Altın ve beyazın hakim olduğu, ihtişamlı bir sarayda sahne açılıyor. Odanın her tarafında altın detaylar dikkat çekerken, altın sütunlar dimdik ve sağlam bir şekilde yükseliyordu. Bu ihtişamlı mekanda beyaz saçlı, beyaz tenli ve soluk mavi lavanta gözlü bir grup insan toplanmıştı.
Grubun lideri olan yaşlı bir adamın yanında, herkesin saygıyla dinlediği biri konuşmaya başladı:
"Bu nasıl olabilir Hagoromo-sama! Ay'ın durumu giderek daha da kötüleşiyor. Krallığımızı ayakta tutabilmek için Kral ve Kraliçemizin gücüne ihtiyacımız var. Ay her yıl yolundan sapıyor. Eğer bir şey yapmazsak, Ay Dünya'ya düşecek!"
Bunu duyan Hamura, liderin küçük kardeşi, başını sallayarak destekledi: "Doğru söylüyor, Aniki. Eğer böyle devam ederse, felaket kaçınılmaz olacak."
Lider Hagoromo, sakince cevap verdi: "Durumu biliyorum, ancak kristal tepki verene kadar beklememiz gerekiyor. O an geldiğinde, tam güçle altın bir güneş tutulması yaratacağız. İşte o zaman her şey mükemmel olacak. Krallığımız yeniden Kral ve Kraliçelerle dolacak."
Bu sözler üzerine herkes sessizliğe büründü. Ancak içten içe hepsi sevinçle doluydu, çünkü çok uzun zamandır bekledikleri o an artık yaklaşıyordu. Kralların kralının doğumu yakındı.
O, dünyanın kaderini belirleyecek kişi olacaktı. Ya büyük bir yıkım getirecek ya da dünyaya barışı getirecekti.
'Çok yakında taht boşalacak ve yeniden dolacak,' diye düşündü beyaz saçlı topluluk. Otsutsuki Klanı'nın üyeleriydiler. Her zaman krallarını bekleyen bu klan, Ay Krallığı'nın sakinleriydi.
Ay Krallığı, eski çağlardan beri bilinen en büyük ve en güçlü krallıktı. Ancak bu gizemli krallığa kimse ulaşamamış, hatta Kral bile Ay’a çıkamamıştı. Ay Krallığı, sadece büyük Krallar ve soyluların bildiği bir sır olarak kalmaya devam ediyordu.
*****
OTSUNAMI Şövalyeleri Akademisi okulunda sabah.
Akademi sakinleri bu sabah büyük bir heyecan içindeydi. Nedeni ise o gün ağır yaralı bir öğrencinin bulunmuş olmasıydı. Kolu kırılmış ve tek gözü kaybolmuş olan bu öğrenci, Sakon'du. Okulun arkasında, ölmek üzereyken bulunmuş ve hemen bir doktor tarafından tedavi altına alınmıştı.
Sakon'un bu duruma nasıl düştüğüyle ilgili pek çok spekülasyon dolaşıyordu. Bazıları, olayın sorumlusunun öğretmenler olduğunu düşünüyordu. Diğerleri ise, yeni bir örgütün bu saldırının arkasında olduğunu iddia ediyordu. Öğrencilere saldıran davetsiz misafirler hakkında da çeşitli söylentiler vardı. Kimileri bu davetsiz kişilerin fark edilmekten korktukları için öğrencilerle karşılaştığını öne sürüyordu.
Ancak, tüm bu spekülasyonlara rağmen Sakon’un yaralanmasına dair somut bir kanıt bulunamamıştı. Olay gizemini koruyordu.
***
"Hey Naruto, bugünkü haberleri duydun mu?" diye sordu Rock Lee, merakla."Hn," diye kısaca cevap verdi Naruto.
"Bu doğru mu, değil mi?" diye sordu Naruto, kafası karışmış bir şekilde Lee'ye bakarak.
"Hn."
"Arrgg, seninle konuşmak beni acıktırıyor!" Lee hayal kırıklığıyla bağırdı. Bu çıkışı, çevredeki öğrencilerin ona tuhaf bakışlar atmasına neden oldu.
"Naruto, hadi kantine gidelim, sana ısmarlayacağım." Lee, Naruto’yu kantine doğru çekmeye başladı. Naruto’nun bunu reddetme şansı yoktu. Sadece iç çekti.
Yolda yürürken Naruto, çevredeki pek çok kişiden hayranlık dolu bakışlar hissetti. Bu durum onu rahatsız ediyordu, ama duygularını gizlemeyi başararak ifadesiz bir yüzle yürümeye devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yeni bir hayat
FanficÖlümden sonra ki hayat yerine başka bir yaşamda yeniden başlamak nasıl olur