"Bir şeye ihtiyacın olursa ara derdin, sana ihtiyacım var şimdi ben kimi arayayım söyle bana. Bazen sana sımsıkı sarılmak, senin kokunu ciğerlerime kadar çekmek istiyorum ama sen yoksun..."
Tarih= 05.10.2017
Bugün senin ölümünün ardından tam 6 yıl geçmiş oldu koskoca 6 yıl...
Bazen aklım almıyor, nasıl olabiliyorda saatler hiç geçmezken, ne zaman bugün bitecek derken zaman ne kadar da hızlı geçiyor.. Elimizdeki saatlerin kıymetini bilmiyor muyuz yoksa? Burası tartışılır.
Yine bir sonbahar akşamı ve ben buradayım. Saat tam olarak 12 yi geçti, gece yarısı oldu. Senin gözlerini hayata kapattığın saatler bunlar... Hala daha dün gibi hatırlıyorum büyükanne..
Her zaman ki gibi bir akşamdı aslında benim için. Ama çocuk kalbim bir şeyleri sezmiş gibiydi. O akşam gözlerin çok farklı bakıyordu bana. Gerçi senin o sımsıcacık yeşil gözlerin bana kendimi harika bir çocukmuşum gibi hissettirirdi. O akşam seninle son konuşmam olduğunu bilseydim, sana yeniden seni ne kadar çok sevdiğimi haykırmak isterdim. Ama anlamamıştım çünkü sen benim üzülmemem için her kötü şeyi en güzel şekle dönüştürmeyi çok iyi bilirdin. Benim hayatımdaki tek ışık belki de sendin. Hayır belki değil, sen benim tek ışığımdın. Sen gittin ben şimdi tamamen karanlıktayım.
O akşam öleceğini anlamıştın belki de, hayır belki değil anlamıştın..
Çünkü insan öleceğini hisseder. Beni yanına çağırmıştın ve son konuşmamız olmuştu. Hala daha o güzel sesin bana söylediğin her şey aklımda..
-"Neva benim güzel kızım, bana bir söz verebilir misin?
- tabiki de büyükanne. Hem unuttun mu senin küçük kızın Neva sana verdiği her sözü tutacak.
-Neva, beni iyice dinlemelisin güzel kızım.. Sana bişey söyleyeceğim.
Bu hayatta en önemli şeylerden biri her zaman kendini sevmek , kendi yaratılışını kabul etmektir. Ne olursa olsun kim üzerine gelirse gelsin sakın kendinden vaz geçme, kendinden ödün verme. Başın her zaman dimdik, gözlerin her zamankinden daha keskin baksın. Ve unutma bir insanın güçlü olması için kötü şeyler yapmasına gerek yoktur. Bir insanın güçlü olması için hiç ağlamaması diye bir şey yoktur. Bir insanın güçlü olması için düşmemesine gerek yoktur. Üzülebilirsin,ağlayabilirsin, hiç devam edemeyecek duruma da gelebilirsin, düşebilirsin de ama üzüldüğünde kalbinin sesini dinle, ağladığında gözyaşlarını ellerinin tersiyle sil.. Rüzgar alsın götürsün o yaşları, düştüğünde ayağa kalk yine mi düştün tekrar ayağa kalk..
O anda hastalığından ötürü derin bir öksürük krizine girmiştin.. Anlaşılmaz ifademle sana bakıyordum. Bir kaç bir şey söylemem gerekiyordu sana. Bir anda böyle bir konuşma nereden çıkmıştı.
- Ama büyükanne sen zaten benim yanımdasın.. düşsem ayağa kaldırı-
Cümlem yarım kalmıştı. Çünkü sen gideceğini biliyordun ve bana söyleyememiştin. Ben de anlayamamıştım
Çünkü sen hastalığını çok güzel bir şekilde benden saklamıştın. Sen hep böyleydin. Sen benim hayatımda tanıdığım en güçlü kadındın..
- Ve ne olursa olsun Neva.. seni çok sevdiğimi her şeyden çok sevdiğimi unutma benim küçük kızım. Ben yanında olamasam da yine de hep seninleyim seni her şeyden yine koruyor olacağım bunu hissedeceksin eminim.
- Zaten korkmuyorum ki büyükanne. Çünkü biz hiçbir zaman ayrılmayacağız.
Sana kocaman sarılmıştım. Ben hiçbir şey anlamamıştım bu cümlelerden.
Sana son kez sarıldım. Hayır son kez değildi. Ölü bedenine defalarca sarılmıştım da sen yaşarken sana son kez sarılmıştım. Hiç unutamıyorum kokumu o kadar derin bir şekilde içime çekmiştin ki... Saçlarımı o kadar çok öpmüştün ki ben yine hiçbir şey anlamamıştım...
Sana son kez iyi geceler dedim, son kez yanağını öptüm, son kez yatağıma gitmeden sana kocaman gülümsedim.
Son kez baktın bana, son kez o sıcacık yemyeşil gözlerini üzerimde dolaştırdın, son kez bana o kadar o kadar güzel şekilde gülümsedin ki.. melek gibiydin. Gerçi hep öyleydin..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızlığın Ezgisi
Novela JuvenilHer yalnızlığın rengi birbirinden farklıdır... Kimisi kalabalıklar içinde yalnızdır, kimisi yalnızlığa mahkumdur, kimisi yalnızlığa mecburdur, kimisi zorundadır. Yeryüzündeki en acı verici şeylerden birisi de sizi yalnız bırakanların başkalarının...