6. bölüm, Aynı Acılar, Farklı Bedenler

3 1 0
                                    

Şarkılar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şarkılar

Tis autumm
Mary on a Cross
We feel in love in october (Bu şarkıları Neva ve Doğa'ya ithaf ediyorum;)

Her Gece(Neva'ya ithaf)

İnsan en çok kalbi ile aklı arasında
verdiği savaşta kaybedermiş.
Bir kere kalbin seni ele geçirdiği zaman ondan kurtuluşun yokmuş. Önce zihninizle bir mücadele verirsiniz sonra araya kalbiniz girer ve her şekilde mücadelenizi sonlandırırmış.

"Peki ya benim mücadelemin bir sonucu yoksa? "

Bu hayattaki en kötü şey bir şeylerin belirsiz kalmasıdır.
Neva, onun gözlerine bakarken aklından bunları geçiriyordu.
Genç çocuk ise sanırım kızın gözlerinde hayat buluyordu.
Neva, onun gözlerinde denize dalıyordu, önce boğulacak gibi oluyordu ama sonra yeniden hayata dönüyordu.
Mert ise Neva'nın gözlerinde güneşin izlerini bulmuştu. Bir Yaz günü gibiydi gözleri, kumsala uzanmak, sıcacık hissetmek gibi ama uzun müddet baktığındaysa artık o sıcaklık yakıcı bir cehennem ateşine dönüyordu sanki.
Neva önce ölüyordu sonra yaşama geri dönüyordu.
Mert önce yaşıyor sonra yavaş yavaş öldüğünü hissediyordu.

Neva'nın gözlerinde...

Genç çocuk defalarca onu düşündü. Saçlarını, gözlerini,yalnızlığını...
En çok da yalnızlığını.
Sonra gizlice onu izlediği günleri düşündü.
Kasten izleme değildi bu tesadüf eseri gibi kız karşısına çıktığında Mert onun yüz hatlarını, verdiği tepkileri izler anlam çıkarmaya çalışırdı tüm bunlardan.
Kalbi tekradan attığında yaşıyordu Mert, özellikle güneşin ilk ışıklarına baktığında.
Neva ise göle baktığında, oradaki gecenin karanlığı içindeki ışıklara baktığında hayata dönüyordu.
İkisi de sanki o basit kafenin içinde anlamışlardı. Ama susmuşlardı sadece susmak. Çünkü onlar susarak da anlaşabileceklerini anlamışlardı. Mert anlamıştı sanki bu kız onun hayatında büyük bir yeri kaplayacaktı.
Ama hangi duygu haline dönüşecekti bu?

Aşk mı?, Sevgi mi?, Nefret mi?, Korku mu?, Çaresizlik mi?



Neva..

Sadece susarak ve bazende kaçamak bakışlar atarak birbirimizle iletişim kurmuştuk.
Mert'in yanındaki arkadaşları, Cenk ve Alper ise konuşacak o kadar konu bulmuştu ki Doğa bile kendini kaptırmıştı.
Ve o meşhur felsefe sorularıyla ortam canlanmaya başlamıştı.
Ve bu konuyu tabiki de Cenk zorla açtırmıştı.
Alper'i zorlamasıyla ona bir soru sordutturdu.
-Haydi Alper ya sen çok okuyorsun entel şeyler. Hadi aç bir konu tartışalım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yalnızlığın EzgisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin