Sunoo'dan
"Sahile gitmiştim. Şimdi eve gidiyorum neden sordun?"
"Göremeyince merak ettim. Birde sana bir şey söylicem."
"Söyle."
"Şirkette çalışmak ister misin? 2 Ceo olur şirkette yardım edersin bana."
"Nerden esti bu fikir?"
"Evde sıkıldığını düşünmüştüm."
"Sıkılıyorum zaten tek başıma evde tüm gün oturuyorum elbette sıkılırım."
"Bunu bir tamam olarak mı kabul etmeliyim?"
"Hıhı"
"Tamam o zaman. Eve git giyinip gel şirkete."
"Tamam."
Eve varmama az kalmıştı. Adımlarımı hızlandırdım ve beş dakikalık yolu iki dakikada geldim. Eve girer girmez hemen mutfağa gittim çünkü çok açtım. Kendime bir tost yaptım ve mutfaktaki masaya tabağımı koydum. Oturup yemeğimi yedim ve bitirincede kalkıp bulaşıkları yıkadım. Hizmetçilerimiz yarın geliceklerdi o yüzden şuanlık işleri "biz" yapıyoduk ama Sunghoon hiçbir şey yapmıyordu.
Bulaşıkları yıkadıktan sonra üst kata çıktım ve giyinme odasına gittim. Üstüme beyaz bol bir gömlek altımada siyah kumaş bir pantolon giydim. Aşağı inmeden önce taksi çağırdım ve aşağı indim. Taksiyi beklerken mutfağa gittim ve Sunghoon'ada bir tost yaptım çünkü acıkmış olabileceğini düşündüm. Tostu yanıma aldım ve evden çıktım. Taksi çoktan gelmişti koşar adımlarla taksiye bindim ve şirketin adını söyliyerek oraya gitmesini söyledim.
Yoldayken Sunghoon'a bir mesaj attım.
.
.
.
.
.
Sunoo
Sunghoon ben geliyorum
Aç mısın?
Sunghoon
Tamam seni bekliyorum şirketin önünde ve evet açım neden sordun?
Sunoo
Sana tost yaptım
Sunghoon
Teşekkür ederim
Sunghoon kişisinin mesajına "❤️" ifadesini bıraktınız.
.
.
.
.
.
.
Şirkete vardığımda taksinin parasını ödedim ve arabadan indim. İndiğimde şirketin kapısına yaslanmış beni bekleyen Sunghoon'unu gördüm. Yakışıklı gözüküyordu, kafasını eğdiği için önüne dökülen saçları,uzun boyu, şık kıyafetiyle gerçekten yakışıklıydı. Yada bana öyle geliyordu.
Yanına yaklaştım ve ona seslendim.
"Ben geldim!"
Beni baştan aşağı süzdü ve kafa salladı.
"Tamam hadi içeri geçelim."
Tam kolunu omzuma atacaktı ki onu durdurdum. Çünkü hareketleri ister istemez kalbimi hızlandırıyordu.
"Bir yakınlık kurmamız mı lazım?"
"Yani, insanlar dedikodu yapıyor. Yok neymiş seninle zorla evlenmişim,hiç yakın değilmişiz, evde birbirimize hiç yaklaşmıuomuşuz, sırf şirket için evlenmişiz vb. Gibi şeyler söylüyorlar."
"Yalan mı?"
Sustu. Yine ve yine en iyi yaptığı şeyi yaptı. Sustu.
İç çektim ve kolunu belime koydum. Sonra onun yüzüne bakmadan
"Şirkete gir,odana yürü. Başka birşey yapma."
Böyle söyledim çünkü şirkete en son birlikte girdiğimizde sırf 'dedikoduları yalanlamak' için beni öpmüştü. Siktiğimin kalbi lafta dinlemiyor. Sunghoon aşık olunabilecek son insan falan işte ama yapabileceğim birşey yok. Onu sevmeye başlıyorum ama bir o kadarda onu sevmiyorum.
Şirkete girdiğimizde tüm gözler bize döndü ve hemen fısıldaşmalar başladı. Sunghoon beni tam ortadayken durdurdu ve kulağıma eğilip "Senin artık burda çalışacağını onlara duyurmalıyız." Dedi. Kafamla onu onayladım. Bana baktı, sonra önüne döndü ve başlamadan önce derin bir nefes alıp konuştu.
"Arkadaşlar hepiniz elinizdeki işi 2 dakikalığına bıraksın ve beni dinlesin."
Herkesin onu dinlediğinden emin olduktan sonra devam etti;
"Sevgili eşim, Sunoo'da artık burada bizimle çalışıcak. Şirketimizde iki tane Ceo olucak. Dinlediğiniz için teşekkürler konuşma bu kadardı. İşinize dönebilirsiniz.
Sevgili eşim mi?
Gerçekten sevgili eşi miyim?
Dur bir dakika ben onun sevdiği biri bile değilim...
.
.
.
.
.
.
.
Saat 18.30 gibi odamızda, yani daha doğrusu benim yeni, Sunghoon'un normal odasındaydık. Ben Ceo olunca odalarımız ortak olucaktı. Odası gayet büyük olduğu için ikimizde buraya rahatça sığardık.
Ben koltukta uzanırken kapı çaldı ve içeri bir erkek girdi. Konuşmadan önce boğazını temizledi.
"Efendim, bu gece için bir şirket etkinliği yapmayı planladık. Sizinde katılmanızı umuyoruz."
Sunghoon çocuğa baktı ve bakışlarıyla ne etkinliği dedi.
"Bir yemek etkinliği. Alkollü olucak."
"Gider miyiz bebeğim?"
Bana bebeğim mi dedi o?
Şaşkın bakışlarla yüzüne baktım anlık ama sonra ne yapmaya çalıştığını anladım. Çocuk burda olduğu için samimiymişiz gibi yapıyordu. Gülümsedim ve kafa salladım.
"Gideriz tabii aşkım."
Sunghoon çocuğa döndü kafasıyla onayladı. Çocuk gülümseyip odadan çıktı. Çocuk gidince tuttuğumu fark etmediğimi nefesimi verdim.
.
.
.
.
.
.
.
Bittii🫶🏻
