi öfkeyle.

"SEN YOKTUN! SEN BENİ TERK ETTİN! SEN BENİ O DECCAL BABANIN İNSAFINA TERK ETTİN! SEN BENİ ÖLÜME TERK ETTİN!"

Cüneyd başını eğdi. Zeynep'in darbelerine tek bir tepki dahi göstermemişti. Ne yüzle gösterecekti ki..?

Haktı Zeynep'in sitem dolu sözleri..

Bir kez daha Cüneyd'in göğsüne vurdu Zeynep. "NİYE CEVAP VERMİYORSUN? NİYE?"

"Özür dilerim... Özür dilerim..." dedi Cüneyd fısıldayarak.

"ÖZÜR- ÖZÜR MÜ DİLİYORSUN SADECE?"

İyice eğdi başını Cüneyd. Af dilemekten başka bir şeye yüzü yokmuş gibi hissediyordu. "Özür dilerim..."

Son bir kez baktı Zeynep, Cüneyd'e. Kırgınlıkla, hüzünle ve de öfkeyle.

Ardından hızla odasına girdi tekrar. Kapı yüzüne kapanan Cüneyd, öylece bakakaldı.

Yine geliyordu o his. Kimsesizlik hissi...

Kimsesiz gibi hissediyordu. Zeynep de mi böyle hissetmişti acaba bu 8 ay boyu? O da mı bu denli yalnız hissetmişti?

Kapının ardından Zeynep'in hıçkırıklarını duyduğunda derin bir nefes aldı Cüneyd.

Vicdan azabı çok ağırdı. Çok..

Suçluluk hissi nefes almasını zorlaştırıyor, ne yapması gerektiğini bilemiyordu.

Yavaşça kapının önüne yere oturdu Cüneyd. Parmaklarını usulca kapıda gezdirdi. "Kapıyı aç Zeynep... Yalvarırım... Aç, yüzünü göreyim, konuşalım."

Zeynep'ten gelen cevap beklenmedikti. "8 aydır olduğun o kütüphaneye git Cüneyd."

Titrek bir nefes aldı Cüneyd. Ağlamamak için sertçe yutkundu. "Nolur yapma bunu bana... Yalvarırım, beni sensiz bırakma..."

"Sen- sen beni sensiz bıraktın ama."

"Özür dilerim! Özür dilerim, çok özür dilerim."

"Özür dilemek geri alıyor mu zamanı?"

"Keşke.. Keşke alsa."

"O vakit mânâsı yok özrün."

Başını eğdi Cüneyd. Sırtını kapıya yasladı. Dizlerini yavaşça kendine çekti ve daha fazla dayanamayarak hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.

Sebep olduklarına ağladı.

Aptallığına ağladı.

Zeynep'siz kalışına ağladı.

Zeynep'ine ağladı.

Dakikalarca hıçkıra hıçkıra ağladı, Cüneyd de Zeynep de.

*

CünZey One ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin